« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

M. Metin KAPLAN

01 Ara

2014

İSTEDİĞİNİZİ SEÇİN

01 Aralık 2014

İtiraf ediyorum; Sayın Devlet Bahçeli’nin Tunceli’ye gideceğine hiç inanmamıştım. Nitekim bunu, bazı arkadaşlarıma da söylemiştim… Hemen gıybete başlamayın, inanın benim böyle düşünmemde Sayın Bahçeli’nin suçu benden daha fazla; benim suçum % 20-25 ise O’nunki herhalde % 75-80 gibi… Daha evvel de Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “Nerede, ne zaman bir miting yaparsan, ben de aynı yerde aynı saatte miting yapacağım” demiş ve fakat bu sözünü tutmamıştı, çünkü… Bendeniz de nasılsa bu sözünü de tutmaz diye düşündüğüm için Tunceli’ye gitmeyeceğini sanmıştım… Ancak beni yanılttı, Tunceli’ye gitti… Helâl olsun, ben böyle yanılmaya dünden razıyım… Bundan asla rahatsız olmayacağım gibi, bilakis memnun olurum.
Keşke, bunu, daha evvel de yapsaydı: 2002 Genel Seçimleri’nde, 2007 Genel Seçimleri’nde, 2010 Anayasa Referandumu’nda ve 2014 Cumhurbaşkanlığı Seçimleri esnasında da gitseydi. Hem de sadece Tunceli’ye değil, Tunceli ile birlikte Diyarbakır’a, Bingöl’e, Hakkari’ye, Şırnak’a, Batman’a, Muş’a, Ağrı’ya, Van’a vd… Ancak buralara gitmediği gibi başka yerlere de doğru dürüst gitmedi… Hep 5-10 vilayete gidip, TBMM’de ülkücülere “racon kesmeyi” tercih etti… Böyle yaptığı için de ben; bu defa da aynısını yapacak, bir bahane uydurup Tunceli’ye gitmeyecek diye düşündüm. Ve yanıldım! Ne ise…
Sayın Bahçeli’nin bu yaptığına ne demeli, şimdi? Bu durumda, iki şey söylemek mümkün: ‘Bayram geçtikten sonra kınayı …… yak’ veya ‘Zararın neresinden dönülse kârdır’.
Durun yahu hemen celâllenmeyin, kimsenin Sayın Bahçeli’ye hakaret falan ettiği yok… Sayın Bahçeli’ye nasıl hakaret edebilirim ki, ben, MHP üyesiyim… Allah korusun, beni MHP’den ihraç ettirir, yahu… Üstelik bilindiği üzere bu sözlerin birincisi deyimdir, ikincisi ise atasözüdür… İnanmazsanız, Ömer Asım Aksoy’un 3 ciltlik ‘Atasözleri ve Deyimler Sözlüğü’ne bakın… Belki adı geçen sözlüğü bulamazsınız, çok eski bir baskı (1976) çünkü; müsaadenizle, ben bakıp söyleyeyim: ‘Bayram geçtikten sonra kınayı …… yak’ deyimini, Ö. A. Aksoy şöyle açıklıyor: “Çok gerekli olduğu zamanda esirgediğin yardımı artık istemiyorum. Başına çalınsın.”
Siz, Türkiye için, Türklük için, Türk-İslâm âlemi için ve hatta insanlık için hayatî önemi haiz genel seçimlerde, referandumda, cumhurbaşkanlığı seçiminde sadece Tunceli’ye değil, doğru dürüst hiçbir vilayete gitmeyin, ama tayinle gelmiş olan taze Başbakan’ın kimbilir hangi sâik ile söylediği sözlerin verdiği gaza kapılın ve Tunceli’ye gidin. Olacak şey mi, bu?
Allah aşkınıza söyleyin, Sayın Bahçeli; Tunceli’ye gittiniz de MHP, Ülkücü Hareket, Türkiye, Türklük, Türk-İslâm âlemi bundan ne fayda temin etti? MHP’nin oyu mu çoğaldı? Ülkücü Hareket’in itibarı mı arttı? Türkiye daha mı güçlü oldu? Türklük mutlu mu oldu? Türk-İslâm âlemi zilletten mi kurtuldu?
Yoksa… Yalnızca egonuz mu tatmin oldu? Buna değer mi, Sayın Bahçeli? Sizden, benden hatta herkesten daha Türk olan 10-12 milyon Alevi milletdaşımızı bu gereksiz ziyaret(!) vesilesi ile bu kadar germeye değer miydi? “Devlet’in başına Devlet gelecek” diyorlar ya, Sayın Bahçeli; biz yanlış mı biliyoruz? Devlet’in başına, devlet adamlarının gelmesi gerekli değil midir? Ve yalnızca, egosundan fedakârlık yapan politikacıya devlet adamı denmez mi?
Biliyorum, Sayın Bahçeli, söylediğim bütün diğer şeyleri bir yana bırakıp ‘gaza kapılın ve Tunceli’ye gidin’ sözüme takılacaksınız… Ama yanlış yapmış olacaksınız, çünkü eğer gaza kapılıp Tunceli’ye gitmediyseniz… Sayın R. T. Erdoğan “Sivas’ın ötesine gidemiyorsunuz, gidemezsiniz” dediğinde niye Sivas’ın ötesine gitmediniz?
‘Usta’ söyleyince Sivas’ın ötesine gitmiyorsunuz da ‘çırak’ söylediğinde Tunceli’ye neden / niçin gidiyorsunuz?
Ne ise lâfı daha fazla uzatmayayım. Sayın okuyucu, hâl böyle iken ‘Bayram geçtikten sonra kınayı …… yak’ deyimi Tunceli ziyaretine uygun düşüyor mu, düşmüyor mu? Siz bunu düşünmeye devam edin, ben de inandıklarımla düşündüklerimi arz etmeye…
Baştan söyleyeyim, hiç sanmıyorum… Fakat tayin edilmiş, taze Başbakan’ın gazıyla da olsa yapılmış olan bu Tunceli ziyareti; Sayın Bahçeli’nin 2002 ve 2007 Genel Seçimleri’nde, 2010 Anayasa Referandumu ile 2014 Cumhurbaşkanlığı Seçimleri esnasında gitmediği vilayetlere, bundan sonra, her vesile ile gitmeye başlayacağını gösteriyorsa, ne âlâ! Bu durumda ‘Zararın neresinden dönülse kârdır’ atasözünden başka diyecek sözüm olmaz. Olamaz. Ben her şeye rağmen hâlâ MHP’liyim, çünkü.
Ki ‘Zararın neresinden dönülse kârdır’ atasözü için, Ö. A. Aksoy şöyle bir açıklama veriyor: “Sürüp giden zararlı bir işten ne kadar erken vazgeçersek, daha sonra uğrayacağımız zararı o kadar azaltmış, sonuç olarak o kadar kâr elde etmiş oluruz.”
Düşündüğümü zihnimde hiçbir otosansüre tâbi tutmadan söyleyeyim mi? Peki, söyleyeyim… Keşke beni, bir kere daha yanıltsa… Bu konuda yanılmış olmayı ne çok isterim bilemezsiniz. Fakat ben, Sayın Devlet Bahçeli’nin Balgat’ta oturup, olan biteni televizyondan izlemek yerine, rahatını bozarak il il dolaşacağına ve Türk halkına MHP ile Ülkücü Dünya Görüşü’nü anlatmaya / tanıtmaya çalışacağına inanmıyorum… Ancak sayın okuyucuların neye inanıp, neye inanmayacaklarına karışmam, karışamam. Okuyucu istediğine inanmakta serbesttir.
Siz, Sayın Bahçeli’nin Tunceli ziyaretini yorumlamak için isterseniz ‘deyimi’, isterseniz ‘atasözünü’ seçin!

Yazarın tüm yazılarını okumak için tıklayınız.

M. Metin KAPLAN

15 Nis 2024

14 Şubat 1977 M. Metin Kaplan’ın henüz yirmi üç yaşında Bursa’da üniversite öğrencisi iken, tutuklu bulunduğu sırada, arka sayfasını tamamen “Ülkü Ocakları Sayfası” adı altında ülkücü yazarlara tahsis eden milliyetçi bir gazetede, 6.

Yusuf Yılmaz ARAÇ

15 Nis 2024

Efendi BARUTCU

01 Nis 2024

Muharrem GÜNAY (SIDDIKOĞLU)

15 Mar 2024

Halim Kaya

11 Mar 2024

Nurullah KAPLAN

04 Mar 2024

Altan Çetin

28 Ara 2023

Hüdai KUŞ

19 Eki 2023

Ziyaret -> Toplam : 102,82 M - Bugn : 27643

ulkucudunya@ulkucudunya.com