Belliydi…
Cafer Solgun 01 Ocak 1970
Belliydi; Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı her fırsatta ‘davanın lideri’ olarak lanse ediyor, övüyor, yere göğe sığdıramıyordu, ama ‘başbakan’ gibi hareket etmeye çalışıyordu…
Belliydi; Erdoğan’la ‘ters’ düşmemek için elinden gelenin azamisini sergilemeye gayret ediyordu, ama proje geliştiriyor, ülke içinde ve dışında sağa sola çok fazla gidip geliyor, görüşmeler yapıyordu…
Belliydi; bir ‘şeffaflık’tır tutturmuştu, ‘siyasi etik’ deyip duruyordu, hırsıza arsıza yolsuza yerli yersiz çok laf çakıyordu. ‘Uyumluydu’, dikkatliydi, özenliydi, saygılıydı filan, ama duruşuyla ‘ben farklıyım’ demeye çalışıyor gibiydi…
Belliydi; ‘Reis’ bir öfkeli, hiddetli, asabi, kızgın ve agresif adam. Bunun ise yüzünden gülümseme eksik olmuyor. Acaba bu da mı bir ‘farklıyım’ mesajıydı? Sadece Saray’daki bakanlar kurulu toplantılarında yüzü asık oluyordu. Ne demek oluyordu şimdi bu?
Belliydi; bir Yıldırım Akbulut kadar olamayacaktı. Hem de okumuş-yazmış adamdı, İngilizce de biliyordu ve Obama ile bile görüşmek istemişti. Ne demek istiyordu?
Belliydi; gidişatı herhalde o da görmüştü ve ‘Reis’in hoşuna gidecek işler ve konuşmalar yapmaya hız vermişti. ‘Paralel’ operasyonları, ‘kamu düzeni’ operasyonları; operasyonlar onun döneminde birbirine karıştı. Geride hayatını kaybetmiş yüzlerce kişi, yerle bir edilmiş kentler, tıklım tıklım dolu hapishaneler bıraktı. ‘Şehitlik’ üzerine cafcaflı lafları iyiydi de, ‘PKK Mayıs 2013’teki pozisyonuna dönerse…’ demiş bulundu bir kez. ‘Reis’in “Son terörist öldürülünceye kadar…” açıklamalarından haberi yokmuş gibi…
Belliydi; Hoca’yla olmuyordu, olmayacaktı. ‘Partinin başkanı’ olduğunu sanıyordu bir de, üstüne üstlük yani. Atama yetkileri MKYK’ya devredildiğinde anlar mıydı hanyayı konyayı? Anladı…
Ahmet Davutoğlu çekildi. Muhtemelen bundan sonra adı pek az gündeme gelecek ve hızla unutturulmaya çalışılacaktır. ‘Hoca’ çekildi çekilmesine ama bence ‘çekilmesini’ de bilemedi. ‘Refiklerine’ sitem etti, ‘lider’e toz kondurtmadı. Operasyonun Saray’da hazırlandığını bilmezden gelmeyi tercih etti. Bunu ‘parti zarar görmesin’ hassasiyetiyle yaptığı belli. Ama ya ülkenin çıkarları ve geleceği?
AKP içerisinde hala ‘Ak Partili’ olduğunu düşünenler var, malum, ‘Hoca’nın bu ‘belliydi’ gidişiyle onlar ne yapacaklar acaba? Ne pişmez ‘armut’muş? Ağızları yorulmuş olmalıdır çeneleri açık beklemekten…
‘Fiili’ Türk Tipi Başkanlık sisteminin önünde ‘engel’ kalmadı. Atanacak yeni başbakan Saray danışmanlarından biri gibi hareket edecektir. Parti ve hükümet olarak AKP’nin yegane gündemi, belli ki, artık ‘Reis’i resmen de ‘Başkan’ yaptırmak. Parti de, hükümet de, parlamento da ve hatta ‘millet’ de bunun için seferber olmak zorunda.
Yoksa, ‘yakar’…
