« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

11 Mar

2008

Moskova Antlaşması

01 Ocak 1970

Moskova Antlaşması, Sovyet Rusya ile TBMM Hükümeti arasında 16 Mart 1921'de imzalanan antlaşma.

Sovyet Rusya'nın genel siyasetini dikkate alan Türkiye Büyük Millet Meclisi, Bekir Sami Bey Başkanlığında Moskova'ya bir heyet göndermişti. Bu heyet, Sovyetler ile Ankara Hükümeti arasında yapılacak antlaşmaya esas olacak bazı hususları tesbit etmiş ve böylece 20 Ağustos 1920'lerde iki hükümet arasında olumlu gelişmeler başlamıştı. Ancak, Sovyet Dışişleri Komiseri Chicherin'in Kafkasya'da Türkiye'ye ait bazı bölgelerin Ermenistan'a verilmesini istemesi üzerine antlaşmanın imzalanmasından vazgeçilmişti.

Daha sonra Mustafa Kemal, Ali Fuat Paşa'yı Moskova elçiliğine tayin etmişti. Ali Fuat Paşa heyeti 14 Aralık 1920'de Ankara'dan ayrılmıştı. Keza, Chicherin'de Ekim ayında Gürcistan'ın Ankara elçisinin kardeşi olan M. Budu Medivani'yi Ankara'ya elçi olarak görevlendirmişti. 19 Şubat 1921'de Ankara'ya gelen Medivani, Mustafa Kemal'e itimatnamesini sunmuştu.

Bundan sonra Türk-Sovyet ilişkilerinin gelişmesi iki tehlike ile karşılaştı. Bunlardan Birincisi: Türk-Sovyet görüşmelerinin yapıldığı sırada Enver Paşa'nın Moskova'da bulunması idi. ikincisi ise; Komintern'in teşebbüsü ile Bakü'de Azerbaycan Cumhuriyeti'nin bağımsızlığını ilan etmesi ve Doğu Milletleri Kongresinin toplanması idi. Ancak, her iki sorun da Türk-Sovyet görüşmelerinin olumlu sonuçlanmasına engel olamadı. Bunda, Türk ordularının Doğu'da Eylül-1920'de Ermeniler'i; Batı'da da, Ocak-1921'de Birinci İnönü Savaşı'nda Yunanlılar'ı yenilgiye uğratmalarının ve dolayısıyla Ankara temsilcilerinin Moskova'daki pazarlık gücünü artırmış olmasının sağladığı etkinin varlığı idi.

Neticede iki ülke arasında 16 Mart 1921'de Moskova Antlaşması imzalandı. Bu antlaşmaya göre:

1. Taraflardan herbiri, diğerine zorla kabul ettirilecek bir barış anlaşmasını ve milletlerarası bir akti tanımamayı taahhüt etmişlerdir.

2. Türkiye tabirinden ne anlaşılacağı tespit edilmiştir. "Türkiye tabirinden 28 Ocak 1920'de İstanbul Mebusan Meclisi tarafından tanzim ve bütün devletlerle, basına tebliğ olunan, Misak-ı Milli'de belirtilen hudutlar dahilindeki topraklar anlaşılmaktadır. " Milli Misak, bu suretle ilk defa olarak milletlerarası bir antlaşmada yer almıştır.

3. Türkiye'nin kuzey-doğu sınırı tespit edilmiştir. Bu antlaşmaya göre sınır: Karadeniz kıyısında Sarp Köyü-Şavşat dağının suları ayıran çizgisi-Kars ve Ardahan sancaklarının kuzey sınırları Araş talvegi - Karasu dökümüdür.

4. Misak-ı Milli sınırları içinde olmasına rağmen, Batum Limanı ve yukarıda belirtilen sınırın kuzeyinde kalan Acaristan toprakları geniş bir muhtariyet verilmek suretiyle Gürcistan'a bırakılmıştır.

5. Nahcivan, muhtar olmak şartı ile Azerbaycan'a bırakılmıştır.

6. Boğazların bütün milletlerin ticaretine açık olduğu kabul edilmiştir. Bu hükmü temin edecek tüzüğün, Boğazlar ve Karadeniz'de kıyısı bulunan devletlerin teşkil edeceği bir komisyon tarafından hazırlanması kabul edilmiştir.

7. İki memleket arasında evvelce imza edilmiş olan (Çarlık Rusya ve Osmanlı Devleti zamanında) anlaşmaların hükümsüz olduğu kabul edilmiştir.

8. Kapitülasyon usulünün ve bu usul ile ilgili olan her türlü ilişkilerin hükümsüzlüğü ilan edilmiştir.

Türk Heyeti, Moskova'da bulunduğu sırada orada bağımsızlığım yeni kazanmış bulunan Afganistan temsilcileri ile de temaslarda bulundu ve bu devletle 1 Mart 1921'de bir dostluk antlaşması imzalandı. Bu antlaşma ile:

1. Maddi ve manevi menfaatleri tamamen müşterek olan bu iki kardeş devlet ve millet, eskiden beri mevcut olan manevi bağlarını ve tabii ittifaklarını resmi bir anlaşma ile belirtmeye karar verdiklerini;

2. Birbirlerinin bağımsızlıklarını tanıdıklarını;

3. Taraflardan birine yapılacak bir tecavüzün, diğer tarafa da yapılmış sayılacağını ve tehdidi bertaraf etmeyi kabul ettiklerini;

4. Kültürel bağları güçlendirmek için Türkiye'den Afganistan'a öğretmen ve subayların gönderilmesi hususunda mutabakat sağlandığını;

5. Türkiye ve Afganistan arasında zaten mevcut olan dostluk bağlarının daha da kuvvetlendirileceğini kararlaştırmışlardır.

Türk-Afgan Antlaşması 1928 tarihinde Ankara'da yenilenmiş ve yeni antlaşmada ittifak taahhüdü tadil edilmiştir.

Ziyaret -> Toplam : 125,32 M - Bugn : 79802

ulkucudunya@ulkucudunya.com