S. AHMET ARVASİ
Efendi Barutçu 01 Ocak 1970
“1972 YILI EYLÜL AYINDA BURSA’DAN BİRKAÇ KİŞİ, BALIKESİR NECATİ EĞİTİMDEKİ ARKADAŞLARIMIZI ZİYARETE GİTMİŞTİK. DAHA SONRA DA HEP BERABER ARVASÎ BEY’İN MÜDAVİMİ OLDUĞU BELEDİYE BAY BAHÇESİNE GİTTİK. HOCA ORADAYDI. HEMEN ETRAFINA TOPLANDIK AĞZINDAN ÇIKAN BİR KELİMEYİ DAHİ KAÇIRMAMAK DİKKATİ İLE HOCAYI DİNLİYORDUK. O GÜNLERDE TELEVİZYON HENÜZ YAYGIN DEĞİLDİ. BALIKESİR’DE DE TELEVİZYON YAYINLARI O GÜN BAŞLAMIŞTI. İNSANLAR UMUMA AÇIK YERLERDE ÖBEK ÖBEK BİRİKEREK MERAKLA VE ALAKA İLE TELEVİZYON SEYREDİYORLARDI. ARVASÎ BEY ETRAFIMIZDA GELİŞEN BU DURUMA DİKKAT ÇEKEREK: “BENİM MİLLETİME GERİCİ DİYORLAR. ŞU TELEVİZYON YAYINLARINDAN DOLAYI HALKIN COŞKUSUNA BAKIN. BENİM MİLLETİM TEKNOLOJİYE AŞIK. BENİM MİLLETİM MEDENİYETE AŞIK VE ONA HASRET…” DİYEREK SÖZE BAŞLADI. SONRA DA PROBLEMİN KAYNAĞINDA TÜRK MİLLETİNDEN KOPMUŞ VE ONUN MADDİ MANEVİ DEĞERLERİNE SAYGI GÖSTERMEYEN AYDIN VE İDARECİLERİN OLDUĞUNU MİSALLERLE ANLATTI. “O SENE KIRKPINAR BAŞPEHLİVANLIĞI’NI ATALARI YÜZYILLAR ÖNCE AFRİKA’DAN ANADOLU’YA YERLEŞEN DERİ RENGİ SİYAHÎ OLDUĞU İÇİNDE ARAP MUSTAFA NAMIYLA ANILAN ŞAHIS KAZANMIŞTI. ARVASÎ HOCAM BU OLAYI ŞÖYLE DEĞERLENDİRDİ: ‘BİZİM MİLLETİMİZE IRKÇI, ŞOVENİST DERLER. BAKINIZ, SİMSİYAH BİR AFRİKA KÖKENLİYİ BAĞRINA BASTI, ONU COŞKUYLA KUCAKLADI. HAKKIYLA ALDIĞI BAŞPEHLİVANLIK KEMERİNİ TAKTI. BATI’DA BÖYLE BİR ŞEY OLMAZ. BU BENİM MİLLETİMİN YÜCELİĞİNİ, ASALETİNİ GÖSTERİR”. 1973-74 ÖĞRETİM YILINDA EĞİTİMİME BİR SÜRE ARA VERMEK ZORUNDA KALMIŞTIM. O TARİHLERDE DE S.AHMET ARVASÎ HOCAMIN TAYİNİ BURSA EĞİTİM ENSTİTÜSÜ ÖĞRETMENLİĞİNE YAPILMIŞTI. BU BİZİM İÇİN BÜYÜK BİR SEVİNÇTİ. 1974 KASIM’INDAN SONRA, BURSA ÜLKÜ OCAKLARI BAŞKANLIĞI’NI DEVRALDIM. İDEOLOJİK MÜCADELENİN ALABİLDİĞİNE ÇETİNLEŞTİĞİ O GÜNLERDE, BİR YANDAN AŞIRI SOLUN ŞİRRETLİK VE SALDIRILARINDAN KENDİMİZİ KORUMAYA ÇALIŞIRKEN; ÖBÜR YANDAN DA GENÇLİĞİN ‘SAĞLAM FİKİRLERLE MÜCEHHEZ’ OLMASI İÇİN GAYRET EDİYORDUK. BU MAKSATLA DA BURSA’DA HALKA AÇIK KONFERANSLAR VE GENÇLİĞE EĞİTİM SEMİNERLERİ DÜZENLİYORDUK. 4 FİKRİ KONULARDA EN BÜYÜK DESTEKÇİMİZ VE YOL GÖSTEREN BÜYÜKLERİMİZİN BAŞINDA RAHMETLİ S. AHMET ARVASÎ HOCAMIZ GELİYORDU. DAHA ÖNCELERİ HEP BİZLER ONU ZİYARETE GİDERKEN, ARTIK ARVASÎ HOCA’DA HAFTA SONLARI ÜLKÜ OCAKLARI’NA GELİYOR, TESBİT ETTİĞİMİZ 25-30 KİŞİLİK ÖZEL EĞİTİM GRUBUNA SEMİNERLER VEREREK, FİKRİ MESELELERDE EHLİYETLİ BİR ÇEKİRDEK KADRO YETİŞTİRMEYE ÇALIŞIYORDU. HATTA İYİ HATIRLIYORUM 1975 SENESİNİN NİSAN-MAYIS AYLARINDA, BURSA’NIN İZNİK VE YENİŞEHİR İLÇELERİNDE ÜLKÜ OCAKLARI ŞUBELERİNİN AÇILIŞ TÖRENLERİNE BİZZAT KATILARAK KONFERANSLAR VERMİŞTİ. HALBUKİ BİZ, HOCA’YA OLAN DERİN HÜRMETİMİZDEN DOLAYI DAHA ÖNCELERİ OCAĞA VE AÇILIŞLARA DAVET ETMEYE BİRAZ DA ÇEKİNİRDİK. SONRADAN BU OLAĞANÜSTÜ GAYRETLERİNE DE ŞAHİT OLUNCA, ‘HOCAM KEŞKE BU ÇALIŞMALARA DAHA ÖNCE BAŞLASAYDIK’ DEDİĞİMİZDE; ‘KARDEŞİM, DAVET ETTİNİZ DE GELMEDİM Mİ? BANA NE ZAMAN İHTİYAÇ DUYULURSA BEN HAZIRIM’ DİYEREK BİZİ BİR KERE DAHA MAHCUP ETMİŞTİ.