AP’nin Türkiye raporundan ‘dondurulma’ gitti, ‘gecikmeksizin askı’ geldi
01 Ocak 1970
AP, Türkiye raportörü Kati Piri tarafından hazırlanan rapor oy çokluğu ile kabul edildi. Önceki raporda ‘Türkiye ile müzakereler askıya alınsın’ olarak yer alan çağrı ‘gecikmeksizin askı’ vurgusuyla değiştirildi.
Hürriyet’ten Güven Özalp’ın haberine göre, AP Dışişleri Komisyonu (AFET), Hollandalı parlamenter Kati Piri tarafından hazırlanan Türkiye raporunu 3’e karşı 51 oyla kabul etti. Oylamada 14 parlamenter de çekimser kalmayı tercih etti.
Rapor, Türkiye’deki gelişmeleri detaylı şekilde ele alan ve Ankara’yı rahatsız etme potansiyeli yüksek olan bir içeriğe sahip. Rapor taslağına 397 değişiklik önergesi verilmişti.
Piri, diğer gruplarla koordinasyon içerisinde hazırladığı 25 uzlaşı önergesiyle bu sayıyı düşürme yoluna gitti. Bununla birlikte uzlaşı önergeleri tüm siyasi grupları bir şekilde memnun etme amacı güttüğünden belgenin içeriği de ilk haline göre daha sert bir hal aldı.
‘MÜZAKERELERİN ASKIYA ALINMASININ NEDENİ ANAYASA PAKETİNİN DEĞİŞTİRİLMEDEN UYGULANMASI’
Geçen yıl Türkiye ile müzakerelerin ‘dondurulması’ tavsiyesi içeren bir karar alan AP, bu belgede de başından bu yana müzakerelerin askıya alınması çağrısı yapıyordu. Uzlaşı önergesiyle yapılan değişiklik çerçevesinde askı çağrısı, ‘gecikmeksizin askı’ vurgusuyla değiştirildi.
Müzakerelerin askıya alınması, anayasa paketinin değiştirilmeden uygulanması şartına bağlandı. Buna gerekçe olarak da Venedik Komisyonu’nun anayasa paketiyle ilgili olarak verdiği olumsuz görüş gösterildi.
Türkiye ile AB arasında işbirliğinin artırılabileceği karşılıklı çıkar alanları üzerinde açık ve dürüst görüşme talebine yer verilen belgede, iki taraf arasındaki her siyasi angajmanın demokrasiye, hukukun üstünlüğüne ve temel haklara saygı şartına bağlanması istendi.
‘ÇAVUŞOĞLU ÇAĞIRILSIN, AB-TÜRKİYE ZİRVESİ YAPILSIN’
İlgili konuların ele alındığı toplantılara Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun çağrılması ve AB ile Türkiye arasında zirve düzenlenmesi de AP’nin talepleri arasında yer aldı.
OHAL uygulamalarının, çok sayıda gazeteci ve siyasinin tutuklu olmasının, idam cezası tartışmalarının, referandum sürecinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bazı AB liderlerini “Nazi uygulamaları” yürütmekle suçladığı açıklamalarının sert şekilde eleştirildiği raporda, uluslararası gözlemcilerin referandum sonucuna ilişkin bulgularının sonucun geçerliliği ve meşruiyeti konusunda ciddi şüphelere neden olduğu vurgusuna da yer verildi.
Türkiye’de gerçekleştirilen terör saldırılarını en güçlü ifadelerle kınadığını belirten AP, 2002’den bu yana AB’nin terör örgütleri listesinde yer alan PKK’nın şiddete dönüşüne yönelik kınamasını da yineledi. AB ülkelerini, AB’nin terör örgütleri listesinde yer alan örgütlerin işaret ve sembollerini yasaklayan yasal düzenlemeleri güçlendirmeye yönelik davet de belgede yer aldı.
RAPORA NİHAİ HALİ TEMMUZ AYINDA VERİLECEK
Rapora nihai halinin temmuz ayında yapılacak AP Genel Kurulu’ndaki oturumda verilmesi bekleniyor.