« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

25 Eyl

2017

MGK: 'IKBY’nin Referandumu Milli Güvenliğe Tehdit'

Yıldız Yazıcıoğlu 01 Ocak 1970

ANKARA —
Irak Kürt bölgesindeki bağımsızlık referandumunun ele alındığı MGK toplantısı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ABD’den dönüşü nedeniyle 2 saatlik gecikmeyle saat 17.00’de başladı. Cumhurbaşkanlığı Sarayı’ndaki MGK toplantısı 3 saat 10 dakika sürdü. MGK, toplantının ardından kısa bir yazılı açıklama yayınladı.

Yazılı açıklamada şunlar ifade edildi:

“IKBY'nin 25 Eylül 2017 tarihinde düzenleyeceğini açıkladığı referandumun gayrimeşru niteliği ve kabul edilemezliği bir kez daha belirtilmiştir. Tüm ikazlarımıza rağmen bu referandum yapılırsa Türkiye uluslararası anlaşmalardan doğan haklarını mahfuz tutar. Kuzey Irak referandumu milli güvenliğimizi tehdit ediyor. IKBY yönetimi vakit varken referandum kararından vazgeçmeye davet edilmiştir. Bu takdirde Irak merkezi hükümeti ile IKBY arasındaki meselelerin görüşmeler yoluyla ve anayasal temelde çözüme kavuşturulması için Türkiye'nin elinden gelen katkıyı yapmaya hazır olduğu kaydedilmiştir. Türkiye'nin yanı sıra BM Güvenlik Konseyi, uluslararası toplum ve Irak merkezi hükümetinin de kabul etmediği bu yanlışta ısrar edilmesi halinde, Kuzey Irak ile birlikte bölgemizin tamamına zarar verecek vahim sonuçların ortaya çıkmasının kaçınılmaz olduğu ifade edilmiştir.”

MGK’nın yazılı bildirisinde özellikle Türkiye’nin uluslararası anlaşmalardan doğan haklarını muhafaza edeceğini belirtmesi, kendi sınırlarını koruma ve “milli güvenlik tehdidi” gerekçesiyle sınır ötesi askeri operasyon yapabileceği şeklinde yorumlandı.

Türkiye’nin uluslararası antlaşma hakları kastı nedir?
Geçmişte Özel Kuvvetler’deki görevi itibariyle özellikle Irak sınır bölgesini yakından tanıyan savunma alanında uzman Abdullah Ağar’a göre, MGK’nın yazılı bildirisindeki uluslararası antlaşmalardan doğan haklara gönderme yapılması önemli.

Uluslararası hukukta Türkiye ve Irak’ı ilgilendiren anlaşmalar olduğunu kaydeden Ağar, “Başta 1926 Irak Antlaşması olmak üzere, Türkiye MGK kararıyla karşı karşıya kaldığı bu bekaa tehdidini ortadan kaldırmak maksadıyla her türlü tedbiri alabileceğine dair mesaj veriyor. ‘Türkiye, ikili ve uluslararası antlaşmalardan doğan haklarını mahfuz tutar’ demekle IKBY’nin bu referandumu yapması halinde geçmişte antlaşma yoluyla Irak Devleti’ne bırakmış olduğu topraklara Irak Devleti’nin varlığı ortadan kalktığı için tekrar dönmesine ilişkin süreci fiziki güç kullanmak da dahil ortaya koyabileceğini ifade ediyor” görüşünde.

IKBY’nin referandum sonucu ilan edildiğinde bunu bağımsızlık ilanına hemen dönüştürmeyeceğini de belirten Ağar, “Referandum sonucu kartını cebine koyacak olan IKBY, durumu bir soğuma sürecine bırakmak isteyecektir. Bu süreçte pazarlıklar yapılacaktır. Ama IKBY’nin temel hedefi olarak bağımsızlıktan vazgeçmesi söz konusu olmayacaktır. Süreç; kabul etme/kanıksama, fiili sınırları belirlemeye çalışma/meşrulaşma ve siyasallaşma aşamalarıyla devam edecektir. Bu durumda Irak zaten parçalanmış olacak. Bu da Türkiye’nin üniter yapısı, toprak bütünlüğüyle bir bekaa problemini beraberinde getirecek” dedi.

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) son günlerde Irak sınırında yürüttüğü tatbikat ile de askeri gücüne ilişkin mesaj verdiğini vurgulayan Ağar, bugünkü resmi MGK kararıyla birlikte Türkiye’nin IKBY ve Mesut Barzani ile arasında güven bunalımı tablosunu açıkça ortaya koyduğunu da ifade etti.

Bağımsızlık referandumu sonrasında Kürtler arasında iç çatışmalar yaşanabileceğini söyleyen Ağar, Barzani’ye muhalif siyasi Kürt hareketlerince çatışmaya varan tepkiler verilebileceği düşüncesinde.

Bunun yanı sıra Kürtler ile Türkmenler arasında da çatışmalar olabileceğini belirten Ağar, Bağdat Hükümeti’nin vereceği tepkiye göre de Kürtler ile Araplar arasında iç savaş doğabileceğini dile getirdi.

Irak’taki tabloda, ilerleyen dönemde bölge ülkelerinin katılımıyla çatışma ortamının büyüyebileceğini belirten Ağar, küresel güçlerin ortama müdahalesinin söz konusu olabileceği görüşünü aktardı.

Bağımsızlık referandumuyla ilgili ABD’nin tavrını da sorduğumuz Ağar, ABD’nin Barzani’ye alternatif yollar önerdiğini anımsattı. Ağar, yine de ABD’nin ilerleyen dönemde bağımsızlığı destekleyeceğini düşünüyor.

Rusya’nın da konuya ilişkin çok az tepki verdiğini kaydeden Ağar, Moskova’nın bölgesel gelişmelerden istifa edecek şekilde tavır alacağını vurguluyor. Ağar, Rusya’nın olası tavrında İran faktörüne de dikkat çekiyor.

Ziyaret -> Toplam : 125,29 M - Bugn : 51200

ulkucudunya@ulkucudunya.com