« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

21 Şub

2010

1950'lere mi döneceğiz?

Türker Alkan 21 Şubat 2010

Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun kararı yargıya müdahale midir, değil midir? Bu soruya iki çeşit yanıt verilebilir. Birincisi, HSYK’nın çıkarınızı zedeleyip zedelememesiyle ilgilidir. Özellikle hükümet kanadı bu işe pek kızdı.
Kara kaplı deftere düştükleri notu görür gibiyim: “Yeni anayasada bu kurulun icabına bakıla! Bir daha ukalalık yapmaya kalkışamayacak hale getirile!”
AKP boşuna mı tutturdu ‘Anayasa değişikliği’ diye. Bir bildikleri var elbet!
İkinci yanıt şimdiki Anayasa’da HSYK’ya verilen görevde bulunabilir. Anayasa’nın 159’uncu maddesine göre:
“Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu; adli ve idari yargı, hâkim ve savcılarını mesleğe
kabul etme, atama ve nakletme, geçici yetki verme, yükselme ve birinci sınıfa ayırma, kadro
dağıtma, meslekte kalmaları uygun görülmeyenler hakkında karar verme, disiplin cezası verme, görevden uzaklaştırma işlemlerini yapar.
Adalet Bakanlığı’nın, bir mahkemenin veya bir hâkimin veya savcının kadrosunun kaldırılması veya bir mahkemenin yargı çevresinin değiştirilmesi konusundaki teklifleri karara bağlar. Ayrıca Anayasa ve kanunlarla verilen diğer görevleri yerine getirir.
Kurul kararlarına karşı yargı mercilerine başvurulamaz.”
İşte sayın Cumhurbaşkanı Gül’ün yakındığı kurumlardan biri daha. İktidarları zor duruma
sokan farklı güç odakları.
Gel de değiştirme!
Doğrusu HSYK’nın kararını ilk işittiğimde, ‘Acaba HSYK biraz sert mi davrandı, görev
tanımını zorladı mı?’ diye aklımdan geçmedi değil. Fakat Anayasa tarfından HSYK’ya tanınan
yetkileri ve görevleri görünce ‘HSYK doğru olanı yapmış,
kendisine verilen görevi yerine getirmiş’ demekten başka bir yol göremedim!
‘Bu kararıyla HSYK yargıya müdahale etmiştir’ deniyor ama, 159’uncu Maddedeki görev tanımından da görüleceği gibi, yargı sürecine müdahale zaten HSYK’nın görevleri arasında.
HSYK, yargılama sürecinin bir parçası. HSYK, Erzurum ve Erzincan savcıları arasında gelişen görülmedik yargı olayına müdahale etmese, bu kez de müdahale etmediği için taraf tutmakla eleştirilecekti.
Yargıç teminatı, bağımsızlığı, 1950’lerde çok kavga konusu olan, 27 Mayıs darbesine yol açan tartışma alanlarından birisiydi.
Onun için bu konu 61 Anayasası’nda özenle ele alınmıştır.
HSYK’ya yapılan saldırıların arkasında tekrar 1950’lerin baskıcı anlayışına dönme isteği olabilir.
Öyle ise vay halimize!
Bundan yarım asır önce bile başaramadıkları baskıcı yönetimi şimdi uygulamaya koyabilirler mi?
Sanmıyorum!

Ziyaret -> Toplam : 125,03 M - Bugn : 50774

ulkucudunya@ulkucudunya.com