« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

23 Oca

2007

Asıl hedef Türkiye mi?

AYDIN MENDERES 01 Ocak 1970

 MENFUR ve melunane bir cinayete kurban giden Hrant Dink’in toprağı bol olsun. Ailesine ve bütün Ermeni kardeşlerimize başsağlığı diliyorum. Onu her zaman hayırla, dostlukla ve sevgiyle hatırlayacağız.

Başlıktaki soruyu sormamızın zamanı gelmiştir. Amerika Irak’ı bölecek mi, İran’a saldıracak mı, Suriye’yi ortadan mı kaldıracak diye merak ediyoruz. Bu sorulara bağlı olarak zaman zaman içinde bulunduğumuz rehavetten uzaklaşsak da bu bir süreklilik kazanmıyor. Sanal bir rehavet içindeyiz; tek tehdit algılamamız civarımızda olup bitenlerin bize sıçrayıp sıçramamasından ibaret kalıyor. Peki ya durum bunun tamamen tersineyse, ya asıl hedef Türkiye ise, ya İran, Suriye hatta Irak bile Amerika’nın Ortadoğuyla ilgili niyetlerinin ve sürdüreceği operasyonların sadece kod adı durumunda iseler? Bu soruları sormalı, gerçeklerle yüzleşmeliyiz. Amerika stratejik ortak veya müttefik, AB üyeliği en büyük emelimiz söylemlerinin artık hiçbir anlamı kalmamıştır.

Cinayetin hedefi Türkiye’dir

19 Ocak Cuma günkü gazetelere bir bakınız. Ben baktığım vakit iki haberle irkildim. Birincisi Rambo’nun yeni filminin sözde Ermeni soykırımıyla ilgili olacağına dair haberdi. Bu haber, bu filmin Mell Gibson’ın İsa’nın Çilesi filminden daha fazla ses getireceği şeklinde veriliyordu. İkinci haber ise AİHM’nin PKK’ya müracat için yeşil ışık yaktığı ile ilgiliydi. Kara bulutların Türkiye üzerinde toplandığı görülüyordu. Fırtına hemen patladı. Öğle üzeri Hrant Dink’in öldürüldüğünü öğrendik.

Zaten uzun zamandır gerek Amerika ve gerekse AB hem birlikte hem de birbirlerini kışkırtırcasına sözde Ermeni soykırımı konusunu gündemde tutuyorlar ve tırmandırıyorlardı. Bu tırmanış çoktan bu konuyu Türkiye için bir koz olarak elde bulundurmak boyutunu aşmıştı. Tam bu sırada bu cinayet işlendi. Kimin yaptığını bilmiyoruz. Öğrenebilme ihtimalimiz çok düşüktür. Buna mukabil bu cinayetin sonuçları kendisini daha ilk anda ortaya koymaya başladı. Tereddüte mahal yoktur. Batı sözde Ermeni soykırımı iddiasını Türkiye aleyhine somut ve ciddi sonuçlar doğuracak bir şekilde kullanmak üzere son hazırlıklarını yapmaktadır.

Akıl almaz ihmal

Bu menfur cinayetin yine gayet vahim olan diğer bir yönü ise Türkiye’de yeniden faili meçhul cinayetler döneminin başladığını göstermesidir. Yeni bir uğursuzluk Türkiye’nin üzerindedir. Faili meçhul cinayetler, suikastler ve terör Türkiye’nin en zayıf yeridir. Bu tür olaylar Batı’nın Türkiye ile ilgili kötü emelleri için birer araç olmakla kalmaz, bizi kendi içimizde de ayrıştırır, tarafları birbiriyle uğraşır hale getirir. Böylece birlik ve bütünlüğe en fazla muhtaç olduğumuz anda onu da elimizden alır.

Müteveffanın bir koruma talebinde bulunup bulunmamasının bir önemi yoktur. Türkiye’nin birlik, bütünlük ve istikrarına kastedecek olanların listesindeki ilk ismin Hrant Dink olacağı herhalde çok önceden ve herkesçe belli idi. Nasıl olmuştur da Türkiye’nin bir taraftan Emniyeti diğer taraftan MİT’i onu koruyamamışlardır. Bunun kolay birşey olmadığını hepimiz biliyoruz. En güçlü tedbirlere rağmen netice değişmeyebilir. Ama bir gayret gösterilir. Bu yolda herhangi bir girişim ve tedbiri görememek sanıyorum ki, bütün toplumu şaşkınlık içerisinde bırakmıştır. Bu Hükümet bu işin neresinde diye sormuyorum. Bu gibi olaylarda diğer hükümetler nerede idiyseler o da oradadır. Yine de hükümetin mümkün olduğu kadar kontrolü elinde tutabilmesini temenni etmek gerekmektedir.

Amerika ve AB

AB’nİn Türkiye’nin üyeliği için istediklerinin birçoğunun üyelik müzakereleri olmazsa bu sefer başka şekillerde Türkiye’ye dayatılmak isteneceğini hep yazdım. Aman Kıbrıs’a sahip çıkalım devamı gelecektir dedim. Amerika’nın Ortadoğu’daki eylemleriyle Türkiye’nin çıkarları arasında doldurulmaz bir uçurumun oluştuğunu söyledim. Bu menfur cinayet ve ondan doğacak sonuçlar bizi bir kere daha bu gerçeklerle yüz yüze getirmiştir. Biz istesek de istemesek de Batıyla uzun ve meşakkatli bir hesaplaşma dönemi kaçınılmaz gözükmektedir.



ERDOĞAN Hrant Dink cinayeti için ‘Türkiye’yi içine hapsetmek isteyenler var. Biz asla bu tuzağa düşmeyeceğiz’ dedi.

Ziyaret -> Toplam : 125,30 M - Bugn : 64148

ulkucudunya@ulkucudunya.com