« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

05 Mar

2008

Diyarbakır’da düşman devleti kuruldu da haberimiz mi yok!?

BEHİÇ KILIÇ 05 Mart 2008

DTP, Güneydoğu Anadolu bölgesini Türkiye’ye karşı bir düşman güç adına eline geçirmiş izlenimi verecek gösteriler organize ediyor!.. Bölge halkını ısrarla Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne karşı bir savaşa ayaklandırıyor!..

Cizre, Batman, Diyarbakır, Van devam edip gidiyor!..

İstediğin kadar bu kışta kıyamette, sınırları geçip dağ başındaki çakal sürüsünün tepesine bin, “içerideki” saldırganların gemlerini çekemedikçe bu cinnetin sonu uzadıkça uzayacaktır... Diyarbakır’dan bayrak sallayanlara karşı kafanı kuma gömersen, Kandil’i dümdüz etsen ne olur!!?

Gördüklerime inanamıyorum, burası neresi?!.

Eşkıya sürüsü Diyarbakır’a el koymuş, Türk Devleti’ni sanki buradan kovmuş gibi zafer şenlikleri düzenliyor... DTP’li denilen, Türk devletinden maaşlı zevatla birlikte yedi ceddimize tere tepe dümdüz gidiyor aldıran yok!..

Bir kelime abartmıyorum...

Türk Silahlı Kuvvetleri, şehitler vere vere kamplarının peşinde koştuğu PKK militanları, aynı saatlerde güpe gündüz Diyarbakır meydanında, asker nizamında geçit töreni yapıp sloganlarla taraftarlarını selamlıyor!.. Aynen böyle, Suratları “puşi” ile sarılı PKK militanları geçit töreni yapıyorlar, asker nizamı ile yürüyorlar... Bu yürüyüşe tempo tuttukları slogana bakınız..

“HPG cephede, Büyükanıt nerede”

Büyükanıt’ın çocukları sizin gibi çakalların dibine kibrit suyu döküyor da...

Asıl “Sizi orada başıboş bırakanlar nerede” diye sormak lazımdır..

Yoksa öyle uluorta bağırabilir miydiniz;

“Yaşamak için savaşır, barış için ölürüz”, “Kandil’e uzanan eller kırılsın”, “Bijî Serok Apo”, “PKK halktır halk burada”, “Vur gerilla vur Kürdistan’ı kur” diye!?..

Diyarbakır’ın “halleri” sadece PKK militanları ile kısıtlı değildi tabii... DTP’lileri anmadan olur mu?!.Hele Osman Baydemir’i... Bay Baydemir’in Türk devletini tehditleri!..

Sergilenen “isyan” manzaraları ona göre sadece “prova”dır zira demektedir ki: “Erdoğan ve Büyükanıt şunu görsün ki; bu sadece bir açıklama. Kürt halkının tepkisini daha görmediler.”

Vay be!..

Vatan toprağında tepinen utanmazların cüretlerinin vardığı boyuta bakın... Daha çok kısa bir süre önce, bu kentin masum insanlarını bombaladılar, gencecik canları aldılar... Bu vampirler öyle rahatlar ki, işgallerinden o kadar eminler ki, şehrin sokaklarında gövde gösterisi yaparak Ankara’ya meydan okuyabiliyorlar... Leyla Zana soslu, bir gösteri düzenlediler... Unutmadılar, bir soytarıyı da eline Kutsal Kitabımız Kuran-ı Kerim’i verip kan gösterisinin önüne koydular... Utanmaz çete, bir süre önce Cizre’de polis panzerinin altına ittiği 15 yaşındaki çocuğun da istismarını buraya taşıdı... Kendi cinayetinden nemalanmaya çalıştı... Dahası, PKK çetesi ve DTP’li belediyeler,”özel yollarla” ilköğretim ve liselerden çocukları toplayarak, profesyonel gösterici kadınlarının yanında gene gösterinin ön saflarına sürdü...

Dedik ya, sanki Diyarbakır Türkiye’nin düşmanı bir gücün tam kontrolüne geçmişti ve şehir meydanlarını tutanlar, buraya topladıkları ahaliyi, Türk Devleti’nin,Türk ordusunun üzerine sürmek üzere ayaklanma çağrıları yapıyordu!.. DTP’li Selahattin Demirtaş’ın sözleri..”Yanlış hesap Amed surlarından geri döndü. Bu halk, bu operasyonu durduracak.”

Ardından Leyla Zana... “Sizin umutlarınızı karartmak istiyorlar. Ya ölüm ya da onur, ya ölüm ya da özgürlük diyoruz... Özgür olmayana kadar yaşamı kendimize harama edeceğiz. Sizi bilmem ama ben özgürleşmeyene kadar yaşamı kendime haram ediyorum” diyerek savaş çığlıkları atıyor, sivillerin kapışmasına zemin hazırlamakla görevli bir “seçilmiş” tavrı sergiliyordu!..

İşte bu konuşmalarla azdırılan, profesyonel göstericiler, önlerinde PKK çetesinin tören kıtası ile birlikte Diyarbakır sokaklarında yürüyüşe başlıyor, yapacağını yapıyor!.. Çeteye rakip görülen mağaza, dernek ve siyasi partiler taşlanıyor... Polise saldırılıyor, Apo posterleri açılıyor, ateşler yakılıyor... Polisin müdahalesine zemin hazırlanıyor, arbedenin çete emrindeki kameralarla tespit ettirilmesi sağlanıyordu... Bu görüntüler, propaganda için yabancı basına servis edilmek için kullanılıyordu...

Eşkıya, bindirilmiş kıtaları ile Güneydoğu’da belirlediği merkezlerde istediği saldırıyı gerçekleştire gerçekleştire, halkı tahakküm altına alma projesini yürütüyor, engellenemiyordu!..

Mehmetçik önüne sürdüğü eşkıyayı Kandil’den aşağı süpürürken,Türkiye’nin sırtında sırtında Brütüs, hançeri ile aportta bekliyor!..

Onun sırtında ise “dokunulmazlık” zırhı, devletin verdiği TBMM güvencesi var, bir garip durum yani!..

Ziyaret -> Toplam : 125,25 M - Bugn : 7781

ulkucudunya@ulkucudunya.com