« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

25 Nis

2022

Rus Çarı ile birlikte batan hayaller!..

Ahmet Takan 01 Ocak 1970

İç siyasetten sıyırılıp da bir türlü yazmaya fırsat bulamadık!..

Rusya’nın amiral gemisi “Moskova” batırıldı. Rusya, Ukrayna işgalindeki değişen siyasi/askeri hedeflerine göre güçlerini yeniden yığınakladı. Ve yeni hedeflerine yönelik çok ağır saldırılarla işgalde yeni bir safha başladı. Bütün bunlar, Rusya-Ukrayna arasındaki müzakereleri de durdurmuş gözüküyor. Müzakerelerin durması ateşkes ve barış umutlarını da öngörülemez tarihlere öteledi. Bu arada, bir süredir, bizdekilerden de “Nobel barış ödülü isterük ” sesleri çıkmaz oldu!..

Genelde, özelde neler oluyor?.. Araya yeni bir iç siyaset fırtınası girmeden bugünkü durumda fotoğrafı çekelim istedik. Stratejist, emekli Deniz Kurmay Albay Cahit Armağan Dilek, “Donanmanın sancak gemisinin batması ‘amiral battı’ diye tanımlanır genelde. Ama kara ve havada yaşanan başarısızlıklardan sonra denizde de Moskova gemisinin batırılmasını amiral değil ‘Rus Çarı battı’ diye tanımlamak belki daha doğru olacaktır” dedi.

Barış sağlanması konusunda Türkiye elindeki büyük kozu kaybetti mi?.. Cahit Armağan Dilek, şöyle cevap verdi;

“Öyle bir algı oluştu ki Cumhurbaşkanı’na Nobel Barış Ödülü verilmesi gerektiği konuşuldu. Hatta bizzat Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu tarafından ifade edildi. Ama Batı övgülerinde ne kadar samimiydi? Gerçekten savaşın bir an önce sona ermesini istiyorlar mıydı? Yoksa Rusya’nın burnunun iyice sürtülmesi hırpalanması mı hedeflenmişti? Bu hırpalanma sürecinde Türkiye Rusya’nın nefes borusu olarak mı bırakılmıştı?

Türkiye’nin hem iktidar hem de yabancı ülkelerce pohpohlanıp övgüler düzülmesinin aslında yalancı bahar olduğunu, bir süre sonra Batı’nın Türkiye’den Rusya’ya karşı yaptırımlara katılması için daha sert baskılar yapacağını da söylemiştik.

Önceki hafta bir gelişme daha oldu. Yunan Savunma Bakanı, Ukrayna savaşına atıf yaparak ‘Bu dönem, NATO’da Türkiye aleyhine konuşmak için en iyi zaman değil. Hoşumuza gitsin ya da gitmesin, müttefikler Türkiye’nin NATO’ya bağlılığını teminat altına almak istiyor’ ifadelerini kullandı.


Yunan Bakan sanki ağzından kaçırmıştı… Ukrayna savaşı sürecinde Batı’nın Rusya yaptırımlarına katılmayan Türkiye’ye neden tek laf etmediklerini hatta niye abartılı şekilde övüp teşekkür ettiklerini deşifre ediyor. Yani, Türkiye’ye övgüleri de teşekkürleri de yalandı. Dolayısıyla Batı’nın geçmişteki davranışları, şimdiki açıklamaları ve sahadaki gelişmelerin analizinden çıkarabileceğimiz Batı’nın uygulamakta olduğu bir senaryo olduğuna işaret ediyor.”

???

“O senaryo nedir” sorumuza Cahit Armağan Dilek şöyle açıklık getirdi;

“Batı, Ukrayna’daki savaşın adını en üst düzlemde demokrasiler-otoriterler mücadelesi olarak koydu. Rusya ile işbirliği yapanları otoriterler kampında görüyor. Hem Rusya hem Batı ile aynı anda ortak olunamayacağını düşünüyor. Enerji ve tahıl ürünleri bağlılığı nedeniyle hemen işin başında Türkiye’ye yönelik sert çıkış ve baskıların Türkiye’nin BATI/NATO’dan uzaklaşmasını neden olmasını istemiyor. Bu bağlamda Türkiye’ye tarafını seçmesi için avans verilmiş gözüküyor. Bu avans Rusya’ya bağımlılığın azaltılması – sonlandırılması için. Ama Türkiye’nin bizzat kendisinin Rusya ile stratejik ortaklık yapılamayacağını kendisinin görmesi ve S-400 gibi konularda kendi isteğiyle Batı’ya dönmesi bekleniyor. Böylece kendi hatasını telafi edecek. Türkiye’nin bu dönüş karşılığında taleplerde bulunması, değişik kozlarını sahaya sürmesinin de engellenmesi bekleniyor. Bu nedenle Batı bir süre daha Türkiye’nin davranışlarını izleyecek, fırsatçılık mı yapıyor, tarafını mı belirliyor yoksa iki tarafı da idare mi ediyor onu anlamaya çalışacak. Eğer Türkiye’nin iki tarafı da mavi boncukla idare etmeye çalıştığını, Batı Rusya yaptırımları nedeniyle bedel öderken Türkiye’nin Batı’dan farklı yol aldığını görürse Türkiye’yi Batı’dan dışlayıp otoriterler kampındaymış gibi muamele etmeye hazırlanıyor.

Ve anlaşılan o ki Türkiye’ye yönelik o övgüler ve Nobel Barış Ödülü konuşmaları, Türkiye’ye yönelik algı operasyonun bir parçasıymış ve bir başka bahara kalmış gözüküyor.”

???

Peki, Rusya-Ukrayna savaşı yüzünden Türkiye’yi çevreleyen diğer sorunlara ne oldu?.. Cahit Armağan Dilek şunları söyledi;


“Daha da çetrefilleşiyor. Doğu Akdeniz gazını Avrupa’ya taşıyacak hayali EASTMED boru hattı projesinin gerçekleşmeyeceği ortaya çıktı. Ama bu projenin paydaşları, o gazı Mısır üzerinden LNG olarak Avrupa’ya aktarmak için anlaştı.

Buna rağmen İsrail gazının Kıbrıs ve Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşınması için yeni bir hayali proje piyasaya sürülüyor. Bu projenin hayata geçmesi Kıbrıs sorununun AB ve ABD destekli Rum tezleri doğrultusunda çözülmesine bağlı. Gerçekleşmeyecek boru hattı projesi üzerinden Kıbrıs’ın Girit olmasının önü açılıyor.Dikkat!

Ve Suriye… Ukrayna’daki Rus-ABD mücadelesi Suriye’ye sıçramış durumda. Yerel medyadaki haberlere göre Rusya, SDG/YPG’nin Şam ile anlaşarak ortak mücadeleyle Türk-ABD varlığının Suriye’den çıkarılmasını istiyor. Bu yönde YPG’ye baskı yapıyor, ‘eğer anlaşmasanız korumamızı kaldırırız, Türkiye operasyon yapar’ diye tehdit ediyor. ABD ise Rusya’nın Ukrayna’da sıkıştığından hareketle SDG/YPG’ye Türkiye’nin kontrolü altındaki bölgelerin yönetimleriyle işbirliği yaparak İdlib’ten Haseke’ye tüm kuzey ve doğu Suriye’nin tek bir yönetim altında toplanması için bastırıyor.

Ukrayna’da olsun Suriye’de olsun Türkiye’nin çıkarlarının ABD’nin çıkarlarıyla ne kadar uyuştuğu büyük soru işareti. Umarım tek bir noktaya odaklanmıyoruzdur ve büyük resim flulaşmıyor detaylar gözden kaçmıyordur.”

M. Metin KAPLAN

22 Nis 2024

15 Şubat 1977 M. Metin Kaplan’ın henüz yirmi üç yaşında Bursa’da üniversite öğrencisi iken, tutuklu bulunduğu sırada, arka sayfasını tamamen “Ülkü Ocakları Sayfası” adı altında ülkücü yazarlara tahsis eden milliyetçi bir gazetede, 6.

Halim Kaya

22 Nis 2024

Yusuf Yılmaz ARAÇ

15 Nis 2024

Efendi BARUTCU

01 Nis 2024

Muharrem GÜNAY (SIDDIKOĞLU)

15 Mar 2024

Nurullah KAPLAN

04 Mar 2024

Altan Çetin

28 Ara 2023

Hüdai KUŞ

19 Eki 2023

Ziyaret -> Toplam : 103,13 M - Bugn : 23691

ulkucudunya@ulkucudunya.com