AKP-HDP-T koalisyonu
Mustafa Ünal 01 Ocak 1970
Türkiye'yi seçime götürecek geçici hükümetin bakanları belli oldu. Kurumsal olarak iki partinin koalisyonu. AKP ve HDP… HDP iki bakanla temsil ediliyor. Anayasa'ya göre kontenjanı 3'tü, Levent Tüzel teklifi geri çevirdi. Onun yerine bir başka HDP'li değil, bağımsız atandı. Sözün gelişi bağımsız.
Bürokrat kökenli bakanların bir AKP'liden daha fazla partizan olduğu 6 aylık süreçte görüldü. Adalet ve İçişleri'nin icraatları ortada. Sadece HDP değil, AKP'li bakan sayısı da Anayasa'ya uygun değil. Meclis Başkanı milletvekili oranına göre AKP'ye 11 kontenjan düştüğünü bildirdi. Başbakan Davutoğlu ile birlikte 12 AKP milletvekili bakan oldu.
3 de eski AKP milletvekili var. AKP kimliği taşıyan 15 isim var kabinede. Üç dönem kriterinden dolayı listeye giremeyen Vecdi Gönül'ün veya Ali Rıza Alaboyun'un ‘bağımsız' olduğunu kim söyleyebilir? Bu arada üç dönemliklerin kabinede yer almayacağı iddiası da boş çıktı. Ali Babacan, Bülent Arınç gibi isimlerin dışarıda kalmasının başka nedeni olmalı.
CHP ve MHP ‘kabinede yokum' dedi. Davutoğlu yeni duruma göre en azından şekil şartlarını yerine getirebilirdi. Anayasa'ya uygun bir dağılım söz konusu olabilirdi. CHP ve MHP'nin yerine gerçekten bağımsız bürokratlar tercih edilebilirdi. Saray ve Davutoğlu boşluğu AKP'lilerle doldurdu. Son dönemde o kadar kural dışına çıkıldı ki bu sakat hükümet görüntüsü önemsiz hale geldi. Normal şartlarda hem siyasi hem hukuki mesele yapılırdı.
Bakan sayısı 2 de olsa HDP koalisyonun resmi ortağı. AKP'nin arzu ettiği bir durum değil. Davutoğlu, Demirtaş'a koalisyon teklifi götürmedi. HDP'yi denklem dışı tuttu. Siyasetin cilvesi hükümeti HDP ile paylaşmak zorunda kaldı. HDP'li bakanlar MGK gibi güvenlik toplantılarında yer almayacak. Ama içeride ve yurtdışında ‘bakan' sıfatını taşıyacaklar.
Hükümete adını veren T harfinin açılımını tahmin etmek zor değil. Kastettiğim Tuğrul Türkeş. MHP'ye rağmen ‘seçim bakanlığını' kabul etti. Başbakan yardımcılığı koltuğuna oturdu. Bugün MHP kimliği devam ediyor. İhraç talebiyle disipline sevk edildi. İki hafta içinde partiden atılacağı kesin gibi.
Hükümete ismini vermesi soy isminden dolayı. Bir başka MHP'li olsa bu kadar ses getirmezdi. Rahmetli babası MHP'nin kurucu lideri. AKP memnun, bir parça HDP görüntüsünü perdelediğini düşünüyor.
Bir ara BBP'de genel başkanlık yapan Yalçın Topçu da bakan oldu. Onun durumu farklı. Çoktan AKP'ye dümen kırmıştı. Aday adayı olmayı bile düşündü. Ancak talebine olumlu karşılık alamadı. Erdoğan ‘başbakan' iken iş talebinde bulunduğu kulislere yansıdı. Erdoğan bile yadırgadı. Birlikte siyaset talebi olsa neyse... “Sen genel başkanlık yapmış birisin. Müşavirlik falan ayıp olur. Senin yerine çocuğunu alalım.” dedi.
Sadece Başbakanlık'ta değil AKP ve BBP çevrelerinde de hoş karşılanmadı. Yalçın Topçu müşavir olamadı ama şimdi seçim kabinesinde kültür ve turizm bakanlığı yapacak. İş arıyordu, bakan oldu. Topçu'nun kabinedeki varlığı ne ‘BBP kontenjanı' ne de ‘bağımsız' olarak yorumlanabilir.
İlk kez başörtülü bir isim kabinede yer aldı. Türk siyaseti için önemli ve hoş gelişme. Keşke dışarıdan olmasaydı. Başörtülü milletvekillerinden biri bakan koltuğuna oturabilirdi. Siyasi kişiliğiyle söylemiyorum başörtülü haliyle tarihi bir görevlendirme ve ‘geçici hükümetin' en olumlu yönü.
İçişleri bakanının değişmesi sürpriz. Bir başka bürokrat geldi. Birçok hukuksuzluğa adı karıştığı ileri sürülen 17 Aralık sürecinin İstanbul Emniyet Müdürü Selami Altınok yeni bakan oldu. Operasyonel bir isim. Taltifin yanı sıra süreçle ilgili de ipuçları veriyor.
AKP ağırlıklı partizan karakteri olan bu geçici seçim hükümeti tarihe ‘AKP-HDP-T' koalisyonu olarak kaydedildi.
