Muhalefet süs biberi midir?
A. Turan Alkan 01 Ocak 1970
-Tatilde miydin Çekirge; görünmedin çoktandır? Ne diyorsun olup bitene, anlat da aydınlanalım?
-Estağfirullah hocam ne haddime? Anlatmak için önce anlamak gerekir; anlamaya çalışıyorum sadece, aklım karışıyor...
-Nasıl yani?
-7 Haziran seçiminin anayasal ketenpereye getirilip yok sayılmasını anlayamıyorum meselâ. Milli iradeyse tecelli etti işte. Pekâlâ birkaç koalisyon hükümeti çıkardı butablodan. Erdoğan'ın tekrar seçim kararı sadece ‘partisinin' değil, öteki muhalif partilerin de hoşuna gitti galiba; hepsi seçim telâşesine düştü. Kimse seçimin meşrûluğunu tartışmıyor. Onun yerine seçim hükümetine girerim-girmem münakaşası yapılıyor. Bu çok tuhaf görünüyor bana.
-Ne yani ne yapılabilirdi ki?
-Bu hülle nikâhına temelden itiraz edilebilirdi. 7 Haziran sonuçlarına sahip çıkılabilirdi. Seçim günü muhalefet sandıklara dikkat etti, bunu başardı da ama seçim sonuçlarına sahip çıkılmadı. Ne yani, şimdi ben 7 Haziran günü oy kullandığım için yanılmış mı oluyorum şimdi? Milli irâde deyip durdukları şey yanılabilir mi hocam? Erdoğan'ı cumhurbaşkanı seçen irâdenin saçmalamış olduğu yolunda hiçbir itiraz duyduk mu? Hayır. Herkes, beğensin-beğenmesin sonuca saygı duydu. 7 Haziran'a ise gayrimeşru peydahlanmış bir talihsiz çocuk muamelesi yapılıyor. Kimse sahiplenmiyor. Bu muhalefet süs biberi midirhocam? Şekil olsun, görüntüyü tamamlasın, ortama demokratik ambiyans katsın diye bulundurulan bir dekorasyon malzemesi midir? Reise seçim sonucu beğendirene kadar tekrarlanacak mıbu seçimler?
-Biraz yavaş ol Çekirge; ne yapsın adamlar; en çalçene grup başkanvekilleriyle veryansın ediyorlar ya işte...
-Kayıkçı dövüşü be hocam, bana öyle geliyor. Muhalefet bloku parlamenter demokrasiye sahip çıkmıyor. Meclis niçin tatilde meselâ? TBMM başkanı olacak zat, meclisin hangi kurulundan aldığı yetki ve görüşle saraya çıkıp ‘Emredersin efendim'cilik oynuyor? Memleket yangın yerine dönmüş, meclis battal. Adam meclisi devredışı bırakıp tek başına keyfine göre karar alıyor; milletvekilleri ortada yok, şaşkın şaşkın geziniyor, seçimde halim nic'olur hesabındalar. Siz yıllardan beri söyleyip durdunuz güçlü muhalif lâzım diye. Nitekim şu an, koca muhalefet blokunun mış gibi yaptığı anı yaşıyoruz.
-Ne yapsınlar Çekirge, yeni seçimi boykot mu etsinler?
-Niçin olmasın hocam? Bu muhalefet o kadar etkisiz, o kadar inisiyatifsiz ki, ben reisin yerinde olsam sadece hükümetin adaylarını değil muhalefet listelerini bile saraydan yazar gönderirim. Boykottan bahsettiniz, şart değil; bunun kırk türlü yolu var. Mecliste oturma eylemi yaparsın meselâ. Genel kurulu toplanmaya zorlarsın; seçim sonrası verilen kararlarından dolayı hükümeti hesap vermeye davet edersin. Sen Meclissin, hükümeti denetlemek ana vazifen. Mazbatanı, maaşını aldın, öyleyse hakkını vereceksin. Topal ördek durumundaki hükümetin aldığı kararlara bak; 400'le gelseler böyle rahat davranamazlardı! Önümüzdeki iki ay boyunca meclis filan da olmayacak. İsteseler AB'ye bile savaş ilan edebilirler. Öyle lâyüsel ve korkusuz davranıyorlar yani. Muhalif kanadın etkisizliğindendir bu. Boykotsa evet, ‘ben katılmıyorum, buyrun siz oynayın' dersin gerektiğinde. Muhalefetin katılmadığı bir seçim düşünebilir misin?
-Yavaş ol Çekirge, ağzından çıkanı kulağın duyuyor mu senin? Ağzına biber sürerim senin.
-Sür be hocam, bu muhalefet pısırıklığı olmasaydı saraydaki böyle keyfî davranabilir miydi; gücünü partisinden değil, pısırık muhalefet blokundan alıyor adam. Benim oyumun hukukunu korumayacaksa neye yarar bu muhalefet?