Hariciye Nazırı Prens Said Halim Paşa’ya
01 Ocak 1970
Sefâret-i Kübrâ-i Saltanat-ı Seniyye-i Osmâniyye Paris Numara:11154/451
Mösyö Victor Berar ile Bogos Nubar Paşa tarafından verilen konferansta Bogos Paşa
tarafından yapılan konuşmanın kopyasıyla yine Ermeni meselesi hakkında kendisi tarafından
yayınlanıp bazı yabancı büyükelçiliklerle diğer kişilere gönderilen üç muhtıra, içeriğinin
öneminden dolayı ekte gönderilmiştir. Bu konuda gereği müsaadelerinize bırakılmıştır.
27 Haziran 1913
Paris Büyükelçisi
Rifat
Sefâret-i Kübrâ-i Saltanat-ı Seniyye-i Osmâniye
Paris
Numara: 1148/396
Hariciye Nazırı Prens Said Halim Paşa’ya
Devletlü efendim hazretleri
3 Haziran 1913 akşamı ünlü yazarlardan Mösyö Victor Berar ile Bogos Nubar Paşa
tarafından Ermeni meselesi hakkında bir konferans verilmiş ve önemli konuşmalar
yapılmıştır. Konuyu şöyle özetleyebilirim: Ermenilerin yaşadıkları vilayetlerde esaslı
ıslahatlar yapılmasının en önemli savunucularından olan Mösyö Victor Berar yaptığı
konuşmada Ermenilerin üstünlüklerinden, faaliyetlerinden, eskiden beri uygarlık ve ilerleme
unsuru oluşturduklarından, doğu ticaretinin çok eski zamanlardan beri kısmen bu toplumun
elinde olduğundan söz ettikten sonra Bağdat demiryolu hattına değinmiştir. Alman
gazetelerinin şu sıralar Ermenilerin haklarını şiddetle savunmalarının çok anlamlı olduğunu,
zira demiryolu hattı Türklerin yaşadığı vilayetlerden geçtiği sürece sadece Türklere ve eski
hakana hoş görünmek isteyen Almanların şimdi Adana vilayetinden itibaren Ermenilere
muhtaç bulunduğunu uzun uzun anlatılmıştır. Şimdiki durum devam ettiği takdirde
Almanların Mersin’e Rusların Trabzon’a İngilizlerin Kuveyt’e pek kolay bulunur bir bahane
ile asker çıkararak Irak ve doğu vilayetlerini istila edeceklerini bildirerek Potsdam kararlarının
gizli maddesinin Osmanlı’nın doğu vilayetlerinin Rusya ile Almanya arasında bölüşülmesine
ilişkin olduğunu söylemiştir. Geçenlerde Draç’a Avusturya, Avlonya’ya İtalya askerinin
çıkması kararlaştırıldığı sırada Ermeniler katliam edilecekmiş bahanesiyle Almanya
donanmasının hemen Mersin’e gitmesinin anlamlı olduğunu, ancak Arnavutluk’un İtalya ve
Avusturya tarafından işgalinin gecikmesi üzerine Mersin’e Alman askerinin çıkmasının da
ertelendiğini öne sürmüştür.
Irak ve Doğu Anadolu’nun Rusya, İngiltere ve Almanya devletleri tarafından
bölüşülmesine Fransa Hükümeti hoşgörüyle bakamayacağından, böyle bir durumun
gerçekleşmesinde Suriye’nin de Fransa’ya bırakılmasının doğal olduğunu ve esasen Kuzey
Afrika ve en çok Fas meselesiyle meşgul olan ve bu son ülkede şimdi yetmiş bin kişilik bir
ordu bulundurmaya mecbur olan Fransa’nın Suriye’yi de işgale kalkışmasının kendisini
zayıflatacağını, 1870’deki Meksika harbinin mağlubiyetini hazırladığı gibi Suriye’nin
işgalinin de bu yolda bir felaket ortaya çıkaracağını bu yüzden bundan son derece sakınılması
gerektiğini ifade eden Mösyö Victor Berar böyle bir hal karşısında bulunmamak için adı
geçen üç devletin Irak ve Anadolu’yu ele geçirmelerine engel olunmasının zorunlu olduğunu
ve bunun da Avrupa’nın kontrolü altında doğu vilayetlerinde esaslı ıslahatlar yapılmasına
bağlı bulunduğunu söylemiştir.
Bu ıslahatın ise dörde ayrıldığını, öncelikle jandarmanın, ikinci olarak yargı
sistemlerinin, üçüncü olarak bayındırlık işlerinin, dördüncü olarak da genel surette
vilayetlerin idaresinin yeniden ıslah ve düzene konulmasının lazım geleceğini söyleyerek
Türklerin kendi kendilerine lazım gelen ıslahatı yapmaktan tamamen aciz olduklarını,
Osmanlı Afrikası ile Osmanlı Avrupasını az zaman zarfında kaybettikleri gibi sözü edilen
ıslahat Avrupa’nın kontrolü altında yapılmayacak olursa Osmanlı Asyasını da yakın zamanda
ellerinden çıkaracaklarının ortada olduğunu öne sürmüştür.
Bogos Nubar Paşa da bu yolda konuşarak Ermenilerin maksadının Osmanlı kalmak
olduğunu, istiklal ve muhtariyet gibi gerçekleşmesi mümkün olmayan hayaller ile meşgul
olmadıklarını ve Mösyö Victor Berar’ın kendilerine tavsiye etmiş olduğu yukardaki dört
ıslahat dışında hiçbir emellerinin olmadığını ve bu ıslahatın Avrupa gözetimi altında ya-
pılmasının hem genel barışın muhafazası ve hem de Osmanlı Devleti’nin ve Ermenilerin asıl
ve gerçek çıkarlarının temini noktasından önemli ve gerekli bulunduğunu söylemiştir
Bu konferansı böylelikle özetledikten sonra bu konudaki kendi fikrimi bu vesile ile de
bir kez daha şöyle belirtirim; bugün Avrupa siyasi çevrelerinde geçerli olan düşüncelere göre
adı geçen bölgede yabancıların kontrolünü engellemek için istenen ve gerek görülen
yukardaki ıslahatı, icab eden bütün yabancı memurlar derhal görevlendirilerek ve peşi
bırakılmadan büyük oranda uygulamaya yönelmek lazımdır. Bu konuda çabuk davranıldığı
takdirde Avrupa’nın kontrolüne belki engel olmak mümkün olabilecektir. Arzolunur.
7 Haziran 1913 Paris Büyükelçisi Rifat
BOA. HR SYS. 2817-1/110, 118