Ergenekonun içine bir de Çalık’lama girdi!
Necati DOĞRU 16 Temmuz 2008
Siz bana inanın; söylemesi ayıp, ben haklıyım. İşte “Ergenekon aşuresinin” içinden bir de “Çalık’lama” çıktı.
Çalık’lama da koymuşlar.
Olmayan şey çıkmaz.
Koymuşlar ki çıktı.
Dün bu yazıyı yazdığım akşamın saat 18’ine kadar; ne Başbakan Tayyip Erdoğan’dan, ne “olmamış darbenin hatıra defteri tutucusu” olarak ismi geçen emekli Oramiral Özden Örnek’ten, ne Özden Örnek’in eşi Sevil Örnek’ten, ne Özden Örnek’in büyük oğlu Tolga Örnek, ne küçük oğlu Burak Örnek, ne Sabah Gazetesi ile atv’ye iki devlet bankasından uygun şartlarda 750 milyon dolar kredi alarak sahip olan Başbakan’ın damadının genel müdür olduğu Çalık Holding’in Başkanı Ahmet Çalık’tan, ne de İstanbul Gaziosmanpaşa İlçesi’nin 2003 yılında belediye başkanlığını yapmış Sadullah Ergin ile Ferşat Terzioğlu’ndan bir açıklama geldi.
Hepsi sustu.
Doğrudur da demediler.
Yanlıştır da diyemediler.
Moda oldu.
“Doğrudur” da demem...
“Yanlıştır” da demem.
“Oldu” da demem.
“Olmadı” da demem.
Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Hilmi Özkök de; “Darbe girişimi var da demem yok da demem” diyerek bu yeni moda akımına uyuyor. Ayıptır. Neyi, niçin, ne amaçla gizliyorsunuz? Bu gizlemelerle “demokrasimiz kesinlikle” gelişemez, bücürleşir, küçülür, kavrulur, tespih böceği gibi olur, içine kapanır.
Başbakan hemen konuşmalı.
Hemen açıklama yapmalı.
“Olmamış darbenin hatıra defterini” tuttuğu iddia edilen eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek’in eşi Sevil Örnek’in İstanbul Gaziosmanpaşa’da bir handa iki odalı bir mülkü varmış. Belediye bu hanı yıkmış. Sevil Örnek’e de 1995 yılının parasıyla 6 milyar lira ödemiş. Ancak Sevil Örnek, bu han odasına verilen değerin düşük olduğunu ileri sürerek mahkemeye gitmiş ve mahkeme “75 milyar lira daha ödenmesine” karar vermiş.
Böyle örnekler çok.
Belediyeler istimlak ediyor.
Değerinden az veriyor.
Vatandaş mahkemeye gidiyor.
Parasını artırıyor.
Fakat, mahkemenin artırdığı parayı devlet kuruluşları ve belediyeler ödemekte geç, gönülsüz ve isteksiz davranıp vatandaşı süründürüyor, üzüyorlar. İşte devletten alacağını alamadığı için milyonlarca insanın üzüldüğü bir anda ülkenin Başbakanı Tayyip Erdoğan, “komutan eşinin üzüntüsünü gidermeye” hızır gibi yetişiyor. 2003 yılında Gölcük’te bir geminin denize indirilme töreninde o zaman Deniz Kuvvetleri Komutanı olan Özden Örnek, eşi Sevil Örnek’le beraber tören protokolündeyken Başbakan, “sizin bir istimlak sorununuz varmış” diye laf açıyor. Gaziosmanpaşa Belediyesi’ne belli ki, başbakanlıktan “sözlü ricalar” gidiyor ve Özden Örnek’in eşinin belediyece ödenmeyen parası yıldırım hızıyla ödeniyor.
Ve tesadüfe bakın.
“Ergenekon davasına temel olacağı anlaşılan ve 2003’te zihinlerden geçirilmiş fakat yapılamamış darbenin hatıra defterlerini tutan” emekli Orgeneral Özden Örnek’in iki oğlundan küçüğü Çalık Grubu’nun Bursa’daki doğalgaz şirketinde işe giriyor, büyük oğlunun “çektiği belgesel filmlere” atv’nin sponsor olması sağlanıyor.
Tesadüfün bu kadarı!
Çalık Holding’te hem Başbakan’ın damadı çalışıyor, hem iki devlet bankasından bu gruba çok uygun şartlarda 750 milyon dolar kredi aktarılarak yani “Çalık’lama yapılarak” devletin malı Sabah ve atv, (onları kuran Dinç Bilgin’e de büyük kazık atılarak) Çalık Grubu’nun malı yapılıyor, hem Özden Örnek’in 2 oğlu Çalık Grubu’ndan gelire kavuşturuluyor, hem Başbakan, Bayan Örnek’in hak edilmiş parasının geciktirilmesi haksızlığını Hızır Peygamber’in yıldırım hızıyla gideriyor, hem Başbakan’ın oğlu Burak’ın askerliğe elverişli olmadığına dair rapor Özden Örnek’in Donanma Komutanlığı’na bağlı Kasımpaşa Deniz Hastanesi’nden alınmış oluyor hem de “emekli generallerin darbecilik yöntemiyle iktidarı yıkmayı fikirlerinden geçirerek fikir suçu darbeciliği yapmaları” Özden Örnek’in hatıra defterlerine yazılan “günlük bilgilerine” dayanıyor.
Tesadüfün bu kadarı!
Ferasete göbek attırır.
Bilmeyene not: Feraset: Anlama, çabuk kavrama, bilebilme, zihin uyanıklığı demektir.