« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

29 Nis

2019

AVRUPA KONSEYİ 5 Mayıs 1949

01 Ocak 1970

Avrupa Konseyi’nin (AK) temel organları, karar organı olan Bakanlar Komitesi, danışma organı olan Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi, yerel yönetimlerin geliştirilmesini amaçlayan Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’dir.
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) üye ülkelerin parlamentolarından seçilen 324 asil, 324 yedek üyeden oluşur. AKPM üyeleri, her üye ülke parlamentosundan, parlamentodaki güç dengesini yansıtacak şekilde seçilmektedir. Her üye devlete ayrılan parlamenter sayısı, o ülkenin nüfusuyla orantılıdır. Türkiye'den de 18 asil, 18 yedek üye Milletvekilimizden oluşan heyetimiz AKPM çalışmalarına katılmaktadır. AK’nin temel danışma organını olması ve aynı üye ülkelere sahip olması hasebiyle, AKPM’yi derinlemesine anlamak için AK’nin kuruluşu ve yapısı incelenmelidir.
I- AVRUPA KONSEYİ'NİN KURULUŞU VE ÜYELERİ:
Avrupa Konseyi'nin oluşturulması fikri, İkinci Dünya Savaşı'ndan maddi ve manevi büyük kayıplarla çıkan Avrupa'da bir daha aynı trajedilerin yaşanmamasını sağlamak amacıyla ortaya atılmıştır. Avrupa'da gerginliğin ve çatışmanın gereğini güven ve işbirliğinin alması hedeflenmiştir.
Bu ortamda, 5 Mayıs 1949'da 10 Avrupa ülkesi, Belçika, Danimarka, Fransa, Hollanda, İngiltere, İrlanda, İsveç, İtalya, Lüksemburg ve Norveç Avrupa Konseyi'ni kuran anlaşmayı imzalamışlardır. Aynı yılın Ağustos ayında Türkiye ve Yunanistan Avrupa Konseyi'ne kurucu üye sıfatıyla katılmışlardır.
Sonraki yıllarda, sırasıyla İzlanda, Federal Almanya, Avusturya, GKRY, İsviçre, Malta, Portekiz, İspanya, Lihtenştayn, San Marino, Finlandiya, Macaristan, Polonya, Bulgaristan, Estonya, Litvanya, Slovenya, Çek Cumhuriyeti, Slovakya, Romanya, Andora, Letonya, Arnavutluk, Moldova, Ukrayna, Makedonya, Rusya, Hırvatistan, Gürcistan, Azerbaycan, Ermenistan, Bosna-Hersek, Sırbistan-Karadağ ve Monako’nun da katılımıyla kuruluş bugünkü 47 üyeli şeklini almıştır. AKPM'de şu anda 324 asil, 324 yedek üye vardır. Ülkelere düşen üye sayısı ülkelerin nüfusu ile orantılı olarak belirlenmektedir.
Kanada, İsrail ve Meksika gözlemci statüsüne sahiptir. Kırgızistan, Ürdün, Fas ve Filistin Ulusal Meclisi AKPM’de demokrasi için ortak statüsüne sahiptir.
Avrupa Konseyi'nin statüsü gereği, hukukun üstünlüğü, temel insan hakları ve özgürlüklerine saygı ilkelerine bağlı tüm Avrupa ülkeleri Avrupa Konseyi'ne üye olabilirler.
Kuruluşunu izleyen 15-20 yıllık dönem zarfında, bünyesinde çeşitli alanlarda teknik işbirliği gerçekleştirilen ve aynı zamanda siyasi istişare olanağı da sağlayan Avrupa Konseyi'nin önemi gittikçe artmıştır. Ancak 70'li yıllardan itibaren Konsey Avrupa Ekonomik Topluluğu'nun (AET) güçlü rekabetiyle karşılaşmıştır.
AET, sahip olduğu geniş ekonomik imkânların da etkisiyle, Avrupa ülkeleri için öncelikli hedef haline gelmiştir. Bunun paralelinde siyasi ağırlığı da artmıştır. 70'li yıllardan 90'lı yıllara kadar Avrupa Konseyi AET'nin gölgesinde kalmıştır. Bu süre boyunca siyasi ağırlığını iyice kaybetmiş ve teknik çalışmalarla yetinmiştir.
Konsey, eski etkinliğine, SSCB'nin yıkılması akabinde gerçekleşen genişleme süreci ile kavuşmuştur. Kuruluş, bağımsızlıklarına kavuşan eski demirperde ülkelerinin katılımıyla hızlı bir genişleme sürecine girmiştir.
Amaçları:
- İnsan hakları, çoğulcu demokrasi ve hukukun üstünlüğü ilkelerini korumak ve güçlendirmek,
- Irkçılık ve yabancı düşmanlığı, uyuşturucu madde, çevre sorunlarına çözüm aramak,
- Avrupa kültürel benliğinin oluşmasına ve gelişmesine katkıda bulunmak,
- Üye ülkelerin vatandaşlarının daha iyi yaşam koşullarına kavuşmalarını sağlamak olarak,
özetlenebilir.
III-AVRUPA KONSEYİ'NİN ORGANLARI
Kuruluşun temel organları, karar organı olan Bakanlar Komitesi, danışma organı olan Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi, yerel yönetimlerin geliştirilmesini amaçlayan Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’dir.
a) Bakanlar Komitesi
Bakanlar Komitesi'nde üye ülkeler Dışişleri Bakanları, Bakanlara vekaleten daha sık toplanan Delegeler Komitesi'nde ise Daimi Temsilciler (Büyükelçiler) yer alır.
Üye ülkeler Dışişleri Bakanları, yılda iki kez, Mayıs ve Kasım aylarında toplanmaktadırlar. Bakanlar Komitesi'nde genellikle güncel siyasi konular ele alınır. Bakanlar Komitesi toplantılarına, benzer alanlarda faaliyet gösteren diğer uluslararası kuruluşların üst düzey yöneticileri de davet edilmektedir. Bakanlar Komitesi toplantılarında genel olarak, Avrupa Konseyi'nin izlemesi gereken yol belirlenmektedir.
Bakanlar Komitesi toplantıları arasında, Strazburg'da sürekli bulunan Daimi Temsilcilerin oluşturduğu Delegeler Komitesi toplanmaktadır. Bu toplantılar, ayda iki kez yapılmaktadır. Gündemi üye ülkelerin önerileriyle belirlenmektedir. Delegeler Komitesi, bir anlamda Konsey'in yürütme organıdır.
Delegeler Komitesi'ne bağlı olarak çok sayıda çalışma grubu faaliyet göstermektedir. Bunlar, teknik nitelikte olup, Delegeler Komitesi'nin talimatı ile kendilerine verilen araştırma görevlerini yerine getirmekte, sonucu Delegeler Komitesi'ne sunmaktadırlar. Üyeleri, Daimi Temsilcilikler mensuplarından oluşur.
Konsey'in 1300 memurdan oluşan bir Sekretaryası vardır. Bu görevliler, bir anlamda uluslararası memur niteliğindedir. Sekretaryada her üye ülkeden memur bulunmaktadır. Ancak, bu memurlar hükümetlere bağlı değil, bağımsız olarak görev yapmaktadırlar. Sekretaryada bulundurulacak memur sayısı her ülkenin Konsey bütçesine yaptığı katkı paralelinde belirlenmektedir.
b) Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM):
AKPM üye ülkelerin parlamentolarından seçilen 324 asil, 324 yedek üyeden oluşur. AKPM üyeleri, her üye ülke parlamentosundan, parlamentodaki güç dengesini yansıtacak şekilde seçilmektedir. Her üye devlete ayrılan parlamenter sayısı, o ülkenin nüfusuyla orantılıdır. Türkiye'den de 18 asil, 18 yedek üye Milletvekilimizden oluşan heyetimiz AKPM çalışmalarına katılmaktadır.
- AKPM Başkanlık Divanı (Büro)
Başkanlık Divanı, Meclis Başkanı ve 20 Başkan Yardımcısından oluşur. Başkan ve Başkan Yardımcıları 1 yıllığına seçilirler ve seçimleri Genel Kurul Toplantısı esnasında yapılır.
Büro, her oturum için bir gündem taslağı hazırlar, karar ve tavsiye kararlarını rapor ve görüş hazırlanmak üzere konularına göre Komisyonlara havale eder, diğer parlamenter asambleler ile AKPM arasındaki ilişkileri düzenler. Toplantıları gizli yapılır.
- AKPM Daimi Komisyonu
Daimi Komisyon Meclis Başkanı, Başkan Yardımcıları, Komisyon Başkanları ve Meclis tarafından görevlendirilen diğer üyelerden oluşur.
Daimi Komisyon her yıl en az üç kez toplanır. Parlamenter Meclis'in oturumları dışında toplanır ve gerektiğinde Parlamenter Meclis adına karar alır, Komisyon raporlarını inceler, Genel Kurul Toplantı tarihlerini belirler ve Parlamenter Meclis'in çalışmalarını düzenler.
- AKPM Komisyonları
Her Komisyonun seçimle işbaşına gelen bir Başkan ve üç Başkan Yardımcısı vardır:
- Siyasi İşler ve Demokrasi Komisyonu (Üye Sayısı: 87 Asil- 87 Yedek Üye (Türkiye'ye düşen üye sayısı: 4 Asil, 4 Yedek)
- AİHM Yargıçlarının Seçimi Komisyonu
(Üye Sayısı: 20 Asil- 20 Yedek Üye (Üyeler Siyasi Gruplarca belirlenmektedir.)
- Sosyal İşler, Sağlık ve Sürdürülebilir Kalkınma Komisyonu (Üye Sayısı: 81 Asil- 81 Yedek Üye (Türkiye'ye düşen üye sayısı: 4 Asil, 4 Yedek)
- Hukuk İşleri ve İnsan Hakları Komisyonu
(Üye Sayısı: 81 Asil- 81 Yedek Üye (Türkiye'ye düşen üye sayısı: 4 Asil, 4 Yedek)
- Kültür, Bilim, Eğitim ve Medya Komisyonu
(Üye Sayısı: 81 Asil - 81 Yedek Üye (Türkiye'ye düşen üye sayısı: 4 Asil, 4 Yedek)
- Göç, Mülteciler ve Yerinden Edilmiş Kişiler Komisyonu
(Üye Sayısı: 81 Asil - 81 Yedek Üye (Türkiye'ye düşen üye sayısı: 4 Asil, 4 Yedek)
- İçtüzük, Muafiyetler ve Kurumsal İşler Komisyonu (Üye Sayısı: 37 Asil Üye (Türkiye'ye düşen üye sayısı: 2 Asil)
- Eşitlik ve Ayrımcılığın Önlenmesi Komisyonu (Üye Sayısı: 81 Asil- 81 Yedek Üye (Türkiye'ye düşen üye sayısı: 4 Asil, 4 Yedek)
- Denetim Komisyonu
(Üye Sayısı: 89 - Denetim Komisyonu'nun üyeleri Siyasi Gruplarca belirlenmektedir. Yedek Üye yoktur. Türkiye’nin 2 üyesi vardır)
c) Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi:
Avrupa Konseyi'nin, Merkezi ve Doğu Avrupa ülkelerini de içine alacak şekilde genişlemesi, sınır ötesi işbirliğinin giderek önem kazanması sonucunu doğurmuştur.
Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi, yerel ve bölgesel idarelerin güçlendirilmesi, hukuki ve idari açıdan incelenmesi, sınır ötesi işbirliğinin kolaylaştırılması ve bölgeler arası kültürel farklılıkların korunması ve geliştirilmesini amaçlamaktadır.
IV- AVRUPA KONSEYİ PARLAMENTER MECLİSİ'NİN ÇALIŞMA PROSEDÜRÜ
AKPM Genel Kurul'u yılda dört kez Ocak, Nisan, Haziran ve Eylül aylarında 5'er gün süreyle toplanmaktadır. AKPM'nin çeşitli komisyonlarında oluşturulan raporlar Genel Kurul'a sunulmaktadır. Raporların işlem bölümleri, bir başka deyişle karar, Bakanlar Komitesine yönelik tavsiye kararları ya da yönergeler tartışılarak oylanmaktadır. Görüşmeler sırasında, işlem metinlerine değişiklikler getirilmesi mümkündür. Bu da, parlamenterlerin verdikleri değişiklik önerilerinin oylanması suretiyle yapılmaktadır.
Komisyonlar, AKPM'nin Başkanlık Divanınca kendilerine sevk edilen konular yanında, kendi iradeleriyle de çalışma yapabilirler.
AKPM'den komisyonlara sevk, AKPM Başkanlığına verilen önerilerle olmaktadır. AKPM üyeleri, herhangi bir konuda hazırladıkları karar önerisi, tavsiye kararı önerisi ya da yönerge önerisini Başkanlık Bürosu'na tevdi ederler.
Öneriler AKPM Başkanı'nca incelenmekte ve kabul edilebilir olup olmadıkları değerlendirilmektedir. Başkanın kabul edilebilir bulduğu öneriler, AKPM Başkanlık Bürosu'nun gündemine alınmakta ve Başkanlık Divanında öneriye ne işlem yapılacağına karar verilmektedir. Başkanlık Divanı, öneriyi rapor hazırlanması için bir komisyona sevk edilebileceği gibi, hiçbir işlem yapılmamasına da karar verebilir. Bir komisyona sevk edilen öneri için, Komisyon bir ya da iki raportör belirler. Raportörler konuyu incelerler, eğer gerekiyorsa, ilgili ülkeyi, tabiatıyla o ülkenin izni ile ziyaret ederler, raporlarını kaleme almakta yararlanacakları bilgileri derlerler. Hazırladıkları raporu, önce bağlı oldukları komisyona sunarlar. Komisyondaki görüşmelerde parlamenterlerin müdahale hakkı vardır.
Komisyon üyesi parlamenterler, gerçek durumu yansıtmadığını düşündükleri hususların değiştirilmesini isterler. Değişiklikler oylama ile yapılır.
Komisyon safhasından sonra, rapor, içerdiği işlem bölümü (işlem bölümü raporun başlangıcında yer alan tavsiye kararı önerisi, karar önerisi ya da yönerge önerisidir) ile birlikte Genel Kurul'a getirilir.
Genel Kurul öncesinde değişiklik önerileri varsa, sekreteryaya bildirilir. Genel Kurul'da raportörler ve söz isteyen konuşmacılar görüşlerini bildirirler. Daha sonra değişiklik önerileri görüşülür ve oylanır. Son olarak işlem bölümü oya sunulur.
Kabul edilen metin tavsiye kararı ise Bakanlar Komitesi'ne yönelik bir tavsiye içerir. Bakanlar Komitesi'nden o konuda bir işlem yapmasını talep eder. Tavsiye kararları Bakanlar Komitesi'nce cevaplanmak zorundadır. Karar ve yönerge ise Bakanlar Komitesi'nce bir işlem gerektirmez.
V- ÜLKEMİZİN DE TARAF BULUNDUĞU AVRUPA KONSEYİ SÖZLEŞMELERİ ÇERÇEVESİNDEKİ MEKANİZMALAR
a) Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS)
AİHS, Avrupa Konseyi bünyesinde hazırlanmış ve 4 Kasım 1950 tarihinde aralarında Türkiye'nin de bulunduğu 15 ülke tarafından imzalanmış ve 3 Eylül 1953 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Sözleşme, temel insan hak ve özgürlüklerinin güvence altına alınmasını sağlamak amacıyla oluşturulmuştur.
Sözleşmenin Güvence Altına Aldığı Hak ve Özgürlükler
- Yaşama hakkı, 2. madde
- Özgürlük ve kişi güvenliği hakkı, 5. madde
- Adil şekilde yargılanma hakkı, 6. madde
- Özel yaşantıya, aile yaşantısına, konut ve haberleşme özgürlüklerine saygı gösterilmesi hakkı, 8. madde
- Düşünce, vicdan ve din özgürlüğü ve buna dahil olarak sendika kurma ve bunlara üye olma özgürlüğü, 11. madde
- Evlenme ve aile kurma hakkı, 12. madde
Sözleşmenin Getirdiği Yasaklar
- İşkence yapmak, insanlık dışı muamele veya ceza uygulamak, 3. madde
- Kölelik ve zorla çalıştırma, 4. madde
- Sözleşme ile güvence altına alınan hak ve özgürlüklerden yararlananlar arasında ayırım yapma, 14. madde
Avrupa İnsan Hakları Komisyonu'na yapılan başvurularda, Komisyon, müracaatı şekil ve süre bakımından ön incelemeye tabi tutmakta, bu incelemenin sonucunda başvurunun kabul edilebilirliği konusunda karar vermektedir.
Komisyonun bir başvuruyu kabul edilebilir bulmasının başlıca koşulları, iç hukuk yollarının tüketilmiş olması ve ülkenin yargı organlarınca verilmiş kararın üzerinden 6 ay geçmemiş olmasıdır. Komisyon, sözkonusu kararı vermeden önce, -istisnai durumlar hariç- taraflardan ilk görüşlerini sunmalarını da talep etmektedir. Başvurunun kabul edilebilir bulunması halinde dosyanın esas açısından incelenmesine geçilmektedir. Bu inceleme sırasında gerekli görülürse tanık dinleme duruşması düzenlenmekte ve esasa ilişkin inceleme sonucunda, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ihlal edilip edilmediği hususunda rapor yayınlanmaktadır. Dostane çözüm yöntemi de bir başvuru dosyasının kapatılmasında kullanılabilmektedir. Başvurunun bu yolla sonuçlanması, ilgili devletin ihlali kabul etmesi anlamına gelmemektedir.
Ülkemiz 1987 yılında Komisyon'a bireysel başvuru hakkını, 1990 yılında da zorunlu yargı yetkisini tanımıştır.
Sözleşme çerçevesindeki denetim mekanizması, Avrupa İnsan Hakları Komisyonu ve bunun bir üst organı olan Avrupa İnsan Hakları Divanı tarafından yürütülmüştür. 1 Kasım 1998 tarihinden itibaren bu iki organ yerine tek bir Mahkeme kurulmuştur (Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi).
Üye ülkelerin sayısındaki artışa paralel olarak, Sözleşmedeki denetim mekanizmasının günün koşullarına uygun hale getirilmesi amacıyla hazırlanan ve önemli yapısal değişiklikler içeren Ek 11 No'lu Protokol, AİHS'ne taraf bütün ülkeler tarafından onaylanmış ve 1 Kasım 1998 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Sözkonusu Protokol uyarınca, Avrupa İnsan Hakları Komisyonu ve Divanı kaldırılmış yerine tek bir mahkeme teşkil edilmiştir. Tek mahkeme tam gün olarak sürekli çalışmakta olduğundan başvurular çok daha süratle neticelendirilebilecektir.
b) İşkence ve İnsanlık Dışı veya Küçültücü Ceza veya Muamelenin Önlenmesi Avrupa Sözleşmesi
26 Haziran 1997 tarihinde kabul edilerek 1 Şubat 1989 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Bu sözleşme, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesini esas almıştır. AİHS'nin 3. maddesinde yer alan "Hiç kimse işkence veya insanlık dışı veya küçültücü ceza veya muameleye tabi tutulmayacaktır" hükmüne dayanmaktadır.
Ülkemiz, İşkencenin Önlenmesi Sözleşmesine 1988 yılında taraf olmuştur. Bu açıdan bakıldığında, İşkencenin Önlenmesi Sözleşmesi de taraf olduğumuz diğer Avrupa Konseyi Sözleşmeleri gibi ülkemiz açısından bağlayıcı niteliktedir.
Sözleşmenin 1. maddesi çerçevesinde, Sözleşme'nin uygulanmasını Avrupa İşkencenin Önlenmesi Komitesi (AİÖK) denetlemektedir.
AİÖK, taraf ülkelerde özgürlüğünden alıkonulmuş kişilerin konulduğu tüm mahalleri ziyaret etmeye yetkilidir. Bu ziyaretler planlanmış dönemsel ziyaretler olabileceği gibi, ilgili ülkeye son anda haber verilmek suretiyle gerçekleştirilen ad-hoc ziyaretler de olabilmektedir.
AİÖK yargı organı değildir. İşkencenin ve kötü muamelenin önlenmesine yönelik olarak tespitler yapmaktadır. AİÖK, yaptığı ziyaretler sonrasında gözlemlerini, eleştirilerini ve tavsiyelerini ilgili ülkeye bir raporla iletir. Sözleşme gereği Komite'nin yürüttüğü bu süreç gizlidir. Yine Sözleşmeye göre, taraf ülkenin Komite ile işbirliği yapmaması veya Komite'nin iyileştirme tavsiyelerini uygulamayı reddetmesi halinde, o ülke hakkında Komitenin üyelerinin üçte ikisinin oylarıyla bir kamu açıklaması yapması müeyyidesi mevcuttur.
c) Avrupa Sosyal Şartı
Avrupa Sosyal Şartı demokratik sistemlere tam işlerlik kazandırılabilmesini teminen, özellikle ekonomik ve sosyal alanlarda, insan haklarının güvence altına alınması amacıyla oluşturulmuş bir mekanizmadır. Böylece, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile sivil ve siyasi platformlara getirilen insan haklarını koruma ve denetim mekanizmalarının, diğer konuları da kapsayacak şekilde yaygınlaştırılması hedeflenmiştir.
1961 yılında imzaya açılan Sosyal Şart'ta ekonomik ve sosyal içerikli haklar, bu çerçevede sağlık, hastalık, işsizlik sigortaları, aile yardımları, emeklilik yardımları gibi çeşitli konular yer almaktadır.
Taraf ülkeler, Şart'la güvence altına alınan hakların tümünü kabul etme yükümlülüğünü taşımaktadır. Bununla birlikte, taraflara, Sosyal Şart'ın özünü teşkil eden bir dizi hakkı kabul yükümlülüğü getirilmiştir.
VI- AVRUPA KONSEYİ DENETİM MEKANİZMALARI VE BU ÇERÇEVEDE ÜYE ÜLKELERİN YÜKÜMLÜLÜKLERİ
Avrupa Konseyi'nde denetim,
- Hükümetler kanadı oluşturan Bakanlar Komitesi,
- Parlamenter kanadı oluşturan AKPM,
- Yerel Yönetimlerin faaliyet gösterdiği Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi çerçevesinde yapılmaktadır.
Ayrıca belli başlıları Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) ve Avrupa İşkencenin Önlenmesi Sözleşmesi (AİÖS) olmak üzere, kendi denetim mekanizmaları bulunan Sözleşmeler de mevcuttur.
a) Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi'nde Denetim
Siyasi Denetim 1994 yılında oluşturulmuş bir süreçtir. Tematik bazdadır. Bir başka deyişle, belirlenen konularda üye ülkelerdeki durum denetlenmektedir. Bakanlar Komitesi adına Strazburg'daki Daimi Temsilciler arasında yürütülmektedir.
Bu denetim mekanizmasına 1996 yılından itibaren işlerlik kazandırılmıştır. Denetim, belirli temalar üzerinde, istisnasız bütün üye ülkeler için eşit şekilde geçerlidir.
b) Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi Çerçevesinde Denetim
AKPM Denetim Mekanizması ilk olarak 1993 yılında Avrupa Konseyi’ne (AK) yeni üye olan ülkelerin AK üyeliği çerçevesindeki taahhütlerini ve yükümlülüklerini yerine getirip getirmediğinin takibi amacıyla kurulmuştur. Denetim Mekanizması, AKPM’nin 1997 senesinde kabul edilen 1115 sayılı Kararıyla oluşturulan Denetim Komisyonu sayesinde daha da güçlü hale gelmiştir.
AK üyesi ülkeler için AKPM Denetim Mekanizmasının başlaması;
1. Başkanlık Divanına AKPM Komisyonları tarafından gerekçeli ve yazılı başvuru yapılması,
2. Denetim Komisyonu iki eş Raportörü tarafından denetim sürecinin açılmasına ilişkin bir Kararı (decision) içeren yazılı bir görüş (“opinion”) bildirilmesi, Denetim Sonrası Diyalog Sürecindeki bir ülkenin Denetim Süreci kapsamına alınması için ise, Denetim Komisyon Başkanı veya yokluğunda Başkan Yardımcısı tarafından hazırlanan yazılı bir görüşün Başkanlık Divanı’na iletilmesi,
3. En az altı ulusal delegasyon, iki siyasi gruptan oluşan 20 AKPM üyesi tarafından sunulan karar tasarısı veya tavsiye kararı (recommendation) sayesinde
4. Başkanlık Divanı kararı ile gerçekleşmektedir.
Denetim Sürecinin başlatılıp başlatılmamasına ilişkin yazılı görüşün oluşturulması için iki eş raportör, denetim sonrası sürecin başlatılması için bir raportör atanır. Raportörlerin atanmasında siyasi ve bölgesel denge gözetilir.
Denetim Komisyonuna yukarıda belirtilen yollardan intikal eden Denetim Süreci’nin başlamasına ilişkin başvuru Denetim Komisyonu üyeleri tarafından oylanır. Denetim Komisyonu 89 (84 üye D’Hondt sistemine göre belirlenirken 5 Siyasi Grup Başkanı resen üyedir) üyeden oluşmaktadır. Komisyon için yedek üye öngörülmemiştir. Diğer taraftan, üyelerin kendi ülkeleriyle ilgili oylamalarda oy kullanama hakları bulunmamaktadır. Ayrıca, Denetim Komisyonunda üyesi bulunmayan, ancak Denetim Mekanizmasına tabi ülkelerden iki temsilci(biri hükümetten biri muhalefetten) görüşmelere davet edilir.
Denetim Mekanizmasının başlatılmasına ilişkin Denetim Komisyonu görüşü Başkanlık Divanı’na iletilir. Denetim Komisyonu ve Başkanlık arasında Denetim Mekanizmasının başlatılmasına dair görüş birliği ya da ayrılığı olursa, Denetim Komisyonu’nun görüşü bir rapora dönüştürülür. Bu raporu Başkanlık Divanı bir sonraki Genel Kurul toplantısının gündemine görüşülmek üzere ekler.
Eğer Denetim Komisyonu ve Başkanlık Divanı Denetim Mekanizmasının başlatılmaması yönünde görüş bildirirse, bu karar Faaliyet Raporuna kaydedilir. Faaliyet Raporu Genel Kurul tarafından onaylanmalıdır. 10 üyenin talebiyle Genel Kurul oy çokluğuyla sonraki Genel Kurul toplantısında Denetim Komisyonu’nun görüşü hakkında görüşme yapılmasına karar verebilir.
Denetim Sürecinin başlatılması yönünde karar alınır ise, ilgili ülke hakkında Denetim Süreci raporu yazılması için iki eş raportör atanır. Bu raportörler sadece bir ülkeyle ilgilenmeli, ilgili ülkeye komşu bir ülke ya da ilgili ülkeyle özel bir ilişkisi olan bir ülke vatandaşı olmamalıdır. Eş raportörler değişik ülke ve siyasi gruplardan gelmelidir.
Denetim Sürecinde olan ülkelerle ilgili raporu hazırlamakla görevli iki eş Raportör beş senelik bir sürenin sonunda kaleme aldıkları metni görüşülmek üzere AKPM’ye sunmaktadır. AKPM görüşülmelerin de ülkenin denetim sürecinden çıkıp çıkmayacağına karar verilmektedir.
Denetim Sonrası Diyalog Süreci, AKPM’nin 1997’de aldığı Kararla Denetim Süreci’nden çıkan ülkeler ile diyaloğun devam etmesini hedeflemektedir. Denetim Sonrası Diyalog Süreci’nde olan ülkeyle ilgili raporun hazırlanması için Komisyon tarafından iki eş Raportör atanmakta ve Raportörlerin üç 3 senede bir rapor sunması beklenmektedir.
Ayrıca, her sene Denetim Mekanizmasına ilişkin yıllık faaliyet raporunda Denetim Mekanizmasıyla bağlantısı bulunmayan 33 ülkeye ilişkin olarak AKPM ve diğer AK birimlerinin kararları da yayımlanmaktadır.
Mevcut durumda Denetim Mekanizmasına tabi olan ülkeler aşağıda sunulmaktadır:
1. Denetim Sürecine tabi ülkeler: Arnavutluk, Ermenistan, Azerbaycan, Bosna Hersek, Gürcistan, Moldova, Rusya Federasyonu, Sırbistan, Ukrayna ve Türkiye;
2. Denetim Sonrası Diyalog Süreci’ne tabi ülkeler: Bulgaristan, Karadağ, Makedonya;
Denetim Mekanizmasına tabi olan bir ülke istikrarlı bir şekilde işbirliğine ve yükümlülüklerini yerine getirmeye yanaşmıyorsa, ilgili ülkenin ulusal delegasyonunun yetki belgelerinin onaylanmamasını öneren bir karar veya tavsiye kararı Genel Kurul tarafından alınarak cezalandırabilir.
Komisyon, raporlarında Denetim Mekanizmasının devamına ya da sona erdirilmesine ilişkin görüşünü bildirmelidir. Genel Kurul bu hususta oy çokluğu ile karar verir.
Komisyon Denetim Mekanizmasının genel durumu hakkında her sene AKPM’ye bilgi vermelidir.
Komisyon belgelerinin gizliliği ilgili ülkelerin yetkililerinin 3 aya kadar cevaplarını Komisyona iletmesinden ve ilgili belgelerin Komisyonca tartışılmasından sonra kalkar.
Denetim Komisyonu Avrupa Konseyi’nin ilgili ülkelerin yükümlülüklerini ve taahhütlerini izleyen birimleriyle irtibat kurabilir.
AKPM Genel Kurulunun 21-25 Haziran 2004 tarihlerinde yapılan Yaz Oturumunda yapılan oylama sonucunda raporda yer alan tavsiye karar tasarısı kabul edilmiş böylece Türkiye'ye uygulanan denetim süreci sona ermiş ve denetim sonrası diyalog süreci başlatılmıştır.
c) Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi Çerçevesinde Denetim
Kongre'nin 2-4 Temmuz 1996 tarihlerinde yapılan Genel Kurul çalışmaları sırasında kabul edilen bir kararla, üye ülkelerde yerel ve bölgesel demokrasinin işleyişinin denetime tabi tutulması uygulaması başlatılmış bulunmaktadır.alt sekmesinde yer almaktadır).

Ziyaret -> Toplam : 125,29 M - Bugn : 49353

ulkucudunya@ulkucudunya.com