« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

22 Ağu

2010

Kötü bir rüya / Güngör Mengi

01 Ocak 1970

Bölücü terörle mücadele siyaseti herhalde bundan daha kötü yönetilemezdi!



“Kürt Açılımı” diye başlayan sürecin birinci yıldönümünde terör örgütünün lideri hayalini kurduğu “demokratik özerklik” hedefinin esaslarını açıklayacak noktaya geldi. Artık lâfı çevirmiyor.



Politik inisiyatifi yakaladığının farkında.



Öbür yanda 7-8 yıl önce teröre karşı dünyanın en büyük başarısını kazandığı için göklere çıkarılan TSK kendi askerinin ölümüne seyirci kalmakla suçlanırken siyasi iktidar, “bebek katilini ne karşılığında ateşkese razı ettin?” diye soran muhalefete cevap veremiyor.



Örgütü destekleyen Fırat Haber Ajansı dün Öcalan’ın haftalık olağan görüşmesini yaptığını yazıyor ve çok yorulduğunu belirterek onu yüceltiyordu:



“Herkes benden birşeyler bekliyor. Her şey omuzlarıma yıkılmış. Devlet zorlanıyor KCK zorlanıyor. Herşey yine bana yüklendi. Beklentiler var..”



Özerklikten çok fazla



PKK’nın ilân ettiği tek taraflı ateşkesin maliyeti hakkında kötümser duygular uyandıran sözler bunlar.



Öcalan’ın demokratik özerklik ile ilgili “uçuk” hayalleri, kafalarda şöyle bir soru uyandırıyor:



“Ateşkesi sağlayan görüşmeler sırasında kendisine acaba aşırı beklentiler uyandıran sözler mi verildi?”



Bu şüphenin temeli vardır. Başbakan Erdoğan’ın referandumu ne pahasına olursa olsun kazanma ihtirası ona çok yanlış yaptırdı, bunu da yaptırabilir!



Öcalan dün demokratik özerklik bağlamında sık sık “demokratik ulus” deyimini kullandı.



Özerkliğin unsurlarını sayarken ortaya koyduğu tabloda ayrı meclis, ayrı hükümet, ayrı bir ekonomi, ana dilde eğitim, tarih ve sanatı kapsayan kültürel boyut, güvenlikle ilgili öz savunma, hatta komşu ülkelerle ilişkiler oluşturan ayrı bir diplomasi boyutu öngörüyor.



Kaç kişi teröre rehin?



Acaba Kürt sorununun sadece bir “hak ve özgürlükler sorunu” olduğunu savunanlar bu kez uyanacaklar mı?



Her şey ortada. Mesele egemenlik ve toprak meselesidir ve Öcalan’ın tehditler desteğinde dayattığı “özerklik” bağımsız bir Kürt devletine açılacak son kapıdır!



PKK’ya silâh bıraktıracak şartları hazırlamak elbet önemli. Ama bu hedefi gözeten adımlar, şehitlerin kutsal fedakârlıklarını inkâr edecek bir aşırılığa asla dayanmamalıdır.



Aranması gereken bir önemli gerçek daha var: Güneydoğu’da yaşayan vatandaşların ne kadarı bölücü hayallerin peşinden gidiyor, ne kadarı PKK’nın rehini oldukları için korkudan itiraz edemiyor?



Bunu ölçen oldu mu?



İktidar teröre çözüm ararken, Türkiye Cumhuriyeti’nin vatandaşı olarak yaşamak isteyen Kürt kökenli yığınların devletin namus borcu altında olduğunu hiç unutmamalıdır.



Bertaraf olma tehlikesi asıl referanduma oy devşirmeye çalışırken terör örgütünü aşırı beklentiler içine sokmaktır.



Habur hezimetine benzer bir ikinci rezalet asla yaşanmasın!

Ziyaret -> Toplam : 125,24 M - Bugn : 120906

ulkucudunya@ulkucudunya.com