MHP’nin merkez olma çabası
Şükrü KÜÇÜKŞAHİN 01 Ocak 1970
DEVLET Bahçeli, MHP kongresinde partisi için merkez tanımını kullandı. Bu anlayış ve ’tek başına iktidar’ sloganıyla yapılan kongre, geçen haftaki AKP kongresi ile kıyaslandığında daha heyecanlı, daha katılımcıydı. İçi kadar dışı da dolu olan Atatürk Spor Salonu’na girene dek üç polis araması, üç de MHP görevlisi denetiminden geçildi.
Tamamı takım elbiseli MHP’li görevliler, işlerini çok ciddi yaptılar; bulvar tipi gördükleri bazı gazetelerin bile içeri girişini engellediler.
Delegelerin tamamı ve izleyicinin büyük bölümü kongreye koyu renkli takım elbise ile gelince salonda ağır bir siyah egemenliği oluştu.
Bunu bozan yine, delegeler arasında hemen hemen hiç görünmeseler de tribünlerde erkek partililer ile yan yana oturan kadınlar oldu.
BAHÇELİ’NİN TEMEL DEĞER VURGUSU
MHP’nin yeni Meclis’in en önemli aktörü olacağına inanmış bir kitle karşısına çıkan Bahçeli de ’en azından iktidar ortağıyız’ tablosu çizdi.
Siyasi misyonu, sola karşı duruş olan bir partinin liderinin, sola ve sol partilere yönelik tek bir eleştiri yapmaması, belki ileriye dönük bir hesabı veya Türkiye’nin geldiği noktayı gösterebilir; ama yine de ilginçti.
Buna karşın aynı Bahçeli, Cumhuriyetin temel değerleri, özellikle üniter-laik yapı konusuna birkaç defa değinip AKP’yi, bu değerleri sinsice yok etmeye çalışmakla suçlarken çok sertti.
Bahçeli, 1923’te çizilen bu mükemmel vizyonu, çok bedbahtların yıkmak istediğini; ama onların her seferinde gereken karşılığı aldıklarını anlattıktan sonra, "Bugün durum daha vahim. Uluslararası destekle temel değerleri tehdit ediyorlar" dedi.
Temel değerlerin sinsi planlarla hedef haline getirildiğini, başrolü de iktidarın aldığını söyleyen Bahçeli’nin Cumhuriyetin temel değerleri noktasında AKP’ye yönelik ilk kez bu sertlikte eleştiri yaptığını söylemeli.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın da dillendirdiği, "Devlet kuşatıldı" ibaresini de birkaç kez kullanan Bahçeli’nin hedefi yine AKP’ydi. Bahçeli, bir diğer sağ parti DYP’yi de isim vermeden, Mehmet Ağar’ın, "Dağda silah yerine ovada siyaset" açılımı üzerinden vurdu.
Başbakan Erdoğan’ı, "İmralı’daki cani ile aynı frekansta" diye eleştiren Bahçeli, Ağar’a, "PKK’ya ait bazı siyasi senaryolara muhalefet partilerin de katılması bühtandır. Onları Kandil’den Ankara ovasına getirmeye çalışanlara millet cevabını verecek" sözleriyle seslendi.
KUCAKLAYAN SİYASET
Bahçeli, konuşmasında geniş yer ayırdığı AB konusunda da, önemli reformlara imza atan bir önceki koalisyon ortaklığını unutturacak keskinlikteydi.
Türkiye’yi bölmeyi, parçalamayı hedeflediği inancıyla AB ile yolları ayırmak gerektiğini ilk kez bu netlikte dillendirdi.
Bu konudaki gerekçelerinin bazıları çoğu kişi tarafından kabul edilebilir bulunsa da Bahçeli’nin keskin AB karşıtlığı merkezde umduğu yankıyı bulur mu tahmin edilemez. Öyle ya da böyle, salonda yanında oturan yönetici arkadaşları arasında merkez sağ kadrolarda uzun yıllar bulunmuş isimlerin ağırlığına baktığımızda da, her yurtseveri MHP’ye davet ettiğini söylerken de Bahçeli merkeze göz diktiğini ortaya koydu.
Ancak, buna rağmen kongrenin "Sayın Genel Başkanım 8’inci Olağan Kongre gündeminin başlatılmasını emir ve görüşlerinize arz ederim" şeklindeki sivil olmayan bir anonsla açılması Bahçeli’nin hedefini zorlar nitelikteydi.