Böyle bir Türkiye’de yaşıyoruz
Eser Karakaş 01 Ocak 1970
İnternet üzerinden haysiyetsiz sansürcülerin kapatmadıkları internet sitelerini karıştırıyorum ve önemli bulduğum haberleri bir “folder” da biriktiriyorum.
Bir haberi okuduğunuz zaman aslında, sizin için korkunçtur muhtemelen, bizim çirkin basın ve siyasetin sevdiği tabirle, münferit olabiliyor ama mesela bir haftalık bir zaman dilimi içinde aynı minvalde “folder” ınızda yirmi münferit haber birikiyor ise, bu durum yaşadığınız ülkenin artık korkunç bir yere dönüştüğü anlamını geliyor.
Aşağıda size son haftalardan küçük bir seçki sunuyorum.
1-Terör olaylarında son haftalarda kaç asker, kaç polis, kaç sivil, kaç kürt genci öldü, artık çok net takip dahi edemiyoruz ama sayılar normal bir ülkede olmayacak, olamayacak kadar yüksek.
2-İstanbul’un Küçükçekmece ilçesinde İkitelli Ortaokulunda bir sözde müdür yazdığı bir ders kitabında Alevilikten bahsederken “bozuk zihniyet” ifadesini kullanıyor, müdüre bir şey olmuyor, bu ifadeyi protesto eden meslektaşlara soruşturma açılıyor. İşte size dört dörtlük bir Türkiye manzarası. Bizim basında bir parça dahi fikr-i takip kavramı varsa bu olayın peşinden gider ve bu sözde öğretmen, sözde müdürün nasıl bir müeyyide ile karşı karşıya kalacağını izler ama ben şimdiden sizlere bir şeycikler olmayacağını söyleyebilirim.
3-Avrupa Kupasının en başarısız ama en yüksek ücret alan teknik direktörlerinden Sayın Fatih Terim ülkeye döner dönmez bir basın toplantısı ile yol haritasını açıklayacağını söylemiş idi. Aradan epey bir süre geçti, ilk on altılar sekize indi, çeyrek finaller oynandı, yarı finaller oynandı, bu yazıyı okuduğunuz zaman ise Avrupa 2016’nın galibi belli olmuş olacak ama Fatih Terim’in yol haritası hala belli olmadı. Türkiye’nin “en harbi adanalı delikanlısının” durumu ve bunun üzerinden Türkiye’nin durumu biraz böyle.
4-Büyük çiftlik, siyasal iktidarların borazanı TRT yeni bir düzenleme ile bütçesine yeni paralar aktarıyor; yeni bir bandrol geliri ihdas edilerek senede yaklaşık altı yüz milyon ek bir gelir geliyor habercilik kavramından uzak TRT için. TRT ve Anadolu Ajansı, bu işler özerkleşme ile bizim kültürümüzde çözülemiyor, hemen özelleştirilmeli ya da kapatılmalı.
5-Asker eski yetkilerini geri alıyor; tüm askeri vesayet tartışmaları sonrası güya askeri vesayet karşıtı AKP TSK’nın başka hiçbir demokratik hukuk devletinde olmayan yetki ve özel konumunu geri getiriyor. Askere tanınan yargı bağışıklığı son örnek ama başkaları da var.
6- 2016 bütçesinin ikinci yarısı için açıklanan kamu personeli maaşlarında askerlerin ve yargıçların-savcıların maaşları yine açıklanmadı. Demokratik bir hukuk devletinde kamu parası ile maaş alan kişilerin gelirlerinin saklanması büyük bir skandaldır.
7-İnternet sitelerine sansür uygulaması genişleyerek derinleşiyor. Türkiye için utanç verici bu manzara karşısında sözde yargının tavrı da yine bu ülke için utanç kaynağı. Bakalım bu utanç verici manzaralardan ne zaman kurtulacak Türkiye?
8-Digitürk gibi büyük bir kamusal ağın satışında ortaya çıkan sorular hala yanıtsız duruyorlar.
9-Panama belgelerinde ismi geçen kişilerin iş yaşamları hiçbir şey olmamış gibi sürüyor.
10-Mehmet Altan’ın 1 Temmuz günü Özgür Düşünce gazetesinde yazdığı “AKP-İŞİD ne saklanıyor?” yazısında sorduğu sorulara yanıtlar hala verilemedi.
11-“Zarrab dosyasından Acun çıktı” haberi benim için çok ilginç bir haber. Bir gazetecinin bu işlerle bu denli yakınlığı üzerine ileride önemli meseleler ortaya dökülebilir kanısındayım, bekleyip göreceğiz.
12-Sayıştay’ın MİT 2012 raporunda vardığı sonuç hakkında idare ne yaptı, yanıtını bilmiyoruz, basının bu konuyla ilgilenmemesi de daha ilginç.
İşte size rasgele seçtiğim on konu üzerinden içinde yaşadığımız bir Türkiye manzarası.
Ne güzel bir manzara değil mi?