PKK'nın yeni adı
Erdal ŞAFAK 03 Haziran 2008
ABD Başkanı Bush'un kararıyla ilgili olarak tepkilerini, yorumlarını öğrenmek için dün bildiğimiz tüm Kürt internet sitelerini taradık.
PKK yanlısı, PKK karşıtı, bağımsız, özgür ne kadar site varsa...
Türkiye'den, Kuzey Irak'tan, Almanya'dan, Fransa'dan, İsveç'ten, Kanada'dan yayın yapan toplam 20'yi aşkın site...
Hiçbirinde "Tıss" yoktu. Günahını almayalım; sadece biri birkaç satırlık haberle geçiştirmişti. Onu da "Acaba doğru mu" diye sorgulayarak.
Bush'un kararı mı? Beyaz Saray, PKK'nın "Başkanlık Yabancı Uyuşturucu Kaçakçıları Listesi"ne alındığını açıkladı. İtalyan "Ndrangheta" mafyası ve Meksikalı "Beltran Levya" organize suç örgütüyle birlikte.
Bir ayrıntı: Listeye ayrıca 4 kişinin de adı yazıldı. Biri Türk: Cumhur Yakut. Ünlü Van eski Milletvekili Mustafa Bayram'ın Başkaleli damadı. Liceli olan Hüseyin Baybaşin'i "Eroin imparatoru" tahtından indirmiş, 10 yılı aşkın süredir Türk polisinin yanı sıra Interpol'ün de kırmızı bültenle aradığı bu coğrafyanın bir numaralı kaçakçısı. Zehir ticaretini PKK ile ortaklaşa yürütüyor.
PKK'nın uyuşturucu kaçakçılığı yaptığı ne sır, ne de yeni bir bilgi. Türkiye'de Genelkurmay, MİT, Emniyet raporlarını bir yana bırakalım, Batı'nın istihbarat ve güvenlik örgütleri de bu konuda sayısız rapor yayınladılar.
Birkaç örnek verelim:
ABD Uyuşturucuyla Mücadele Bürosu 1992'de açıkladığı "Uyuşturucu kaçakçılığının denetimi için uluslararası strateji" raporunda, Avrupa'daki uyuşturucu kartelinin PKK'nın denetiminde olduğunu bildirdi. Aynı kurum 1996 raporunda PKK'nın terör faaliyetlerini eroin üretimi ve ticaretiyle finanse ettiğini belirtti. 1998 raporunda bu tespitleri daha da ayrıntılı olarak tekrarladı.
ABD Adalet Bakanlığı 1995'te hazırladığı raporda PKK'nın uyuşturucu ticareti ve bu ticaretten sağladığı parayı aklamakla kalmadığını, ayrıca afyondan elde edilen her türlü uyuşturucunun üretimi ve ticaretinde neredeyse tekel olduğunu ilan etti.
Paris Kriminoloji Enstitüsü 1996'da yayınladığı "Siyasal şiddet ve uyuşturucu ticareti" raporunda PKK'nın narkotik ağını ayrıntılı bir şema olarak verdi. Avrupa polisinin ele geçirdiği PKK malı eroinin dökümü eşliğinde. Yine aynı enstitünün uzmanlarından Doktor François Haut, 1997 Nisan'ında Brüksel'de verdiği konferansta, PKK'nın uyuşturucu üretimi, rafine edilmesi ve satışında bir numaralı örgüt durumuna geldiğini, Avrupa'nın birçok ülkesinde pazarı ele geçirdiğini rakamlarla anlattı.
"Uyuşturucu Jeopolitik Gözlemevi" birçok raporunda PKK'nın Afganistan ve Orta Asya'daki üreticilerden aldığı afyonu Türkiye'nin çeşitli yerlerindeki gezici laboratuvarlarda damıtıp eroine dönüştürmesini ve Avrupa'da pazarlamasını son derece ayrıntılı olarak işledi.
Daha yığınla örnek sayabiliriz. Sadece son "Resmi" açıklamayla noktalayalım: Almanya'nın Bremen eyaletinin polis şefi Holger Münch, 6 ay kadar önce, PKK'nın Avrupa'daki sadece militanlarının değil yöneticilerinin de uyuşturucu ticaretine karıştığını açıkladı.
Acaba Avrupa ne yapacak?
Başkan Bush'un girişiminin önemi şu: Evet, PKK'nın uyuşturucu ticareti yaptığını bilmeyen yok ama örgüte bu konuda ilk kez yaptırım geldi. Örgüt bundan böyle zehir ticaretinden elde ettiği fonları ABD bankacılık sistemine sokamayacak, Amerikan şirketleri ve yurttaşlarıyla hiçbir şekilde iş yapamayacak.
Şimdi sıra Avrupa'da. Çünkü Beyaz Saray'ın açıklamasında, "ABD'nin Avrupa'daki polis örgütlerine de bildirilecek bu yaptırımının PKK'nın özellikle Avrupa'daki faaliyetlerini önlemeyi, bağış toplama, miting düzenleme ve TV yayını yapma gibi etkinliklerine son vermeyi amaçladığı" önemle vurgulanıyor. Umarız en azından Roj TV'nin gelir kaynakları mercek altına alınır.
PKK'ya "Silahlı Kürt muhalefeti" diyen DTP'liler bakalım bu gelişmeyi nasıl değerlendirecekler? Ama PKK terör örgütleri listesinden sonra uyuşturucu kaçakçıları listesine de girdiğine göre, daha farklı bir tanımı "Hak ediyor". Biz bundan böyle ondan "Terör ve zehir örgütü" diye söz edeceğiz. Herhalde yakışır.