Türk Tarih Kurumu Başkanı'ndan ''Hepimiz Ermeniyiz'' açıklaması
Burcu Bilgin / AA 27 Şubat 2007
Türk Tarih Kurumu (TTK) Başkanı Prof.Dr. Yusuf Halaçoğlu, Gazeteci Hrant Dink'in cenaze töreniyle ilgili, ''(Hepimiz Ermeni'yiz) diyenler, aslında belli bir ideolojinin mensupları olduklarını ortaya koydular. Bu topluluk, PKK ile çarpışan askerlerimizden şehit olanlar için 'Hepimiz Türk'üz' demedi bugüne kadar ve demiyor'' dedi.
Halaçoğlu, Dink'in cenaze töreninde, ''Hepimiz Ermeni'yiz, hepimiz Hrant Dink'iz'' sloganları atanların, kendi açılarından tatmin edici bir sonuca ulaşmış olabileceklerini söyledi.Ancak bu sloganların etkisinin konunun kamuoyuna mal edilmesiyle ortaya çıktığını ifade eden Halaçoğlu, ''Şimdi, Türkiye'deki bütün insanlar büyük bir tepkiyle buna karşılık veriyorlar ve toplum, Ermeni konusunda daha radikal, daha katı bir hale geldi. Artık soykırımı Türkiye'de herhangi bir kimseye kabul ettirilmesi bu aşamadan sonra mümkün değildir'' diye konuştu. Halaçoğlu, şöyle devam etti:
''Çünkü, 'Hepimiz Dink'iz, Hepimiz Ermeni'yiz' sözü tek taraflı kaldı. Bu topluluk, PKK ile çarpışan askerlerimizden şehit olanlar için 'Hepimiz Türk'üz' demedi bugüne kadar ve demiyor. Hala şehit olanlar için de demiyor. Elçilerimizle ilgili de demiyor, buna benzer başka konularda da 'Hepimiz Türk'üz' demiyor hiç bir zaman.
'Hepimiz Ermeni'yiz' diyenler, aslında belli bir ideolojinin mensupları olduklarını ortaya koydular. 40 bin kişiydi, 50 bin kişiydi, ama bunlar çok iyi örgütlenmişlerdi. Sanki bu ölüm onlar tarafından önceden biliniyormuş gibi bir tavır takındılar, hemen sloganlar hazırdı.
Ondan sonra elde kafa biçiminde hazırlanmış pankartlar hazırdı ve böylece topluluk sayısı bu pankartlarla epeyce fazlalaştırılmıştı, elde tutulan siyah baş şeklindeki pankartlarla birdenbire sayı 40 binlerden 80 binlere çıkarıldı böylece. Bunlar da önceden hazırlanmıştı, binlerce bu slogan nerelerde basıldı, kimler bunun finansmanını sağladı? Zannediyorum bunların çok iyi araştırılması gerekiyor.''
''TÜRKİYE'DE NE KADAR ERMENİ NÜFUSU VAR?''
Hrant Dink'in öldürülmesinin Türkiye'ye fayda getirmediğinin ortada olduğunu belirten Halaçoğlu, ''Peki, kim yaptı bunu, kim yaptırdı? İşte cenaze sırasında sloganlar üretenleri bu yönüyle de değerlendirmemiz gerekiyor'' dedi. Halaçoğlu, şunları kaydetti:
''Türkiye'de ne kadar Ermeni nüfusu var? Yaklaşık 50 bin civarında Ermeni vatandaşımız var. Bunların hepsinin katılması mümkün mü? Değil. Kadın, erkek, çocuk hepsi 50 bin... O zaman bunlardan en fazla katılsalar-ki tabii olarak görüyorum, katılabilirler- 20 bin kişidir. Bunlar da samimi olarak katılmıştır. Ama onun dışındaki katılımlar kimdir? Sadece Türkler midir? Hadi bunların içinde 10 bin kişi de samimi olarak Dink'in öldürülmesini protesto edenlerdir, 30 bine çıktı. Geriye kalanı kimdir? Şimdi bunları çok iyi araştırmamız, bilmemiz lazım.'' Hrant Dink'in ''Bu ülkede kendisini Müslüman olarak gören Ermeniler de var'' dediğini ifade eden Yusuf Halaçoğlu, ''Bunlardan mıdır veya başka örgütler mi bunların içinde yer aldılar? Zannediyorum onu devletin değişik araştırma kurumları değerlendirecektir. Bu bana göre milattır, çok iyi değerlendirmek lazım'' dedi.
''BİRTAKIM ÇATIŞMALARA ZEMİN HAZIRLANIYOR''
Bu konuda çok aklı selimle, sakin kafayla düşünülmesi gerektiğini de vurgulayan Halaçoğlu, birtakım senaryolar üretmek yerine, samimi, objektif, konuya çözüm getirecek bir yaklaşımla tedbir alınması gerektiğini belirtti.
''Türkiye'de bugün birtakım çatışmalara zemin hazırlanmakta olduğunu düşünüyorum'' diyen Halaçoğlu, Dink'in bir konuşmasında, ''Ermeniler'in yerlerinden, yurtlarından edilmesinin sorumlularının Batılı devletler olduğunu ifade ettiğini'' söyledi. Dink'in, şimdi bunun Kürtler'e de yapılmaya çalışıldığını söylediğini de aktaran Yusuf Halaçoğlu, şöyle konuştu:
''Şimdi gerçekten tarihimizin belli dönemlerinde zaman zaman Şeyh Sait isyanı da dahil olmak üzere kışkırtmalar yapılmıştır. Bugün de aynı kışkırtmalar yapılmaktadır. Bunun bazı militanları vardır, kimileri belediye başkanıdır, kimisi parti liderleridir, bunlar yavaş yavaş bu konuda birilerinin sözlerini yerine getiriyor.
Geçmişte de Boghos Nubar Paşa diye Osmanlı paşası unvanını taşımış bir milli delegasyon başkanı vardı. Aynı şeyi onlar yapıyordu. İtilaf devletleri ile ilişkileri kurmuştu ve hatta onlara yazdıkları mektuplar elimizde vardır. 'İtilaf devletlerinin hedeflerine sarsılmaz bir gayeyle inanmış kişileriz ve sizin tarafınızda çarpışan tarafız' diyor. Boghos Nubar Paşa yazmış ve altında da imzası var.
Şimdi, aynı şeyi bugün başka bir devletle, başka kişiler aynı biçimde yürütmeye kalkışıyor. Bunun için bizim binlerce yıldır beraber olduğumuz, kendi kültürümüzden ayırt etmediğimiz, kendimizden ayırt etmediğimiz, kız alıp verdiğimiz Kürt asıllı vatandaşlarımızın çok dikkatli olması lazım. Bu kadar iç içe girmiş insanları birbirine düşman etmenin tek bir faydası olacak kişiler vardır. O da ne Kürt asıllı vatandaşlar ne de Türkler'dir. Tamamen emperyalist düşüncede olanlardır.''