`Bunun vatana ihanet olduğunu bilmiyor musunuz?`
Ahmet Takan 01 Ocak 1970
Milletvekili Aytun Çıray sordu;
"Bunun vatana ihanet olduğunu bilmiyor musunuz?"
YENİÇAĞ'ın dünkü "Toprağımıza giriş pasaportla" haberine daha sabah büroya adım atar atmaz epeyce tepki telefonu aldım. Gelen tüm mesajların ortak noktası "Yahu TBMM uyuyor mu", "Muhalefet partileri ne yapıyor" sorusuydu. İtiraf etmeliyim; uyumayan bir milletvekili vardı!.. CHP İzmir MilletvekiliAytun Çıray. Sabah aldığım ilk telefonlardan biri ona aitti. Söze, "iktidara yönelttiğimiz soru önergelerine cevap alamıyoruz" sitemi ile başladı. ADSIZ'da yayınlanan belgeli haberi yazılı soru önergesi ile derhal Meclis gündemine taşıyacağını ve peşini bırakmayacağını söyledi. Dediği gibi yaptı Çıray.
CHP İzmir Milletvekili Aytun Çıray'ın YENİÇAĞ'ın haberi üzerine yaptığı açıklamaya değinelim...
"VATAN TOPRAĞI KAYSERİLİ PAZARLIĞINA DÂHİL Mİ?"
CHP İzmir Milletvekili ve Dilekçe Komisyonu üyesi Aytun Çıray, haberi sabahleyin dehşet içinde okuduğunu ve bu haberin doğrulanması halinde başta Başbakan olmak üzere, hükümetin tüm üyelerinin vatana ihanetten yargılanmalarının adeta kaçınılmaz olduğunu belirtti.
Bu nedenle Meclis Başkanlığı'na verdiği yazılı soru önergesiyle Başbakan'a ve Dışişleri Bakanı'na gerçeği ortaya koymaları için bir şans tanımak istediğinin altını çizen Çıray, "Aksi halde Türk Milletinin AB'yle yapıldığı iddia edilen ve esasen Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu'nun vurguladığı gibi Kayserili vatandaşlarımıza bir tür hakaret sayacağımız sözde Kayserili pazarlığına vatan toprağının da dahil olduğunu düşünmemiz son derece doğal ve normal olacaktır. Her şeye rağmen Başbakana ve hükümete böylesine ağır ve çirkin suçu yakıştıramıyorum, yakıştırmak da istemiyorum" diye konuştu.
Aytun Çıray "AKP iktidarlarının izlediği dış politika bizi adım adım vatan toprağında parya yapıyor" dedikten sonra şunları söyledi;
"Haberin içeriğini oluşturan ve benim yazılı soru önergesiyle Başbakan'dan ve Dışişleri Bakanı'ndan cevaplarını istediğim soruların cevaplandırılması Türk Milletinin ortada vatana ihanet gibi bir çok çirkin ve ağır bir suçun işlenip işlenmediğini bilmeleri açısından olağanüstü önemlidir. Cevaplar en kısa zamanda ve gerekli açıklıkla verilmediği takdirde maalesef bu tür bir cürmün işlendiğini düşünmek zorumda kalacağız. İktidarın, hukukun üstünlüğünü ve kuvvetler ayrılığını savunan güçlere demokratik yollara er geç geçeceği günlerde eğer varsa bu ihanetlerin hesabının sorulacağından hiç kimse şüphe duymasın."
Aytun Çıray'ın yazılı soru önergesi de şöyle;
"TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI'NA
Başbakan Ahmet Davutoğlu Yunanistan Başbakanı Çipras ile görüşmelerini müteakiben basın toplantısında 'Ege'nin iki yakasını birleştirmek için güçlü bir irademiz var' açıklamasını yapmıştır. Ancak söz konusu basın toplantısının ardından Yeni Çağ gazetesi yazarı Ahmet Takan'ın güçlü kanıtlarla desteklediği 11.03.2016 tarihli haberi bir birleşmeyi değil, Yunanistan'ın Ege'deki hava ve deniz sahasını, de facto olarak Türkiye aleyhine genişlettiğini ve her şeyi oldubittiye getirerek egemenliğini Ege'nin neredeyse tamamına yaydığını ortaya koymaktadır. Bu çerçevede aşağıdaki soruların Başbakan Ahmet Davutoğlu ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu tarafından yazılı olarak yanıtlanmasına Anayasa'nın 98. ve İçtüzüğün 96. maddeleri gereğince müsaadelerinizi saygılarımla arz ederim. 11.03.2016.
1. Türk Vatandaşlarının Aydın ili sınırları içinde yer alan Eşek Adası'na pasaportla girdikleri doğru mudur?
2. Ahmet Takan'ın haberindeki görüntüler Türk vatandaşlarının bu adaya pasaportla girdiklerini ortaya koyduğuna göre Aydın ili sınırları içindeki Eşek Adası ne zaman ve hangi anlaşmaya Yunanistan egemenliğine girmiş bulunmaktadır?
3. Böyle bir anlaşma yoksa bu durum Türkiye Cumhuriyeti topraklarının Yunanistan tarafından de facto olarak işgal edilmesi ve bu işgalin hükümetiniz tarafından kabul edilmesi anlamına mı gelmektedir?
4. Yine ilgili haberde Yunan uçaklarının sistematik olarak Türk hava sahasını ihlal etmekle kalmayıp, Türk Hava Kuvvetlerine ait uçakların hava egemenlik sahamız üzerinde uçuşlarını engelledikleri Genelkurmay kayıtlarıyla ortaya konmaktadır? Bu çift yönlü, dolayısıyla çok ağır egemenlik ihlalleri konusunda şu ana kadar herhangi bir girişimde bulunup, yaptırımlar uyguladınız mı?
5. Herhangi bir girişimde bulunmayıp, yaptırım uygulamadınız ise 24 Kasım 2015 tarihinde ilgili kayıtlara göre sadece 45 saniye için Türk Hava Sahasını ihlal etmiş olan Rus SU 24 savaş uçağını hangi gerekçeye dayanarak düşürdünüz? Yunan savaş uçaklarının sistematik ve sürekli ihlallerine ve daha önemlisi Türk Hava Kuvvetlerinin kendi egemenlik sahamızı kullanmalarını engelleme gibi tezahür eden de facto olarak egemenlik sahamızı işgal etme ve bunu ilan etme tutumlarına göz yummanızın gerekçeleri ve açıklamaları nelerdir?
6. Bütün bunların Türkiye Cumhuriyeti egemenlik alanını devretmek olduğunu, dolayısıyla kelimenin gerçek anlamıyla vatana ihanet suçunun kapsamına girdiğini bilmiyor musunuz?"
Dilerim!.. TBMM Başkanı İsmail Kahraman -daha önce bazı örneklerde olduğu gibi- bu soru önergesini"uygun değildir" deyip Aytun Çıray'a iade etmez...