« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

13 Ara

2006

Hani adım atmıyacaktınız?!

Hasan ÜNAL 01 Ocak 1970

AKP hükümetinin son iki yıl içerisinde belki de en fazla tekrarladığı laf, ‘Kıbrıs’ta tek yanlı adımlar atmamızı kimse bizden beklemesin’ idi. Ama 7 Aralık Perşembe günü hepimizin Finlandiya radyo ve televizyonlarından öğrendiği haberler hiç de öyle demiyordu. Gün içinde ve hatta o günden bugüne ne dışişleri bakanı ne başbakan ne de başka bir üst düzey siyasi tarafından sahiplenilmeyen; ayrıntıları halka anlatılmayan; ama Finlandiya ve yabancı basın tarafından elde edilen bilgiler, hükümetin yaptığı önerinin nelerden oluştuğunu ortaya koyuyor.

Buna göre, hükümet Türkiye’nin bir liman ve bir havaalanını Rumlara yani ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’ne şartsız olarak açmayı teklif ediyor. Bu, ‘biz Kuzey Kıbrıs’a uygulanan ambargolar tamamen kaldırılmadan tek taraflı adım atmayız’ diye iki yıla yakın bir zamandır söylenen politikalara taban tabana zıt değil de ne??? İşin daha da garip tarafı ise, AKP hükümeti bu planı Finlandiya’nın önüne koymadan neredeyse sadece 24 saat öncesinde de benzeri ‘tek taraflı adım atmayız’ açıklamalarını yapmaya devam etmiş.

Önerinin devamında ise AKP hükümetinin, AB’nin, olmayan iyi niyet ve insafına terkettiği beklentileri var. Buna göre, bizim liman ve havaalanı bir yıllığına açılacak; ama bu süre zarfında Gazi Mağusa limanının AB ile ticarete ve Ercan Havaalanı’nın da uluslararası trafiğe açılması bekleniyormuş. Ama kendisine bunların ön şart olup olmadığını soran gazetecilere Türk dışişleri ön şart olmadığını; belgenin bir bütün olarak değerlendirilmesini umduklarını ilave ediyorlar.

Kıbrıs’ta en tantanalı şekilde referanduma sunulan Annan Planı’nı Türk tarafı büyük bir çoğunlukla kabul ederken Rum tarafı kahir ekseriyetle reddetmemiş miydi? İki gün sonra Avrupa Komisyonu durumdan utanıp Kıbrıs Türklerine uygulanan ambargoların kaldırılmasını sağlayacaklarını açıklamamış mıydı? Evet, evet ve de evet... Sonra ne oldu???

AB kısa bir süre sonra bu açıklamaları unuttu. Rumların, bu taahhütlerin yerine getirilmesine mani olduğu yalanına sarıldı. Oysa AB isterse bir üyesini bile yerin dibine sokabileceğini Avusturya’daki genel seçimlerde ırkçı partinin galip gelmesi üzerine görmüştük. Seçimi kazanan Heider’ın başbakan olmasına mani olmak için AB hemen karşı yaptırımlara girişmiş ve ardından Wolgang Schüssel’in başbakanlığında hükümet kurulmasını sağlamakla kalmamış; Heider’ın parti liderliğinden bile ayrılmasını temin etmişti. Güya şimdi üç buçuk Rum, AB’ye mani oluyordu ve biz de buna inanacaktık. Gerçi millet inanmadı; ama AKP polit bürosu inandı.

Ardından AB Ek Protokol’ü başımıza sardı. Daha doğrusu AKP’nin zayıflığından faydalandı ve onların başına sardı. 17 Aralık günü Devlet Bakanı Beşir Atalay’a bir deklarasyon imzalattırılarak AB’ye verdiler ve Ek Protokol’ü uygulamaya koyacakları taahhüdünde bulundular. 29 Temmuz 2005 günü de imzaladılar. Ama uygulamaya konulmasını TBMM onayına bıraktılar.

O günden itibaren AB, kendi Kıbrıs taahhütlerini unuttu ve bize ‘sizinki hukuki taahhüttür; siz yapacaksınız; bizim Kuzey Kıbrıs’a uygulanan ambargoların kaldırılmasına yönelik açıklamamız ise siyasiydi. Biz yerine getirmesek de olur, ama siz mutlaka yapacaksınız’ demeye başladı. AKP’nin muhteşem kazan-kazan politikası (!!!) işte bu sonucu doğurdu.

Şimdilerde AKP hükümeti AB’nin müzakereleri durdurma kararından öylesine korkuyor ve bunun bir sıcak para krizine dönüşmesinden o derece endişe ediyor ki, her tavizi vermeye hazır. AB de bu durumu farkettiği için ‘daha fazla, daha fazla’ diyerek bizimkilerin vermeye hazır oldukları tavizleri güya beğenmiyor numarası yapıyor. Bu böyle gidemez. Biraz daha devam ederse, AKP, kapalı kapılar ardında sadece Kıbrıs konusunda değil; başka alanlarda da başka temel tavizlere soyunabilir. Çok tehlikeli bir dönemece girmiş durumdayız.

M. Metin KAPLAN

15 Nis 2024

14 Şubat 1977 M. Metin Kaplan’ın henüz yirmi üç yaşında Bursa’da üniversite öğrencisi iken, tutuklu bulunduğu sırada, arka sayfasını tamamen “Ülkü Ocakları Sayfası” adı altında ülkücü yazarlara tahsis eden milliyetçi bir gazetede, 6.

Yusuf Yılmaz ARAÇ

15 Nis 2024

Efendi BARUTCU

01 Nis 2024

Muharrem GÜNAY (SIDDIKOĞLU)

15 Mar 2024

Halim Kaya

11 Mar 2024

Nurullah KAPLAN

04 Mar 2024

Altan Çetin

28 Ara 2023

Hüdai KUŞ

19 Eki 2023

Ziyaret -> Toplam : 102,80 M - Bugn : 7843

ulkucudunya@ulkucudunya.com