« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

03 Ağu

2015

İki buçuk savaş hali!

Mehmet Çetingüleç 01 Ocak 1970

Türkiye'nin eski Washington Büyükelçisi Şükrü Elekdağ, 1994 yılında “İki buçuk savaş stratejisini” ortaya atmış, bu doktrin harp okullarında da okutulmuştu.

Amaç fikir jimnastiği yoluyla her ihtimale karşı hazırlıklı olmaktı.

Diyordu ki:

“Türkiye'nin yaşamsal hakları ve toprakları üzerinde hak iddia eden Yunanistan ve Suriye, ülkemize karşı çıkar birliği içindedir. Türkiye'yi çökertmek amacıyla PKK'ya her türlü yardımı yapmaktadır. Türkiye, bu ülkelere karşı savunma planlamasını, aynı anda iki ayrı cephede çatışmaya zorlanacağı varsayımı üzerine dayandırmalıdır.”

Yunanistan, en zor durumda bile Türkiye'ye ait 16 adayı işgale devam ediyor. Ama savaş ihtimali yok. Çünkü hem Türkiye görmezden geliyor hem de Yunan ekonomisi; uçaklarını, tanklarını, toplarını satışa çıkaracak kadar zor durumda.

Türk işadamları Yunanistan'a yatırım yapmaya hazırlanıyor.

Belki işgal edilmiş adaları satın alarak sorunu çözebiliriz!

Ama Yunanistan dahil olmasa da “2,5 savaş” senaryosunun “sayısal” olarak uygulamaya girdiği söylenebilir.

Çünkü şu anda bu senaryo siyaseten kullanışlı görünüyor.

Tesadüf mü bilinmez, erken seçim ihtimali belirdiği andan itibaren çeşitli çevreler tarafından dile getirilen “savaş bile çıkabilir” iddialarını doğrulayan gelişmeler oldu.

Senaryonun aktörlerinden Suriye ve PKK aynı. Yunanistan'ın yerini IŞİD almış durumda.

Her ne kadar terör örgütü gibi görünse de IŞİD'in “devlet” olarak tartışılması gerektiğine ilişkin dış haberleri okumuşsunuzdur. Zaten adının açılımı da “Irak-Şam İslam Devleti”. Dolayısıyla Türkiye 1 devlet, 1 sözde devlet ve 1 terör örgütüyle fiilen savaşıyor.

Yani 3 cephede savaş hali.

Bakın günlerdir IŞİD'i ve PKK'yı bombalamak için sınır ötesine uçuşlar yapılıyor, cehennem topları ile saldırılara yanıt veriliyor.

Son olarak Suriye yönetiminin kontrolündeki Lazkiye'den Yayladağı'ndaki askeri karakola ateş açıldı. Türkiye, anında karşılık verdi. Böylece Esad yönetiminin askerleri ile karadan da çatışma gerçekleşmiş oldu. Biliyorsunuz daha önce onlar bizim uçağımızı, biz de onların helikopterini vurmuştuk.

Peki 2,5 savaş hali ne zamana kadar sürer?

Eğer AK Parti ile CHP, geniş tabanlı bir koalisyona giderse…

AK Parti'nin kendi başına değiştiremediği Suriye, Irak, Mısır, İsrail politikaları, CHP aracılığıyla yumuşatılabilirse…

Savaş iştahı zayıflayabilir. Çözüm süreci yeniden aktive edilebilir.

Doğal olarak ekonomide müthiş rahatlama olur. Çünkü piyasa AK Parti'yi “şahin”, CHP'yi “güvercin” olarak görüyor. Bu yaklaşımlar ortak bir noktada dengelenebilir.

En fazla oy alan iki partinin koalisyona gitmesini, İTO Başkanı İbrahim Çağlar, TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi gibi AK Parti'ye yakın işadamlarının yanı sıra sınır bölgelerindeki sanayi ve ticaret odalarının başkanları da destekliyor. Maliye Bakanı bile örtülü olarak destek mesajları veriyor.

Ama yeni bir seçimle hesaplaşma isteği iş dünyasından gelen feryadın önüne geçmiş durumda.

Ya da öyle gösteriliyor.

Belki de pazarlıklar sırasında elini güçlü tutmak için koalisyona “isteksiz” görünüyordur AK Parti…

“Umarız” diyelim!

Umarız aniden cehenneme dönüştürülen Türkiye'de huzuru sağlayacak geniş tabanlı koalisyon kurulur ve bir an önce huzur sağlanır.

Ziyaret -> Toplam : 125,29 M - Bugn : 43509

ulkucudunya@ulkucudunya.com