« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

27 Kas

2007

Yağmurun Altında

Melih Cevdet ANDAY 27 Kasım 2007

Yirminci yüzyılı yaşadım

Ertelenmiş bir yüzyıldı bu

Yıkık bir sur yazgımızın uydusu

Bekletir ömrü yürüyen ayla birlikte

Bırakmaz günün adını koyalım.



Yanıtsız bir yaşamdı erdemimiz

Herkes içindi ve kimse içindi

Okunmamış bir yazı, umudu doyuran,

Duaları düşünmek neye yarar

Kurgular tutuşturdu bacalardan.



Yirminci yüzyılı taşıdım

Tedirginliğimizin zorbalığıdır sanrılar

Ve tohumun beklenmedik gürültüsüyle

Çıplak su gibi yinelenir zaman

Gökyüzünde usumuzun dirliği



Aklın başarısızlığa uğradığı içtenlik

Bir şive gibidir insan, ey öldürülmüş insan

Bilinmeyen bir hayvana özgü bir ses gibi

Sabırsız testi, hep dolar gibi olan

Her şeyin sese dönüşeceği bilinemez ki!



Yiminci yüzyılı yaşadım

Parlak suyunda boğulmuş sahipsiz

İnsan yeryüzünde durur, bulutlar

Bulutlar düşümüzde doludizgin

Soylu bir çılgınlıktı gündemimiz.



Ellerinde oyuk gözlü idoller

Yüreğimin yalanını besler üç güzel

Bir dağın tepesinde buldum üç güzeli

Ama ses yok, sessizlik yok, önce erte yok.



Yirminci yüzyılı taşıdım

Golgota' ya dirilemem ki,

Taşlar arasında yabanıl erinç

Ölümü diriltiyorduk hep

Yaşam tabular arasında bir esinti.



Mevsimler kurgularla oyaladı bizi

Tarlaya bırakılmış bir at gibi

Bağlı, yalnız ve özgür,

Umudumuz sabrın tutamadığı ırmak

Umutsuzluğumuz insan kalmak içindi.



Yirminci yüzyılı yaşadım

Dingin karştlıkların adını bulmalı

Sel gibi kuruyor yaşlılık, gençlik

Sanki melekleri gördük uzun saçları

Tanrının unutkan kuzgunu idik.



Nasıl unuturum ey doğa

Bana bir diyeceğin vardı, kalakaldım,

Vaktim yetmedi, ölüm kalım,

Bütün yüzyılları yaşadım

Vaktim yetmedi anlamaya.



Yirminci yüzyılı taşıdım

Atalardan kalma huysuzluk

Kuşku, yeryüzü deliliği,

Kıralımız doğuştan yarım

Ama tanrımız Ara Ara idi.



Yaşayamadım yirminci yüzyılı

Kim yaşadı ki kendi yüzyılını

Akarsuyun dilinden sezenimiz yok

Orpheus' tan sonra ben geldim

Giz dönüp baktığımız yerde kaldı.



Görüp de bilenimiz yok.



Ah acımasızdır uykusuz soru

Delice zeytin yerdi atamız Homeros

Biz yemezdik, aşılı zeytindi bizimki

Suskun arpa, uyur uyanık harlı toprak

Ama yüzyılımız hamdı, delice idi.



Yirminci yüzyılı yaşadık

O çağa bu çağa gömüldük

Bir şey var, susar, bakar durur

Ölümün soluduğu denizle varolan

Gökyüzünden başka çağ yoktur.



Oysa ne cok gecmis var, ne cok zaman

Ne cok gelecek, ne az zaman

Benzerlikle karşılaştık, susalım,

Kapalı bir avuçtur sözcük

Neden açıp da sormak ister insan?



Sorup da dönenimiz yok.



Hiçbir yüzyılı yaşamadım



Tüy kuşun ruhudur, ses teni

Hep anlar gibi oldum duvara vuran güneşi

Nesne ve bilinç birdir, çağ atlattı beni

Bir hoş bilmece içinde yaşadım.



dingin ol ruhum, belki uzaklarda

Bir yerde nicedir ilk dizeleri

Yaratılıyor acıklı destanımızın

Çağlar sonra hayranlıkla okunmak için

Belki benzer umursamazlığımız kahramanlığa.



Kalk dostum ormana gidelim

Geyik sesleri içine çökelim

Yeniden doğuş, kıvanç, uyum

Kurgular bir yana, biz bir yana

İlk kez düşünmeden görelim



Martılar gibi yağmurun altında

M. Metin KAPLAN

22 Nis 2024

15 Şubat 1977 M. Metin Kaplan’ın henüz yirmi üç yaşında Bursa’da üniversite öğrencisi iken, tutuklu bulunduğu sırada, arka sayfasını tamamen “Ülkü Ocakları Sayfası” adı altında ülkücü yazarlara tahsis eden milliyetçi bir gazetede, 6.

Halim Kaya

22 Nis 2024

Yusuf Yılmaz ARAÇ

15 Nis 2024

Efendi BARUTCU

01 Nis 2024

Muharrem GÜNAY (SIDDIKOĞLU)

15 Mar 2024

Nurullah KAPLAN

04 Mar 2024

Altan Çetin

28 Ara 2023

Hüdai KUŞ

19 Eki 2023

Ziyaret -> Toplam : 103,02 M - Bugn : 8571

ulkucudunya@ulkucudunya.com