Erdoğan’ın 28 Şubat itirafı
Mehmet Kamış 01 Ocak 1970
Türkiye, darbe dönemlerinde bu tür beyanatlara alışıktır. 28 Şubat’ın kudretli paşası Güven Erkaya ‘İrtica PKK’dan daha tehlikeli’ demişti.
Aradan yıllar geçmesine rağmen Kolombiya yolunda ‘uçağına aldığı’ gazetecilere konuşan Recep T. Erdoğan’ın, Hizmet Hareketi’nin, PKK’dan daha tehlikeli olduğunu söylemesi bir hayli ilginç. Erdoğan, 28 Şubatçılarla söylem birliği içine girerek bugünün de o günler gibi kanunların fiilen askıya alındığı olağanüstü dönemleri yaşadığını itiraf ediyor.
Muktedirler, ülkeyi olağanüstü şartlara taşıyıp kendisinden başka herkesi suç örgütlerinden bile daha tehlikeli sayıyor. Bu tavrı, çok suç işleyenlerin suç işlemeyenlerden kurtulma çabası olarak görebiliriz. Oramiral Güven Erkaya ile benzeşme, Erdoğan’ın 2004 yılında MGK’da askere verdiği sözle de kendini belli etmişti.
Hatırlayacaksınız, 28 Şubat’ın bütün hukuksuzlukları devletin ali güvenliği, milli çıkarlar, kamu düzeni gibi kelimelerle açıklanırdı. Dindarlar dış güçlerin maşası olmakla itham edilirdi. Her şeyin merkezi, milli güvenlik de milli güvenlikti. Her mikrofonu bulan ağız dolusu devlet lafı ederdi. ‘‘Devlet böyle istemişse size düşen buna boyun eğmektir. Siz kimsiniz ki, devlete itaat etmiyorsunuz.’’ gibi cümleleri daha dün gibi hatırlıyorsunuz değil mi? 28 Şubat’tan hemen sonra başlatılan 17 Haziran sürecinde de sabahtan akşama hep bu cümleleri dinlerdik. Muktedirlere göre bu irtica o kadar tehlikeliydi ki her gün onlarca askerimizi şehit eden PKK’ya tahammül edilir, bunlara edilmezdi.
Aradan yıllar geçti, bugün iktidarda olan Recep T. Erdoğan ve destekçileri; 28 Şubatçıların dilini, Hizmet’e karşı kullanıyor. Önceki akşam Kanal 7 ve Ülke TV’nin ‘muz orta’ sorularını cevaplayan Başbakan Ahmet Davutoğlu, Fethullah Gülen Hocaefendi’nin NYT’da çıkan yazısıyla ilgili çirkin sözler söylerken, “Bize de 28 Şubat’ta o kadar baskı yapıldı, itildik-kakıldık ama biz gidip Türkiye’yi şikâyet etmedik.” ifadesini kullandı. Davutoğlu böyle diyerek, bugün Hizmet’e karşı yapılanların 28 Şubat’ta dindarlara yapılanlarla aynı olduğunu itiraf etmiş oldu. Bankaların hortumlandığı, kriminal işlerin çoğaldığı 28 Şubat sürecinde, devlet hukuk dışına çıkmak istediğinde irtica bağırtıları artar, saman altından sular yürütülürdü. Şimdi bütün hortumlamaların ve hukuk dışına çıkmaların anahtar kelimesi ‘paralel’ lafları oldu. Memleketinde, şehrinde yediden yetmişe herkesin ‘şerefi eksik, hırsız’ diye bildiği isimler, bugün bakıyoruz Hizmet’e en ağır kelimelerle saldırıyor.
Peki niye böyle yapıyorlar? Karıncayı incitmemiş, hiçbir zaman şiddete başvurmamış, hiçbir mağduriyeti kaba kuvvet ile çözmeye çalışmamış, insanlığa iyilik yapmak için var olmuş bir hareket hakkında bugün nasıl oluyor da ‘PKK’dan bile daha tehlikeli’ denilebiliyor?
Tamam anlıyorum; PKK sizin kankanız, stratejik ortağınız, yoldaşınız. Peki Hizmet’e bu 28 Şubat diliyle, hatta çok daha ağır bir dille saldırmanızın sebebi nedir? Benim aklıma ilk gelen, bunlarla ruh benzerliğiniz ve bu benzerliği bugün saklamaya ihtiyaç duymayışınızdır. İkincisi ise 28 Şubatçılardan çok daha fazla kriminale bulaşmış olmanızdır. Hem devlet hem de toplum içinde birilerinin, yaptıklarınıza itiraz etmesinden duyduğunuz öfke size bunları söyletiyor. Boyunuza kadar yolsuzluğa bulaştığınız bir yerde, suçladığınız insanların devletin malını yetim malı bilmesi, onun hak edilmemiş bir kuruşuna tenezzül etmemesidir sizi öfkelendiren...
Bir kere daha itiraf ettiğiniz gibi diliniz ve uygulamalarınız 28 Şubat’ın aynısı. Ama fark etmelisiniz ki, onlardan geriye arkasından hayırla anılan hiç kimse kalmadı.