Kaleme kurşun: Çetin Emeç
01 Ocak 1970
Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Çetin Emeç, 7 Mart 1990'da İstanbul Suadiye'deki evinden işine gitmek için çıktığı sırada bindiği arabasının içinde şoförü Snan Ercan'la birlikte öldürüldü. Teröristler, kullandıkları otomobili Bostancı Karakolu'nun yakınına bırakarak kaçtı.
Olaydan bir gün sonra Atatürk Havalimanı'nın otoparkında terk edilmiş olarak bulunan açık mavi bir Renault 12 marka otomobilin torpido gözünde Hürriyet'in birinci sayfasındaki Çetin Emeç'in fotoğrafı kırmızı kalemle çizilmiş olarak bulundu.
İstanbul Emniyet Müdürü Hamdi Ardalı'nın 30 Ekim 1990'da görevden alınması üzerine yerine gelen Mehmet Ağar döneminde kapatılan Emeç dosyası tekrar açıldı.
Emeç suikastıyla ilgili üç yıl boyunca hiçbir gelişme kaydedilemezken, 16 Ekim 1993'te Çetin Emeç, Turan Dursun, Uğur Mumcu, Bahriye Üçok ve Muammer Aksoy'un öldürülmesi emrini veren, İran yanlısı terör örgütü İslami Hareket'in Türkiye Askeri Birim Genel Sorumlusu ve İcra Şurası üyesi 'Deniz' kod adlı Ekrem Baytap, İstanbul Fatih'te yakalandı.
Çetin Emeç suikastının planlayıcılarından, İslami Hareket örgütü üyesi Abdullah Bilen, Merter'deki Garanti Bankası soygunundan sonra polisle girdiği çatışmada Kasım 1993'te öldürüldü. Suikastta, İngram marka silahı kullanan, 'Nezih Beyret' sahte kimlikli 'Kemal' kod adlı tetikçi, çatışma sırasında ikinci kez polisin elinden kaçmayı başardı.
Çağrıcı yakalandı
25 Kasım 1995'te ise Üsküdar Barbaros Mahallesi'nde polisle çatışmaya giren, Çetin Emeç suikastı tetikçilerinden Tamer Aslan, yaralı olarak yakalandı. Tamer Aslan ifadesinde, Emeç suikastında İrfan Çağrıcı ile birlikte tetiği çeken, 'Nezih Beyret' sahte kimlikli teröristin gerçek adının Muzaffer Dalmaz olduğunu söyledi.
İslami Hareket örgütünün 'Ameliyat Timi' sorumlularından, Emeç suikastının tetikçilerinden İrfan Çağrıcı, 10 Mart 1996'da Kadıköy'de bir banka şubesinden İran kaynaklı yüklü miktarda parayı çekerken yakalandı.
Çetin Emeç, şoförü Sinan Ercan, yazar Turan Dursun ve iki İranlı rejim muhalifini öldürdükleri iddia edilen İslami Hareket Örgütü üyesi 41 sanık, İstanbul 3 No'.lu DGM'de tam üç yıldır yargılanıyor. Son duruşmada örgüt üyesi oldukları iddiasıyla yargılanan sanıklar Kutbettin Gök ve Mehmet Zeki Yıldırım tahliye edildi. Örgütün yöneticisi, Emeç cinayetinin tetikçisi olduğu ileri sürülen İrfan Çağrıcı 2 yıldır duruşmalara katılmıyor. Dava hala devam ediyor.
Sincan cephaneliğinde katil avı
Mumcu'nun katillerinin yakalanması için başlatılan Umut operasyonuyla birlikte ele geçirilen Kışlalı'nın katilleri ve örgüt üyelerine ait cephanelik Emeç cinayetinin aydınlatılması konusunda da ipucu oldu.
Sincan'da bir köydeki tarlada bulunan silahların seri numaralarının Emeç suikastının faili olduğu gerekçesiyle gözaltına alınan İslami Hareket Örgütü üyesi İrfan Çağrıcı'nın üzerinde ele geçirilen silahların seri numarasını takip ettiği ortaya çıkarıldı. Bu tesadüf, aynı zamanda suikastlarda İran bağlantısını kanıtlayan başka bir delil oldu.
7.5 yıl sonra gelen idam kararı
İrfan Çağrıcı, 23 Temmuz 2000'de İstanbul 3 No'lu DGM'de Çetin Emeç suikastıyla ilgili yargılandığı davada 7.5 yılın ardından, "Anayasal düzeni silah zoruyla değiştirmeye kalkışmak" suçundan idam cezasına çarptırıldı. Çağrıcı'ya indirim uygulamayan DGM heyeti, aynı davada yargılanan dört sanığa müebbet ağır hapis cezası verdi. 17 sanığa da 3 yıl 9 ay ile 12 yıl 6 ay arasında ağır hapis cezaları veren mahkeme heyeti, 20 sanığın beraatini, yedi sanık hakkındaki dosyanın zaman aşımından düşmesini, bir sanığın da dosyasının ayrılmasını karara bağladı.