AKP’nin çözümü bu
Gültekin Avcı 01 Ocak 1970
Hain PKK’nın Dağlıca saldırısı devlet hafızasınca asla unutulmayacak şekilde tarihe kazındı.
Basın ve medya unutsa bile devlet PKK’nın bu şeytanlığını asla unutmayacak kuşkunuz olmasın.
Şehit evlatlarımızın sayısı ilginç bir şekilde açıklanmadı.
Oysa çatışma ve operasyonlar devam etse bile mevcut şehit sayısı hakkında bilgi verilirdi.
Yola döşenen el yapımı patlayıcılar ile 2 zırhlı aracımız tahrip ediliyor.
Bu milletin paralarını dudak uçuklatacak fiyatlarla saraylara ve makam araçlarına gömenler, asker ve polislerimizin can güvenliğini artırmak için kılını kıpırdatmadılar.
Dünyada terör ve çözüm süreçleri tarihinde benzeri ve emsali olmayan AKP-PKK ortaklığına dayanan çözüm süreci vardı ya.
Apo’ya söylerler, PKK’yı hizaya getirirlerdi ya.
Apo, AKP’nin barış ve huzur güverciniydi ya.
Madem Apo PKK üzerinde bu kadar etkiliydi, madem barış ve huzur istiyordu neden PKK hâlâ eylem yapıp kan döküyor?
Apo’nun sözünü dinlemiyorlar mı şimdi?
Apo, PKK’ya durun, yapmayın demiyor mu?
Oysa hâlâ görüşüyorsunuz Apo’yla.
Eğer sizin ve PKK’ya müzahir medyanızın ve yazarlarınızın dediği gibi, çözüm sürecini üstüne inşa ettiğiniz Apo, örgüt üstünde bu kadar etkiliyse, bugünkü PKK terörünü de o yönetiyor demektir.
Çünkü Apo üzerine çözüm süreci inşa edilecek kadar örgüte hâkimse, terör eylemleri devam ettiğine göre örgüt Apo’nun terör emirlerini uyguluyor demektir.
Aksi halde Apo bir talimatla tüm PKK saldırılarını durdururdu.
Ama PKK en vahşi şekilde kan dökmeye devam ediyor.
Demek ki terörü ve saldırıları Apo yönetiyor.
Veya Apo örgüt eylemlerini durduramıyorsa, örgüt Apo’yu dinlemiyorsa koca bir devlet ve milleti “çözüm” şarlatanlığıyla örgüt üstünde etkinliği olmayan bir terörist başına neden mahkûm ettiniz?
Neden aldattınız bu milleti Apo’yla?
Hatırlayın bu yılın başında Cizre’de PKK yandaşları Ayn-el Arap (Kobani) sebebiyle bir dizi olay çıkarmıştı.
Çözüm sürecinin mimarı diye pompalanan Yalçın Akdoğan “Cizre’de yaşanan olaylara HDP müdahale etmeli” derken, bölgedeki egemen gücün müdahalesinden bahsediyordu.
Çünkü bölgede devlet egemenliğini kasten PKK’ya terk etmişlerdi. Hukuku, otoriteyi, yürütmeyi, asayişi PKK’ya bırakmışlardı.
Oysa ocak ayında olduğu gibi bugün de Cizre’de yaşanan olaylar hukuku ve egemenliği olan bir devleti ilgilendirirdi.
Bugün Cizre’ye devlet müdahale ediyor da o gün (Ocak 2015), neden müdahale etmediniz de HDP’den müdahale beklediniz?
O zaman Anayasa ve kanunlar geçerli değil miydi? Cizre sokaklarını ateşe verenler o tarihte suç işlemiyorlar mıydı?
Dünyadaki hiçbir çözüm süreci Anayasa’yı ve hukuk sistemini değiştirmemiş, askıya almamıştır.
Ama AKP bölgede Anayasa’yı ve kanunları PKK lehine ve bu ülke aleyhine askıya aldı.
Apo’yu göklere çıkaran havuz medyası da terör örgütünün devleşmesi ve devletleşmesi sürecine çanak tuttu, Apo’nun propagandasını yaptı.
Çözüm süreci dedikleri PKK’yı büyütme süreciydi.
Çözüm süreci PKK’nın şehirlere yerleşmesi için YDG-H’nin kurulmasını sağlama süreciydi.
PKK’nın dağ kadrosunun şehirlerde organize olmasına ve TSK’nın muhtemel hareket alanlarına mayın döşemesine duyarsız olma süreciydi.
PKK’nın binlerce milis timlerini Kalaşnikof, Bixi ve Kanas’larla silahlandırma süreciydi.
Asker ve polisin gözleri önünde PKK’nın gençlere silahı eğitimi vermesine seyirci kalma süreciydi.
Guatemala, İngiltere, Güney Afrika, Kolombiya, İspanya ve Peru’da terörle mücadele ve siyasetle müzakere süreçleri yürütüldü.
Hiçbirisinde çözüm süreci AKP’ninkine benzemedi.
Sorunlu bölgede otorite terör örgütüne devredilmedi, terör faaliyetlerine asla göz yumulmadı.