Kurtuluş Savaşıymış!..
Mehmet Türker 01 Ocak 1970
Bu noktaya durup dururken, hayatın olağan akışıyla (!) gelmedik…
Türkiye bugün büyük bir terör korkusu yaşıyorsa…
İnsanlar kalabalık yerlerden kaçıyorsa…
Almanya’nın Ankara Büyükelçiliği ve İstanbul Başkonsolosluğu ile Alman Lisesi terör saldırıları ihtimali üzerine kapılarına kilit vuruyorsa…
ABD, okyanus ötesinden Türkiye’deki vatandaşlarını İstanbul, Ankara, İzmir, Diyarbakır için uyarıyorsa…
Türkiye Afganistan’a dönmüş demektir!.
* * *
Peki biz bu duruma nasıl geldik?..
İktidarın aymazlığı, basiretsizliği, öngörüsüzlüğü ve oy kaygısıyla PKK’ya verdiği tavizlerden!..
Devlete ortak ettikleri, ne istedilerse verdikleri bir yapıya araları bozulunca “Paralel yapı” dediler ve temizlemek için yapılan mücadeleyi “İstiklal Savaşı’na” benzettiler…
Şimdi de büyük tavizlerle bugüne getirdikleri PKK ile mücadeleyi küçük bir kelime değişikliğiyle “Kurtuluş Savaşı’na” benzetiyorlar…
Eğer bu Kurtuluş Savaşı ise, ülke terör örgütü veya terör örgütleri tarafından işgal altında demektir…
Peki Türkiye işgal altına girerken ülkeyi kim yönetiyordu?..
AKP iktidarı!..
* * *
Tam 14 yıl AKP tek başına iktidardaysa…
Ve Türkiye bugün Kurtuluş Savaşı vermek zorunda kalıyorsa…
“Ya benden yanasın, ya terörden yanasın” lafı geçerli olamaz…
Terörden yana da değilim; senden yana da değilim…
Senden yana değilim, çünkü bugünkü halimizden ülkeyi yöneten olarak sorumlu sensin!..
Bu ülke tam 4 yıl çözüm süreci masallarıyla oyalandı ve demokrasi adı altında terör örgütüne büyük tavizler verildi…
Bu tavizler sonucu olarak, Güneydoğu’da illerin, ilçelerin silah ve patlayıcı deposu haline getirilmesine sebep olanlardan hesap sorulmayacak mı?..
* * *
Demokrasiymiş, reformmuş!..
Cumhuriyete başkaldıran vatan haini Seyit Rıza’nın heykelini dikmek reform oldu…
Cumhuriyete başkaldıran vatan haini Şeyh Sait’i kahramanlaştırmak demokrasi oldu…
Nereden çıktı Dersim?..
Öyle bir eyalet mi var?..
Nereden çıktı Amed?..
Futbol takımı bile var da, öyle bir eyalet de mi var?..
Bunun gibi yüzlerce örnek…
Türk Hava Kuvvetleri Kandil’i bombalıyor…
E daha 1.5 yıl öncesine kadar Kandil’e tarifeli seferler yapılıyordu…
Bir yandan HDP’li vekiller, diğer yandan gazeteciler ve hatta devletin Anadolu Ajansı güle oynaya Kandil’e gidiyor, teröristlerle sarmaş dolaş oluyor, methiyeler yazıyorlardı…
Bugün “Kurtuluş Savaşı” diyenler de böyle bir “iklim” yaratmaktan gurur duyuyorlardı…
* * *
E şimdi Kurtuluş Savaşıymış!..
Ülkenin dört bir köşesine akilleri sal…
“Oldu, oluyor… Analar ağlamasın” derken, dönüp dolaşıp geldiğimiz yer Kurtuluş Savaşı!..
Bakınız, İstanbul Valiliği saldırı ihtimali için “Teyit edilmemiş bilgi” derken, Almanya Dışişleri Bakanı oralardan “İstihbaratımız var” diye sesleniyor…
Ankara’da metrolara binenler didik didik aranıyor…
Türkiye artık terörle anılan bir ülke haline geldi…
Bunların sebebi terörle, teröristle pazarlık masasına oturulmasıdır!..
PKK’ya verilen tavizlerdir!..
Bugün eğer, dedikleri gibi Kurtuluş Savaşı veriliyorsa…
Hesap vermesi gerekenler, ülkemizin işgaline göz yumanlardır!..
Bu kafayla!..
Vizesiz Avrupa hayali kaç gün sürdü, 3 mü, 5 mi, işte o kadar…
Bu arkadaşlar AB’den müzakere tarihi aldıklarında da AB’ye girmiş numarasıyla gündüz vakti Ankara’da havai fişek patlatma görgüsüzlüğü yapmışlar, çoğu insan da yemişti…
Kayseri pazarlığı da öyle oldu, çoğu insan yedi, ama çökmesi uzun sürmedi…
Kıbrıs Rum Kesimi ambargosunu koydu, Fransa, İtalya gibi ülkeler önce demokrasi istedi…
Tam o sırada 3 akademisyen tutuklanıp İngiliz akademisyen de sınır dışı edilince Türkiye ayağına kurşun sıkmış oldu…
Biz bu kafayla bu kapılarda daha çok bekleriz!..