NESEFÎ, Necmeddin
Ayşe Hümeyra Aslantürk 01 Ocak 1970
Ebû Hafs Necmüddîn Ömer b. Muhammed b. Ahmed en-Nesefî es-Semerkandî (ö. 537/1142)
Hanefî fakihi, muhaddis, müfessir, kelâmcı.
461 (1068-69) yılında Buhara yakınlarındaki Nesef (Nahşeb) şehrinde doğdu. İlk tahsilini burada yaptı. Çok sayıda hocadan ders aldığı, 550 üstattan hadis naklettiği ve haklarında Ta?dâdü şüyûhi ?Ömer adıyla bir eser yazdığı kaydedilmektedir. Ebü’l-Yüsr el-Pezdevî, Cemâleddin Hâmid b. Muhammed er-Rîğadmûnî, Muhammed b. Mâhân el-Kebindevî, Ömer b. Muhammed el-Buhârî el-Hoşnâmî, Ahmed b. Abdullah es-Sıbgi, İsmâil b. Muhammed et-Tenûhî, Ebü’l-Muîn en-Nesefî, Ebû Ali Hasan b. Abdülmelik en-Nesefî hocalarından bazılarıdır. Karahanlılar döneminin önde gelen âlimlerinden biri olan Nesefî çeşitli ilim dallarında eserler kaleme aldı. Kuvvetli hâfızası, keskin zekâsı ve çok sayıda hadis ezberlemesi sebebiyle “Müfti’s-sekaleyn” ve “Necmüddîn” lakapları yanında “hâfız” unvanıyla da anıldı. Ancak hadis rivayeti konusunda zayıf olduğu kaydedilmiş, kendisiyle görüşmemekle birlikte dinledikleri konusunda ondan yazılı icâzet alan Sem‘ânî rivayetlerinde hatalar bulunduğunu, senedlerdeki isimleri değiştirdiğini veya düşürdüğünü belirtmiştir. Nesefî’nin Bağdat’ta Tatvîlü’l-esfâr li-tahsîli’l-ahbâr adlı eserini okuttuğu, birçok kişinin kendisinden hadis naklettiği ve hac için gittiği Mekke’de Cârullah ez-Zemahşerî ile göRüştüğü belirtilmektedir. Talebeleri arasında el-Hidâye müellifi Burhâneddin el-Merginânî, Ebû Hafs Ömer b. Muhammed b. Ömer el-Akilî, Muvaffakuddin Ahmed b. Muhammed el-Hârizmî, Ebû Bekir Ahmed b. Ali el-Belhî ez-Zahîr, Ebü’l-Fazl Muhammed b. Abdülcelîl es-Semerkandî, Ahmed b. Mûsâ el-Keşşenî, Burhâneddin Muhammed b. Hasan el-Kâsânî ve oğlu Ebü’l-Leys Ahmed b. Ömer en-Nesefî anılmaktadır. Nesefî 12 Cemâziyelevvel 537 (3 Aralık 1142) tarihinde Semerkant’ta vefat etti.
Eserleri. 1. ?Aka?idü’n-Nesefî*. Nesefî’yi üne kavuşturan eserlerinin başında gelen bu risâle İslâm akaidini öğretici bir tarzda özetlemesiyle meşhur olmuştur. İlk defa William Cureton’un yayımladığı eser (London 1843) çeşitli Batı ve Doğu dillerine tercüme edilmiştir. Hakkında yazılan pek çok şerh arasında en meşhuru Sa‘deddin et-Teftâzânî’nin olup bunun üzerine de birçok hâşiye kaleme alınmıştır. 2. el-Manzûmetü’n-Nesefiyye*. Hanefîler arasında meşhur olan muhtasar bir fıkıh metni olup Ebû Hanîfe ve talebeleri Muhammed b. Hasan, Ebû Yûsuf, Züfer b. Hüzeyl ile İmam Şâfiî ve Mâlik’in görüşlerini içermektedir. Fıkha dair ilk manzum eser olduğu söylenen bu çalışma muhtevasının özlü oluşu, tertibi ve dilinin sadeliği dolayısıyla medreselerde ders kitabı olarak uzun süre okutulmuş, aralarında Ebü’l-Berekât en-Nesefî, Alâeddin el-Üsmendî ve Ebü’l-Velîd İbnü’ş-Şıhne gibi fakihlerin bulunduğu pek çok âlim tarafından şerh veya ihtisar edilmiştir. Hama hâkimi İbrâhim b. Mustafa el-Melîfdevî eseri Türkçe’ye çevirmiş, bu çeviri transkripsiyonlu metin ve tıpkıbasım olarak yayımlanmıştır (Milan Adamovic, Die Rechtslehre des Imâm an-Nasafi in Türkischer Bearbeitung vom Jahre 1332, Stuttgart 1990; A. Azmi Bilgin, Nazmü’l-hilâfiyyât Tercümesi [Giriş-Dil Özellikleri-Metin-İndeks], Ankara 1996). 3. et-Teysîr fî (?ilmi)’t-tefsîr. Ebû Mansûr el-Mâtürîdî’nin Te?vîlâtü’l-Kur?ân’ı ile Abdülkerîm el-Kuşeyrî’nin Letâ?ifü’l-işârât’ının ana kaynak olarak kullanıldığı eserin yüzlerce nüshası günümüze ulaşmıştır. Ayşe Hümeyra Aslantürk, eserin dört nüshasını karşılaştırarak tahlilini yapmış ve Bakara sûresinin tenkitli neşrini doktora tezi olarak hazırlamıştır (bk. bibl.). Esmâ Muhammed Ahmed b. Yâsîn, Vâkıa sûresinin başından Mürselât sûresinin sonuna kadar olan kısmı üzerinde Mekke Külliyyetü’t-terbiyye li’l-benât’ta yüksek lisans tezi yapmıştır (1409/1989). 4. el-Ekmelü’l-atvel. Hacimli bir tefsir olup (Keşfü’z-zunûn, I, 117) Kahire Hidîviyye Kütüphanesi’nde bazı nüshaları mevcuttur (Fihristü Kütübhâneti’l-Hidîviyye, I, 126; Brockelmann, GAL, I, 550). Sabrî İbrâhim Sâlim tarafından Ezher Üniversitesi Külliyyetü usûli’d-dîn’de doktora tezi olarak neşre hazırlandığı belirtilen eseri (http://tafsir.org/vb/showthread.php?t=3937) Ezher Üniversitesi’nin kütüphane kayıtlarından anlaşıldığına göre Sabâh Tantâvî Abdülhamîd Abdülmün‘im, Muhammed Abdülmün‘im Harîbe, Azze Ahmed Abdurrahman ve Muhammed İbrâhim eş-Şâfiî 1992 yılında Ezher Üniversitesi Külliyyetü’d-dirâsâti’l-İslâmiyye ve’l-Arabiyye’de tez olarak neşre hazırlamıştır (http://www.library.idsc.gov.eg/search/arabic/titledetails.asp?id=75472). 5. el-Kand fî zikri ?ulemâ?i Semerkand (el-Kand fî ma?rifeti [târîhi] ?ulemâ?i Semerkand). Mâverâünnehir ulemâsının biyografilerine dair olup yirmi ciltten meydana geldiği söylenmektedir. Abdurrahman b. Muhammed el-İdrîsî ile Ca‘fer b. Muhammed el-Müstağfirî’nin Semerkant tarihleri yanında diğer eserlerden de faydalanılarak kaleme alınan kitapta biyografileri verilen bazı kişiler Hakkında başka kaynaklarda bilgi bulunamaması eserin değerini daha da arttırmaktadır. Günümüze ulaşan bir ciltlik kısmını Nazar Muhammed el-Fâryâbî yayımlamıştır (Riyad 1412/1991). Bu neşirdeki biyografiler “hı” harfinden başlamakta olup Yûsuf el-Hâdî, “elif-cîm” arası biyografileri içeren diğer bir nüshayı esas alarak eseri yeniden neşretmiştir (Tahran 1378 hş./1999). Müellifin öğrencisi Muhammed b. Abdülcelîl es-Semerkandî, Müntehabü’l-Kand fî ma?rifeti (târîhi) ?ulemâ?i Semerkand adıyla bir seçme yapmıştır (Bibliothèque Nationale, Arab, nr. 6284). W. W. Barthold kısmen yayımladığı (Turkestan, Saint Petersburg 1898, s. 48-51), daha sonra müstakil neşirleri ve W. Vyatkins tarafından Rusça tercümesi yapılan Kandiye adlı eserin bu müntehaptan Farsça’ya çevrildiğini ileri sürmüş, Zeki Velidi Togan da bu görüşü tekrarlamış, fakat J. Weinberger yaptığı inceleme sonucunda bunların ayrı kitaplar olduğunu tesbit etmiştir (bk. bibl.). 6. Tılbetü’t-talebe (Talibetü’t-talebe) fi’l-ıstılâhâti’l-fıkhiyye. Öğrencilere yardımcı olmak üzere kaleme alınmış bir fıkıh terimleri sözlüğüdür. Çok sayıda yazma nüshası bulunan eserin birçok baskısı yapılmıştır (İstanbul 1311; nşr. Halîl el-Meys, Beyrut 1986; nşr. Hâlid Abdurrahman el-Ak, Beyrut 1416/1995, 1997, 1999; nşr. Muhammed eş-Şâfiî, Beyrut 1997). 7. Fetâvâ Necmiddîn. Ebü’l-Hasan Necmeddin Atâ b. Hamza es-Suğdî’nin Nesefî tarafından derlenen fetvalarını içeren bu eserin (Keşfü’z-zunûn, II,1230) bir nüshası Süleymaniye Kütüphanesi’nde mevcuttur (Fâtih, nr. 2345). Kaynaklarda Fetâva’n-Nesefî (el-Fetâva’n-Nesefiyye) adıyla kayıtlı kitabın aynı kitap olup olmadığı bilinmemekte, Kâtib Çelebi bu ikisini ayrı eser olarak kaydetmektedir (a.g.e., a.y.). 8. Tuhfetü’l-mülûk. Hanefî fıkhına göre yazılmış muhtasar bir ilmihal kitabıdır (Süleymaniye Ktp., Hekimoğlu Ali Paşa, nr. 969, Yazma Bağışlar, nr. 1963; Beyazıt Devlet Ktp., Bayezid, nr. 2165). 9. Şerhu Medâri’l-usûl. Ebü’l-Hasan el-Kerhî’nin el-Usûl elletî ?aleyhâ medâru mesâ?ili’l-Hanefiyye adlı risâlesi üzerine kaleme alınmış şerh mahiyetinde birkaç varaklık çalışmadır. Birçok yazması mevcut olup (Süleymaniye Ktp., Bağdatlı Vehbi Efendi, nr. 2003; Esad Efendi, nr. 669, vr. 61-67, nr. 3808, vr. 135-136, nr. 3583, vr. 19-22) Mustafa Muhammed el-Kabbânî tarafından Debûsî’nin Te?sîsü’n-nazar adlı eserinin sonunda yayımlanmıştır (Beyrut, ts.). 10. Zelletü’l-karî. Kur’an tilâveti sırasında yapılan hatalar ve bunun fıkhî hükmünün açıklandığı birkaç varaktan oluşan bir risâledir (Süleymaniye Ktp., Ayasofya, nr. 1532, 1598; Esad Efendi, nr. 692, 3541; Fâtih, nr. 5427). Eserin Muhammed Bahadır Han’a sunulan Tuhfe-i Hâkaniyye adlı anonim bir Farsça tercümesi Özbekistan Cumhuriyeti İlimler Akademisi Kütüphanesi’ndedir (nr. 44). 11. Tatvîlü’l-esfâr li-tahsîli’l-ahbâr. Nesefî’nin bu eserde 550 hocasından rivayette bulunduğunu belirten Abdülhay el-Kettânî, kendisinin bu kitabı rivayet konusunda Abdülkerîm es-Sem‘ânî vasıtasıyla Nesefî’ye ulaşan senedini kaydeder (Fihrisü’l-fehâris, I, 295). Bunun bazı kaynaklarda Ta?dâdü şüyûhi ?Ömer adıyla anılan eser olduğu anlaşılmaktadır. 12. Tefsîr-i Nesefî. Tefsirden çok Farsça bir meâl mahiyetinde olan eser Azîzullah Cüveynî tarafından neşredilmiştir (I-II, Tahran 1353-1354, 1376 hş.). 13. Risâle fî beyâni mezâhibi’t-tasavvuf. Yazma nüshalarında farklı isimlerle kaydedilen risâleyi Ali Ekber Ziyâî neşretmiş (et-Türâsü’l-?Arabî, XII/46 [Dımaşk 1412/1992], s. 133-141), Süleyman Uludağ da Türkçe’ye tercüme etmiştir (Diyanet Dergisi, XVIII/3 [Ankara 1979], s. 167-173; Kelabazi, Doğuş Devrinde Tasavvuf, haz. Süleyman Uludağ, İstanbul 1992, s. 257-263). 14. Matla?u’n-nücûm ve mecma?u’l-?ulûm. Ansiklopedik bir eser olup dinî ilimler yanında tabiî ve riyâzî ilimler, dil ve edebiyat, tarih gibi konuları kapsayan elli yedi bölümden oluşmaktadır. Bir nüshası Taşkent Doğu Araştırmaları Enstitüsü Kütüphanesi’nde bulunmaktadır (nr. 1462; bk. Rosenfeld - İhsanoğlu, s. 174). 15. el-Yevâkit fi’l-mevâkit. Belli gün ve ayların faziletleriyle bu günlerde yapılacak ibadet ve dualar Hakkında olup Râmpûr Rızâ Kütüphanesi’ndeki tek nüshasını İmtiyâz Ali Arşî yayımlamıştır (Mecelletü’l-Mecma?i’l-?ilmiyyi’l-Hindî, VIII/1-2 [Aligarh 1403/1983], s. 292-301). 16. Kalâ?idü’l-ferâ?id fî şerhi Kaydi’l-evâbid (Süleymaniye Ktp., Lâleli, nr. 980). Fıkha dair manzum bir eser olan Kaydü’l-evâbid de müellife aittir (Brockelmann, Suppl., I, 762).
17. Hasrü’l-mesâ?il ve kasrü’d-delâ?il (Süleymaniye Ktp., Lâleli, nr. 1036, Şehid Ali Paşa, nr. 764; Millet Ktp., Feyzullah Efendi, nr. 720, 721, 835). 18. Minhâcü’d-dirâye fi’l-fürû? (Keşfü’z-zunûn, II, 1871; Manisa İl Halk Ktp., nr. 754’te Ömer en-Nesefî adına kayıtlı Minhâc mine’l-fıkh adlı eserin bu kitap olması muhtemeldir). 19. Nazmü’l-Câmi?i’s-sagir. Muhammed b. Hasan eş-Şeybânî’nin eseri üzerine yapılan bir çalışmadır (Keşfü’z-zunûn, I, 564; Sezgin, I, 430).
Bunların dışında müellifin, Brockelmann’ın kaydettiği Risâle fi’l-fıraki’l-İslâmiyye (GAL, I, 550; bazı kaynaklarda Beyânü’l-mezâhib diye anılan eserle aynı çalışma olması muhtemeldir, bk. DİA, XXIX, 535), ed-Dâ?ir fi’l-fıkh, el-Münebbihât (Brockelmann, Suppl., I, 762) yanında kaynaklarda şu eserleri de zikredilmektedir: el-Hasâ?il fi’l-mesâ?il, Târîhu Buhârâ, el-İş?âr bi’l-muhtâr mine’l-eş?âr, ?Ucâletü’l-hasbî bi-sıfati’l-Magribî, Meşâri?u’ş-şârî, el-İcâzâtü’l-müterceme bi’l-hurûfi’l-mu?ceme, en-Necâh fî şerhi ahbâri Kitâbi’s-Sıhâh (Buhârî ve Müslim’in el-Câmi?u’s-sahîh’leri üzerine yazılan bir şerhtir), Şerhu Sahîhi’l-Buhârî, Ba?sü’r-rega?ib li-bahsi’l-garâ?ib, el-Cümelü’l-me?sûre.