Her şey Başkanlık için, Başkanlığa göre, Başkanlık tarafından...
Adnan İslamoğulları 01 Ocak 1970
Yapımına 41 ay önce başlanan ve Cumhuriyet tarihinin en büyük camii olan Çamlıca Camisi inşaatının yüzde 78'i tamamlanmış, caminin 72 metre yüksekliğindeki dev kubbesinin üzerine de 'rekortmen bir alem' takılmış. 4 buçuk ton ağırlığında ve 7 metre 77 santimetre boyundaki alemin dünyada bir eşinin daha olmadığı belirtilmiş.
28 Şubat döneminin meşhur tartışmalarından olan 'Taksim'e câmi' tartışması da mutlu son ile sonlanmış ve cami inşaatının temelleri de nihâyet atılmış. Artık Taksim'de de bir camimiz varmış, yolu Taksim'den geçenler de camisiz kalmayacak ve Türkiye'nin en büyük eksiği de tamamlanmış olacakmış Taksim camisiyle.
Bu iki haberi okuduktan sonra yeni beklentiler içine girdim, yüreğim kıpır kıpır oldu, sanki göğüs kafesimde bir güvercin kanat çırpıyor adeta.
İki beklentim daha var ikisi de Ankara'dan.
Birincisi Ankara'nın göbeğinde Kızılay'ın hemen yanı başındaki Güven Park'a dozerlerin girmesi ve önce bronz anıtın yerinden sökülerek kaldırılması, parktaki o saçma sapan fıskiyelerin yıkılması ve ardından da parktaki o çirkin, o lüzumsuz, o durduğu yerde fotosentezden başka bir iş yapmayan bir işe yaramayan akasyaların bir gece yarısı sökülerek, yerine yine cumhuriyet tarihinin Çamlıca Camii'nden sonra en büyük camisinin yapılması ve bu sefer 80 metrelik yüksekliğiyle kubbesi ve tepesindeki 5 ton ağırlığındaki yeni alemiyle yeni rekorların kırılması ve Guinnes Rekorlar Kitabı'na hiç vakit geçirmeden müracaatlarının yapılması.
İkincisi ise yine Ankara'nın en çirkin mekânlarından olan Kuğulu Park'a bir el atılması.
Kuğulu Park denilen ve içinde bir banyo küveti kadar su birikintisinde yüzen üç-beş kuğunun ve orayı sürekli pisleten güvercinlerin hayvanat bahçesine gönderilip, parktaki ağaçların da kesilmesi ve Kuğulu Park'ın arazisinin darlığından sebeple büyüklük rekoru kıramayacak da olsa pandantif bir cami inşaatına hemen başlanması.
Bütçe sıkıntısı sebebiyle bu iki projenin zinhar ertelenmemesi, gerekirse, yol-köprü-baraj-hastane müteahhitlerinden yardım alınarak inşaata hemen başlanması ve gece gündüz fedakârlıkla çalışılarak bitirilmesi ülkemize büyük hizmet olacaktır.
Hem böylelikle referandum için hutbe okunacak, vaaaz ü nasihat edilecek, 'evet propagandası' yapılacak, parti mitinglerine davetiye çıkarılacak iki mekân daha kazanmış olur Ankara.
Ham zaten camilerimiz niçin var ki?
Ne derdik biz?
Her şey Türk için, Türk'e göre, Türk tarafından...
Şimdi ne diyoruz?
Haydi hep bir ağızdan buyurun, aşk ile ve dahi vecd ile:
Her şey Başkanlık için, Başkanlığa göre, Başkanlık tarafından...