Erdoğan giderse yıkılan ne olur?
MURAT AKSOY 01 Ocak 1970
“… Ben ikinci dönemindeyim. ABD Başkanı olarak hizmet etmek olağanüstü bir ayrıcalık. Bundan daha fazla gurur verici ve ilgi çekici bir iş düşünemiyorum. İşimi çok seviyorum. Ama Anayasamıza göre başkanlık için yeniden aday olamam. … Amerika’yı ileri götürmek için yapmak istediğim daha çok şey var. Ama Kanun kanundur. Ve hiç kimse kanunun üstünde değildir. Başkan olsa bile.
… Başkanlıktan sonraki hayatını dört gözle bekliyorum. Etrafımda çok geniş bir koruma olmayacak. Bu da rahatlıkla yürüyüş yapabileceğim anlamına geliyor. Ailemle daha çok vakit geçireceğim. Hizmet etmek için farklı yollar bulabilirim. Afrika’yı daha sık ziyaret edebilirim.
Gelmek istediğimiz nokta şu: Neden insanlar daha fazla görevde kalmak isterler anlamıyorum? Özellikle çok paraları olduğu halde! Bir lider sadece görevde kalmak için oyun esnasında kuralları değiştirmek istediği zaman bu istikrarsızlık ve kavga gibi riskleri beraberinde getirir. Burini’de gördüğümüz gibi. Ve bu genellikle çok tehlikeli bir yola doğru giden ilk adım olur. Bazen liderler “ben bu millet ayakta tutacak tek kişiyim.” diyebiliyor!
O lider gerçekte kendi milletini inşa etmekte başarısız olmuş demektir. Nelson Mendela’ya Madibaya bakın! George Washington gibi devamı sürecek olan bir miras bıraktılar. Sadece görev sürelerinde yaptıklarından dolayı değil, görevi ve gücü barışcıl yollarla başkalarına bırakmaya istekli olduklarından dolayı …”
ABD Başkanı Barack Obama bu konuşmayı yeni yapmadı Temmuz 2015 yılında yaptı. Evet, Temmuz 2015’te.
‘ERDOĞAN DEVLETİ’ YIKILABİLİR
Son günlerde bu konuşmanın yer aldığı videoyu izliyor, sosyal medyada paylaşıyoruz.
Obama’nın bu konuşmasını Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 22. Muhtarlar Toplantısı’nda söylediği daha doğrusu söyleyebildiği; “Tayyip Erdoğan gitsin demek, ‘Bizim tüm siyasetimizi, tüm çalışmalarımızı, üzerine bina ettiğimiz milletimizin, bayrağımızın, vatanımızın, devletimizin tek olması anlayışı yıkılsın’ demektir” sözlerine cevap olarak yorumlanıp, ilişkilendiriliyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu ifadeleri bir siyasetçi için kabul edilmesi güçtür. Bu sözleri söyleyen Cumhurbaşkanının kendisine biçtiği vazgeçilmezlik normal de değildir.
Elbette bir liderin, ülkesini sevmesi, kendi varlığını ülkeyle bütünleştirmesi takdir edilecek bir durum olabilir; ama liderin, kendi varlığını devletin varlığı ile özdeşleştirmesi ve “ben yoksam devlet yok” noktasına gelmesi ne kadar sağlıklıdır tartışılabilir.
Tarihe bakıldığında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tek olmadığı söylemek de gerek.
Eğer bir devlet, cumhurbaşkanının ya da başbakanın gitmesi ile yıkılacak hale gelmişse, orada devlet yoktur.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ifadelerinden “gidersem yıkılır dediği” devlet değil “bir kişi
ve o kişi etrafında organize olmuş dar çıkar grubu”dur.
İtiraf etmek gerekir ki, bunun olması Türkiye’nin eğer devlet olarak var olacaksa hayrınadır.
OYUN SÜRERKEN KURAL DEĞİŞTİRMEK
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve onun çevresine kümelenen gruba; onlara ait olan vakıf ve ticari şirketlere; onların sistem içindeki rollerine baktığımızda nasıl bir “devletle” karşı karşıya olduğumuzu görmüş oluyoruz.
Varlık ve güçlerini misyonlardan, piyasa koşullarından değil Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AKP iktidarının yarattığı imtiyazlardan alan bu vakıf ve şirketler, adeta Türkiye’yi parça parça üzerine geçirmektedirler. Mesela devlete ait taşınır ya da taşınmazlar bazı vakıflara cüzi fiyatlara kiralanıyor ya da satılıyor. Yine büyük kamu ihalelerini benzer şirketler alıyor. Bunların tesadüf olduğunu söylemek herhalde mümkün değildir.
Haliyle kimse, oluşturulmuş bu kapalı devre rant sistemi ve bu sistemin örttüklerini terk etmez istemez.
Bu açıdan Cumhurbaşkanı Erdoğan haklı.“Tayyip Erdoğan gitsin demek, ‘Bizim tüm siyasetimizi, tüm çalışmalarımızı, üzerine bina ettiğimiz milletimizin, bayrağımızın, vatanımızın, devletimizin tek olması anlayışı yıkılsın’ demektir” derken kast ettiği Türkiye’den değil etrafında kurulan çıkar grubu ve sistemin yıkılması demektir.
Obama ile başladık onunla bitirelim. Temmuz 2015’te yaptığı konuşmada ne diyor Obama: “Neden insanlar daha fazla görevde kalmak isterler anlamıyorum? Özellikle çok paraları olduğu halde! Bir lider sadece görevde kalmak için oyun esnasında kuralları değiştirmek istediği zaman bu istikrarsızlık ve kavga gibi riskleri beraberinde getirir.”
Bu cümleleri, bugünkü Türkiye’ye bakarak düşünün. Nedenini anlarsınız.