« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

Yusuf Yılmaz ARAÇ

22 Eki

2008

GİDİŞAT

22 Ekim 2008

Hocaefendi Başbuğ'u pek sever. Ülkücüleri takdir eder, vatansever olduklarını söyler.

İhtilal sonrası bir dönem üflenen Adıyaman rüzgârı sönmeye yüz tuttuğu sıralarda başka bir furya başlatıldı. Edirne Eski Camii'nin pencere sahanlığında yatıp kalkarken Amerika'nın el atmasıyla İzmir'e terfi eden Hocaefendi'nin öncelikle zengin Ülkücü sempatizanlardan devşirdiği birinci kırım müridleri bu sözleri ileri sürerek başka bir hocaya varmalarına vicdani mazeret buluyor ve yeni efendilerinin propagandasını estiriyorlardı. Hocaefendi Başbuğ'u mu sever, yoksa Bush'u mu sever, artık anlaşılmış olsa gerektir.

Hem âlim hem veli Seyyid Ahmet Arvasi'ler, Kastamonu'lu Mehmet Feyzi Efendi'ler dururken hiç bir fazlalığı ve üstünlüğü bulunmayan bazı isimlere yol verilmesi ilginçtir. Türk Milliyetçisi oldukları için, Başbuğ'u gerçekten sevdikleri için bu gerçek din âlimlerinin balon gibi şişirilmeleri beklenemezdi. Bunlar ne manaya geldiği belirsiz ve hüküm ihtiva etmeyen bolca Osmanlıca kelimeden mürekkep birbirinin tekrarı yuvarlak cümleler kurmazlar, fikirlerini anlaşılır üslupla net ve kesin şekilde ifade ederler. Eserleri gayet ciddi ve muhtevalıdır. Gönül adamıdırlar, kapıları herkese açıktır. Yanlarına fakir fukaranın yaklaşmasına imkân bulunmayan, rüyalarına bile sadece zenginlerin dahil olabildiği hocaefendiler gibi cemaate yardım eden vicdanı rahatsız saf zenginleri yemin billâh ederek isim isim sayıp verdikleri para miktarıyla mütenasip makamlarda gördüklerini uydurarak bol keseden uhrevi vaadlerle kandırma yolunu seçmezler. (Bu arada BilgeOğuz yayınları Arvasi Hoca'nın külliyatını temiz ve kaliteli bir baskıyla yeniden yayınlamış, tebrik ederiz.)

Başlangıçta önemsenmeyen bu zararsız ve aynı zamanda faydasız akım zamanla bütün sathı kapladı ve büyüdükçe başkalarının hayat sahasına tecavüz ederek oksijeni tüketen zehirli bir yosun gibi tehditkâr hale geldi. Büyümenin getirdiği güçle kısa paçalı çekingen müridler eski masumiyetlerini kaybederek mankurtlaştılar.

Bir yıldan beri gazetelerinde anasayfanın manşetlerini Ergenekon işgal ediyor ve yazarlarının çoğu her gün Ergenekon başlığı altında alenen Kürtçülük ve bölücülük yapıyor. Diğer gazetelerdeki yoldaşlarıyla birbirlerinden güç ve destek alarak tempoyu giderek arttırıyorlar. Tutukluların hastalıkları, ciddi sağlık problemleri karşısında bile en küçük teessür göstermeden müstehzi ifadeler kullanarak aslanların önlerine atılan kölelerin parçalanmasını seyreden vahşi Romalılar gibi zulmü teşvik ediyorlar.

Mütedeyyin insanlara eziyet edilen yirmisekiz şubat döneminin intikamı için bu kadar feveran ediliyor desek yirmisekiz şubatın baş aktörleri davada yer almıyor. Hatta bu ılımlı İslamcılarımızın asıl darbe heveslisi yirmisekiz şubatçıların ileri gelenlerini himayelerine aldıklarına, müttefik olduklarına, birlikte iş tuttuklarına dair rivayetler var. Davada yargılananların bir ikisi dışında başörtüsü düşmanlığıyla alâkası yok. Doğu Perinçek, Kemal Kılıçdaroğlu gibi isimler milliyetçi muhafazakâr kesimin ilgisini kesmek için sanki özellikle sokulmuş. Onlar olduğu için sağ kesim sahip çıkamıyor. Veli Küçük ismi de solcuları rahatsız ediyor, onlar da sahip çıkamıyor. Karmakarışık, garip bir durum.

Ergenekon sürekli işlenirken PKK usul usul gözden kaçırılıyor. Epeydir PKK adının verilmesinden kaçınılarak sadece terör örgütü sıfatıyla zikrediliyor. Zamanla PKK unutturulup yerini Ergenekon isminin alması hedefleniyor. Asrın davası denilen davada sanık sayısı seksen. MHP davasının yanında devede kulak kalır. Bahsedilen bütün eylemleri bunların işlediği kabul edilse dahi sağdan saysan ölen on kişi, soldan saysan on kişi. Elbette bir kişinin ölümü dahi mühimdir ancak PKK neredeyse her gün on vatandaşımızı şehid ediyor. Halkın nefreti PKK üzerinden kaydırılarak Ergenekon'a yoğunlaşması sağlanıyor. İlk duruşması fiyaskoya dönen mahkeme safhasında bakalım bunca vahim hata telafi edilebilecek mi?

Güneydoğu'nun bazı yörelerinde bölücübaşına kötü muamele edildiği bahanesiyle kaç gündür devlete isyan sürüyor. Her fırsatta mozaikten bahseden Başbakan acz içerisinde, Diyarbakır'da pretosto için toplanmayan çöplerin içinden geçerek havaalanından şehre geliyor. İstanbul'da Bayram namazı kılacağı için bir gün öncesinde polis Anadolu yakasında kuş uçurtmuyor, arefe günü evine dönen oruçlu insanlara sokak aralarında kimlik kontrolü eziyeti reva görülüyor, Diyarbakır'a gelince ses seda yok. DTP genel başkanı Kürt soykırımından bahsediyor, ülkenin bölünmeye gittiğini söylüyor.

Bütün yollar, bütün sözler dönüp dolaşıyor Türk düşmanlığı, devlet ve asker düşmanlığında birleşiyor. Ellerine cop değmemiş, karakol yüzü görmemiş yeni yetmeler oniki eylülde uğranılan zulmü gerekçe göstererek demokrasi adına bu hain koroya katılıyor. O iş ayrıdır bu iş ayrıdır. O zulümler elbette unutulmamalı ve hesabı ilk fırsatta mesullerinden sorulmalıdır.

Gün uyanık olmak, milli varlığımızı, devletin ve ülkenin bütünlüğünü kollamak günüdür. Ya bunlar bu ülkeyi bölerler, ya da bir şekilde hesapları görülür. Doğruyu ve hakikati söylemekle, tarafımızı belli etmekle mükellefiz. Elbette ki Türk Milletinden, Türk Devletinden ve Türk Ordusundan yanayız. Başbuğ'un dediği gibi gerektiğinde kanımızı akıtır vatanımızı müdafaa ederiz. İçi boş, haksız ve akılsız saldırılar öfkeyi ve gerginliği arttırarak ülkenin bölünmemesi için alınacak mukadder tedbirlerin daha sert ve adaletsiz olmasını sağlamaktan başka bir işe yaramaz. Vebali gözü kararmış gafillerin ve hainlerin boynunadır.

Yazarın tüm yazılarını okumak için tıklayınız.

M. Metin KAPLAN

22 Nis 2024

15 Şubat 1977 M. Metin Kaplan’ın henüz yirmi üç yaşında Bursa’da üniversite öğrencisi iken, tutuklu bulunduğu sırada, arka sayfasını tamamen “Ülkü Ocakları Sayfası” adı altında ülkücü yazarlara tahsis eden milliyetçi bir gazetede, 6.

Halim Kaya

22 Nis 2024

Yusuf Yılmaz ARAÇ

15 Nis 2024

Efendi BARUTCU

01 Nis 2024

Muharrem GÜNAY (SIDDIKOĞLU)

15 Mar 2024

Nurullah KAPLAN

04 Mar 2024

Altan Çetin

28 Ara 2023

Hüdai KUŞ

19 Eki 2023

Ziyaret -> Toplam : 103,14 M - Bugn : 30900

ulkucudunya@ulkucudunya.com