Adil ve şeffaf seçim???
Emre Kongar 01 Ocak 1970
İktidar seçim kampanyasını dün başlattı:
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, 11 maddelik birprogramı “Manifesto” adı altında açıkladı.
(İktidar sola karşıdır ama sol dili (jargonu) yani sol terim ve kavramları kullanmayı pek sever.)
Açıklanan 11 madde, 25 yıldır yönettikleri İstanbul ve Ankara’da yapılan yanlışları sanki muhalefet yapmış gibi, geçmişi yok sayan bir mantıkla hazırlanmış:
1- Şehir planları
2- Altyapı ve ulaşım
3- Kentsel dönüşüm
4- Benzersiz şehirler
5- Akıllı şehirler
6- Çevreye saygılı şehirler
7- Sosyal belediyecilik
8- Yatay şehirleşme
9- Halkla birlikte yönetim
10- Tasarruf ve şeffaflık
11- Değer üreten şehirler
***
Bu iktidarın en önemli özelliği, yaptığı yanlışları başkalarına mal etmesi, bunları sanki muhalefet partileri yapmış gibi anlatması ve insanları bizzat içinde yaşadıkları gerçeklerin tersine inandırmaya çalışmasıdır:
Demokrasi, özgürlükler ve medya konularında dünya sıralamalarında artık dibe vurmuş olan güzel ülkemizi bir demokrasi ve özgürlük cenneti gibi sunma çabaları bu dönemin mizah tarihini oluşturan bir edebiyat yaratmıştır.
***
Bu yazıda dikkat çekmek istediğim nokta yukarda açıkladığım çelişkideğil...
Seçimin adaletsiz ve dengesiz yapısı üzerinde durmak istiyorum:
Aynen Erdoğan’ın 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimine Başbakanlıktan istifa etmeden girmesi ve tarafsız Cumhurbaşkanı seçildikten sonra da AKP lehine propaganda yapmaya devam etmesi gibi, bu seçimlerde de, sadece hükümetin değil, devletin de bütün olanaklarının iktidar lehine, gerçek muhalefetin aleyhine, seçim şeffaflığını ve adaletini yerle yeksan eden bir biçimde kullanılması, demokrasinin temel felsefesine de, Anayasa’ya da aykırı.
OHAL altında KHK’larla yönetilen ve mühürsüz oyların bile yasaya aykırı olarak sayıldığı 16 Nisan 2017 Halkoylaması ile Parlamenter Demokrasi sona erdirilip Tek Adam Yönetimi, “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi” adı altında kurulunca, fiili Tek Adam Yönetimi yasal olarak da başladı ve seçim adaleti bütünüyle sona erdirildi...
24 Haziran 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimleri de bu adaletsiz ortamda yapıldı...
Şimdi de sırada aynı adaletsiz ortamda yapılacak olan belediye seçimleri var.
Hükümetin ve devletin bütün haksız ve hukuksuz müdahalelerine karşın AKP, seçim sonuçlarından kaygılı:
Çünkü 25 yıllık yerel yönetim ve 17 yıllık merkezi yönetim bıkkınlığına ek olarak ekonomik kriz, bütün halkı pençesine almış durumda.
Dilerim iktidarın bu kaygısı, zaten adaletsiz olan bu seçimlerde, sandıkgüvenliğini bile ortadan kaldıracak önlemler alınmasına yol açmaz!
***
SANDIK GÜVENLİĞİ DEMOKRASİNİN YETERLİ KOŞULU DEĞİLDİR AMA “OLMAZSA OLMAZ” GEREKLİ KOŞULUDUR.