« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

07 Eyl

2015

Doğan Medya Grubu hata yapıyor

Ali Yurttagül 01 Ocak 1970

Doğan Grubu'na kesilen vergi meselesinde ZAMAN Grubu'nun yaptığı hatayı bugün Doğan Medya Grubu yapıyor.

Bugün, geçmişte ZAMAN Grubu gibi, Doğan Grubu da Koza/İpek Grubu'na kumpasın grubun medya ayağını susturmayı hedeflediğini görmüyor, susmayı yeğliyor. “Bana dokunmaz” sanıyor. Hatta acı günlerin hissini tatmin edercesine “haz” duyanlar da var. Mesela Ezgi Başaran bakın ne yazıyor: “Nasıl birkaç yıl önce Ahmet Şık ve Nedim Şener örgüt üyeliğinden yargılandıysa, o günlerde onlarla ilgili utanç verici haberler yapan Zaman Gazetesi Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı ve Samanyolu TV Genel Müdürü Hidayet Karaca şimdi devletin aynı ‘merhametiyle' karşılaştı.” (Radikal 2/9/2015) Ezgi Hanım Ergenekon ve Balyoz'un “kumpas” olduğundan emin. Kumpas mı, darbe hazırlığımı olduğunu hiçbir zaman öğrenemeyeceğiz, dosyalar artık mahkeme değil, tarihçilerin masasında. Kumpas ise kaynağın Cemaat mi, yoksa Cemaat'i de kullanan bir kaynak mı olduğuna da artık tarihçiler ışık tutacak. Ama bir konuda haklı, gazetem Zaman, Doğan Medya'ya vergi meselesinde doğru yerde durmuyordu. Ama bugün doğru yerde duruyor.

Avrupa Parlamentosu raporlarına Ahmet Şık, Nedim Şener isimlerinin girmesi, Doğan Grubu'na vergi yaptırımlarını kınayan cümlelerin Yeşillerin kaleminden çıktığını Zeynel Lüle ve rahmetli M.Ali Birand yakından bilirler. Bu konuda rahat olduğum için yazıyorum. Koza/İpek Grubu'na karşı girişim bir şirketi veya devlet içerisinde “paralel bir yapıyı” hedef almıyor. Doğan Grubu'na kesilen vergi gibi, bir medya grubunu susturmayı hedefliyor. Doğan Grubu “bana dokunmayan yılan bin yaşasın” mantığı ile kendi mezar taşını yonttuğunu göremiyorsa, durum oldukça vahim. Bakın Cem Küçük ne diyor: “Habertürk, NTV ve CNN Türk'ü şu ana kadarki FETÖ'ye destek vermeyen yayınları için kutluyorum. Olması gereken bu. Adil olmak lazım. Şu ana kadar bu üç kanal hukuktan ve Türkiye'den yana tavır aldı. İnşallah bu tavırları değişmez...” (Star Gazetesi, 2/9/2015) Bu gazeteciyi Doğan Grubu yakından tanıyordur. Düne kadar bugün Koza/İpek Grubu'na kumpas kuranların Doğan Grubu'na karşı tehdit maşası değil miydi?

Ülkemizde “paralel” sorunu her zaman oldu. Devlet içerisinde iki başlılık, Milli Güvenlik Kurulu genel sekreterinin başbakan gibi “güvenlik” terimini sendikaların grev hakkına kadar geniş tutup, bakanlıkları yönettiğini birkaç yıl öncesine kadar yaşamadık mı? Bu yapı değişmedi. Milli Güvenlik genel sekreterinin 12 Eylül Anayasası üzerinden kullandığı, kimsenin denetiminde olmayan keyfi, Meclis veya mahkemelerin kontrol edemediği yetkileri bugün Saray kullanmıyor mu? AKP Genel Başkanı Başbakan Davutoğlu ve TBMM'nin “barış süreci gibi” en hayati konularda devre dışı olduğunu bire bir yaşamadık mı? Davutoğlu'nun MİT Müsteşarı üzerindeki yetkisini kullanamadığını izlemedik mi? Diyanet İşleri Başkanı, Mercedes ile rencide edilmedi mi? Türkiye'de bugün bir “paralel yapı” varsa, Saray'da oturuyor. Dünya siyasi coğrafyasını okumaktan aciz, çift tabancalı “danışmanları” ile ülkeyi yönetiyor. Seçmen bu keyfiliğe 7 Haziran'da dur demedi mi? Saray bu keyfilikte ısrar ettiği için seçmen tekrar sandığa zorlanmadı mı?

Her neyse, Doğan Grubu bugünlük “düşman” koltuğu için ilginç değil. Doğan Grubu, Saray'ın ülkeyi Gezi sonrası Müslüman-laik kutuplaşmasına taşımak istediği günlerde ilginçti. Bu strateji çöktü, Cemaat ve diğer birçok muhafazakâr grup Saray'ın keyfi, hukuk dışı israf ve tek adam rejimine destek vermedi. Siyasi kırılma artık Saray'ın arzu ettiği, iktidarını kurmayı planladığı, Müslüman/laik kırılma hattı üzerinden geçmiyor. Hukuk devleti/despotizm hattı üzerinden geçiyor. Saray muhafazakâr seçmen üzerinde etkin basın kuruluşlarını susturursa, Müslüman/laik kırılma hattını tekrar inşa edeceğini, kazanacağını sanıyor. Doğan Grubu'nun ulaştığı seçmenden zaten ümidini kesmiş bulunuyor. Koza/İpek Grubu ve Cemaat çökertilirse Müslüman/laik kırılma hattını kurtarabilirim sanıyorlar. Başarmaları halinde Doğan Grubu bir kez daha ilginç olabilir. Bugün önemli bulmadıkları için dokunmuyorlar, demokrat oldukları için değil. Farkında değil misiniz?

Ziyaret -> Toplam : 125,82 M - Bugn : 59987

ulkucudunya@ulkucudunya.com