« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

13 Ara

2016

İktidar; yıkımının enkazı altında...

Şükran Soner 01 Ocak 1970

Benim gibi rakamların dilinden anlayacak kadar uzman olmayanlar ekonomik krizlere ilişkin sıfırların okunmasında hep zorlanıyorlar. Zaten çoğunluk için anlamları insanların yaşamının hangi ölçeklerde karabasana çevirecekleri üzerinden... Hükümetin büyük krize ilişkin önceki gün yapılan paketin içindeki açıklamalarından, alınmasına çaba gösterilen önlemlerden, yeni kriz dalgasının en çok üretimi dibe çeken boyutu öne çıkıyor...
Ekonomik kalkınma seferberlik sözlerinin hiç bu kadar balonlaştığı bir süreci anımsamıyorum... Dünya ölçeğindeki ekonomik gelişmelerle, ülkemize sıcak para girişi olasılığı dibe vurmuş. Üstüne İktidarlarının, sıcak paranın, yabancı yatırımın gelebilmesinin koşullarını bir bir ortadan kaldıran icraatlarının sonuçları bindirmiş... Sermaye girişinin, yatırımın, olmazsa olmaz güvenlik arayışlarının, ekonomik-siyasal istikrarın, insan hakları, hukuk devleti düzeninin işleyişi, yargı bağımsızlığı ayakları yok. Üretimin yetişmiş insan açığı, ekonomik bilimsel gerçekliğin ölçüldüğü PISA raporu sonuçları ile nasıl dibe yuvarlandığı ortada.
Doların önlenemez yükselişini bir ölçüde frenleme düşü ile dövizden vazgeçip liraya dönüş, başka ülkelerle kendi paralarıyla doğrudan ticaret seferberliği, Reis damgalı seferberlikle ilan edilmiş ancak hangi ülkeyi örnek alırsanız alın ithal ettiğiniz ürünlerin dengiyle yarışmayı unutun, yanına yaklaşılacak ihraç ürünleriniz yok. Zaten Hükümet açıklamasında da, ortadirek, KOBİ’ler, esnafın çöküşte olduğu, iflaslar patlaması gerçeğinden yola çıkılmış. Dudak uçuklatacak rakamlara varabilecek çöküşe gidişi frenleyebilmek yolunda, işçinin sigorta primi, vergi borçlarının faizsiz ertelenmesi yanında, yeni para, kredi girişlerinin bulunabilmesi arayışlarına öncelik tanınmış...

***

Türkiye’nin büyük depremin de katkıları ile yakın tarihte yaşanmış en büyük ekonomik krizinin bedeli Ecevit koalisyon hükümetine ödetildikten sonra, yaşanan toparlanma şansını yakalamış Erdoğan liderliğindeki AKP İktidarlarının, “Enkaz devraldık, Türkiye’yi dünya liderliği ülkelerinin katına uçurduk...” kampanyalarının gazı kaçtı... İktidarlarının sadece ekonomi ayağında değil, yaşamın her alanına dönük icraatlarının sonucu, birbirlerine eklemlenerek, arka arkaya katlanarak gelen yıkımların, ağır enkazlarının altında ezilen halka, yalansız dolansız masallar bile anlatmanın olanağı yok...
En son bizim kesemizden, bizim geleceğimizin dövizle borçlandırıldığı süper projelerle yapılan havalı reklamlardan sonra... Şehirlerarası ağır araç, otobüs trafiğinin çok ağır ek maliyetlerle zorla yönlendirildiği süper köprüler projeleri yüzünden günlük sebze meyve, otobüs biletleri zamları, yakıt israfı, zaman kayıpları ile bedel ödemeye başlamamız bir yana. Bomboş kalan bu yollar için bu projeleri üreten firmalara gelecek kaç yıl, kaç kuşağımızın döviz olarak kaç para ödemek zorunda bırakıldıkları ürkütücü gerçeğini kafamıza oturtamasak da artık biliyoruz. Baksanıza zorunlu tasarruf kapsamında acil görev yapacak polis araçlarına para tasarrufu yapabilmek üzere, kara mizah konusu olabilecek gibi, bu yollardan geçmeleri yasaklanmış.
İktidarın, iktidar erkinin kilit kurumlarını yasadışı, hukuksuz, haksız yöntemlerle, kirli çıkar ağı da kurmuş olarak ele geçirmelerinde; darbe yapacak terör örgütü kimliği kazanmalarına kadar başından sonuna suç ortaklığı yaptığı FETO örgütlenmesiyle hesaplaşmasında, kitleleri de kapsayan bir o kadar haksızlık, hukuksuzlukla beslenen operasyonlarında henüz başlangıç sürecindeyiz. FETO bahane ülkenin insan hakları, hukuk devleti, parlamenter düzeni, laik Cumhuriyet, Atatürk devrimleri, Anadolu aydınlanması toplumsal kazanımları örgütlenmelerinin tümünün hedef alındığı haksız, hukuksuz, diktatoryal operasyonlar şahane...
Ortadoğu bataklığının tüm sorunlarının, dünya tarihinde örneği yaşanmamış göç yükünün, terör kuşatmasının kıskacında krizden krize savruluşumuzun enkaz yüküne sıra bile gelemedi... İktidarları sadece ve sadece kendi icraatları ile yarattığı yıkımların enkazı altında, hâlâ seferberlik masalları ile daha da acımasız otoriterleşmeye doğru başkanlığa yürüyüş savında ya...

Ziyaret -> Toplam : 125,16 M - Bugn : 45307

ulkucudunya@ulkucudunya.com