Derin devlet mi derin çekişme mi?
Şükrü KÜÇÜKŞAHİN 01 Ocak 1970
HRANT Dink’in 19 Ocak’ta öldürülmesiyle birlikte Türkiye, cinayetin cumhurbaşkanlığı seçimini etkilemek amacıyla derin devlet tarafından işlendiğini savunan komplo teorilerinin de ileri sürüldüğü bir haber kirliliğine sokuldu.
Bu iddiaları unutmadan olayların kronolojik gelişimini anımsayalım.
Cinayeti işleyenler derinlerde aranırken 20 Ocak’ta, baba Ahmet Samast’ın ihbar ettiği oğlu Ogün, Samsun’da yakalandı.
Ogün’ün yakalanmasıyla Alperen Ocakları ile bağlantılı oldukları öne sürülen yardımcıları aynı gün, gün yüzüne çıktı.
Azmettiren de Trabzon’daki McDonald’s’ı bombalayan Yasin Hayal’di.
GÖREVDEN OLANLAR VE KALANLAR
İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah cinayetin milliyetçi saiklerle işlendiğini açıklarken, Vali Muammer Güler düzeltme yoluna gitti.
Dink’in cenazesi 23 Ocak’ta kaldırılırken zanlılardan Erhan Tuncel’in BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu’nun arkasında durduğu bir fotoğraf yayınlandı.
Cinayetle ilgili ihmalleri gerekçe gösterilerek Trabzon Valisi Hüseyin Yavuzdemir ile Emniyet Müdürü Reşat Altay 25 Ocak’ta görevden alındı.
Ogün Samast’ın ünlü fotoğrafının Samsun Emniyeti’nde çekildiğini Emniyet Genel Müdürlüğü Sözcüsü İsmail Çalışkan söyledi.
Başbakan Erdoğan’ın derin devletin varlığını açıkladığı 27 Ocak akşamı, aynı saatlerde TSK’dan atılan eski uzman çavuş Nihat Acar, Dink’in cenazesinde atılan "Hepimiz Ermeni’yiz" sloganını protesto etmek için Gelibolu-Lapseki seferini yapan arabalı vapuru kaçırma eyleminde bulundu.
Aynı gün Erhan Tuncel’in Rahip Santoro cinayetinden sonra, halen Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı olan Trabzon Emniyet Müdürü Ramazan Akyürek döneminde muhbirlik yapmaya başladığı ortaya çıktı.
Müfettiş raporları gelmeden Trabzon Valisi ile Emniyet Müdürü’nü görevden alan İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, ortaya çıkan açık ihmallere rağmen, "Müfettiş raporu olmadan kimseyi görevden almam" dedi.
EMNİYET YIPRATILIYOR
28 Ocak’ta Erdoğan, vapur eylemini eski bir askerin yaptığını anımsattı.
El Kaide’ye yönelik altı ildeki operasyon tarihi de 29 Ocak.
30 Ocak’ta Dink cinayet ihbarının Trabzon Emniyeti’nce, İstanbul Emniyet Müdürlüğü ile Ankara’da İstihbarat Daire Başkanlığı’na 17 kez yapıldığı belirlendi.
TGRT’nin 1 Şubat’ta Ogün Samast’ın Türk bayraklı fotoğrafının Jandarma’da çekildiği iddiası ortalığa bomba gibi düştü.
Ertesi gün gerçek ortaya çıktı ve Jandarma sert bir açıklama yaptı; ama hükümet yanlısı medyada jandarma bağlantısını ima eden iddialar sürdü.
Aynı gün El Kaide üyelerinin Erdoğan’a suikast planladıkları açıklandı.
Cinayet yerindeki Yasin Hayal fotoğrafı ise son kirlilik oldu.
Peki, bu tablodan derin devlet mi, Emniyet içindeki çekişme mi çıkar?
Varsa derin devlet ortaya çıkarılsın; ama bu cinayet soruşturmasının emniyeti giderek daha fazla yıprattığı açık.
Öncelikle bu sürece dur demek gerekir; bunun yolu da müfettişlere daha bağımsız araştırma olanağı sağlayacak, yeni görevden almalardan geçer.
Yoksa bu cemaat bağlantılı kavga, daha çok kirlilik yaratır.