« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

13 May

2008

O yemektekiler biliyor mu?

BEHİÇ KILIÇ 13 Mayıs 2008

AK Parti milletvekilleri ve bir uzman kadro, Başbakan'ın talimatı ile bütün iller, ilçeler belde ve köyler, dağ taş dolaştılar... Tüm Türkiye kapsamında büyük bir çalışma yapıldı, kapılar tek tek çalındı, seçmenlerle temas edildi...

Bu çalışma, "Kapatma davası"nın gündeme düşmesi ile, savunma-cevap metni ele alınmadan başlatıldı...

Nabız yoklandı...

Biz ahal olarak, bu çalışmanın sonuçlarını nereden öğreneceğiz?.. Özgür basından... Demek ki, Türk vatandaşları olarak böyle bir şansımız yok!.. Matbuatın hali malum... Malumu bilmeyen var ise, son "Gizli yemek" faslından sonra enine boyuna öğrenme fırsatı buluyor!..

Başbakan'ın "Gizli toplantısı" matbuatın yıldızlarının "Ben katıldım beni daha çok seviyoo!" nispet-kavgası ile devam ederken, ahali de katılanların "Tek kelime yazarsam Allah Kuran çarpsın!" sadakati ile yürüttükleri çağdaş gazetecilik örneğini izleyerek feyz alıyor!..

Ne mutlu bizlere ki böyle değerli elitlerimiz var ve yüce yaradan eksikliklerini göstermez inşallah!.. (Layıkı ile taltif edilmek budur!..)

Efendim bendenizde bir takım bilgiler mevcut!.. Bu bilgileri elde etmek için de poponuzu biraz rahat mekanlardan azade tutmak ve Ak Parti yamacında yöresinde eşinmek yeterli oluyor!.. Böyle havalar, "Brütüsler"i besleyen mevsimlerdir!.. (Ak Partili Rize Kalkandere Belediye Başkanı'nın trafik kazası geçirdiği haberini, ben partinin borazanımıyım diye yayınlamama cesareti gösteren bağımsız ve yürekli yandaş gazetecilerden, zaten beceriksizin teki tombaladan lider, iki yıl daha ya olur ya olmaz diye ilaha kefen biçip yeni sularda kulaç kollayan cemaat ağalarına kadar, bir dolu yandaş!..) Ve bu muhteremler, böyle durumlarda "Üflemeye" bayılırlar...

Neyse, bilgi şöyledir...

Dağ taş, dere tepe dolaşılması sonucu, Ak Parti'ye oy verenlerin çoğunluğunun, kapatılma kararından sonra, karara kuzu kuzu rıza gösterilmesine sebep olmuş bir teslimiyet değerlendirme ihtimallerinin yüksek olduğu görülmüştür... Ve bu değerlendirmeye varılması halinde de niyet şudur...

"Biz sizleri, bu kadar güç sahibi yaparak oraya gönderdik... Bu sonuç ne?!.. Kapatılmanın ardından seçim sandığı gelirse, bizden oy beklemeyin!.."

Edirne'den Ardahan'a birbirinden habersiz milletvekili ve araştırmacıların,çantalarında Ankara'ya getirdikleri sonuç bu...

"Kapatılmaya çare bulamazsanız, bizden oy yok!.."

Ak Parti'yi, böylesine "Güç" ile iktidar yaptığını anlatan seçmen görüntüsünün tepeden tırnağa "Aynı düzeyde" olmadığı, fanatizmin hangi boyutta olduğunu bilmeyen var mı?.. Bu son araştırmada, o "Fanatizm"den gelen talep, "Çıtayı" göstermesi açısından da ilginçtir...

Demişler ki; "Bu kadar milletvekili sayısına sahipsiniz... Anayasa Mahkemesini kapsanıza!.."

Bu değerlendirmeye sahip tabana, kapsamlı bir "Dert anlatma" mümkün müdür?..

İktidarın gücürü korumanın "Suyuna gitmek" modunda ele alındığı bir ortamda, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın hedef alındığı saldırılar şaşırtmıyor!..

Savcının "Ergenekon kapsamında" takibata uğratılması talep-teşebbüsleri de!..

Üslubun "Suyuna gidilmesi" ile elde edilen güç eldeki en büyük gerçektir...

22 Temmuz seçim sonuçları da, cumhurbaşkanlığı meselesi de, bu tür sonuç değil midir?!.

Yargıtay Başsavcısı'nın iddianemesine karşılık, hazırlanan savunmaya "Cevap" denilmesindeki ince ayarın böyle kabul edilmesi gerekir denilebilir... Erdoğan ve kurmaylarının, üst değerlendirmelerinin "Ne yaparsak yapalım, kapatılmanın önünü kesemeyeceğiz" gibi bir görüşe kesin olarak sahip oldukları hem yandaş hem de fırsat kollayan ekiplerce yazılıp çiziliyor... Tayyip Erdoğan'ın seçmen nezdindeki gücünü koruması, bu iddianame sonucu partisinin ve kendisinin başına gelecek siyasi olumsuzluğu sadece geçici bir süre etkileyecektir, bunu biliyor... En az zararla atlatılacak, yani kapatılarak ve de belli bir süre yasaklanarak ama daha ötesine uzanmamış, yani başka iddianamelere hedef olmamış bir hukuksal takvim, Erdoğan'a seçmen bağlılığı sürdüğü sürece, öyle çok büyük tehlike değildir... Daha ellili yaşların içindeki bir siyasetçi olarak...

Ama, "Başka iddianameler" bir yana, eline ulaşan, "Anayasayı değiştiremediniz!" sitemi ile...

"Bir daha oy vermem!.." çıkışı kabustur!..

Peki, kimliği belli TESEV'cinin rehberliğinden medet ummasının afişe olması ile ortaya çıkan arayışları doğru rota mı?..

Ziyaret -> Toplam : 125,16 M - Bugn : 45327

ulkucudunya@ulkucudunya.com