Demokrasi, içinde hainlerin de yaşayabileceği bir sığınak değildir...
ADNAN İSLAMOĞULLARI 01 Ocak 1970
Kim bunlar?
Bugün Mehmetçik Afrin'de şehid düşerken, Ankara'nın göbeğinde İmralı'daki katile selâm ve saygılarını ileterek kongre konuşması yapanlar kimlerdir?
Dün Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 2014 yılında, Çankaya Köşkü'nde verdiği ilk resepsiyonda masalarına giderek sohbet ettiği HDP'liler, Pervin Buldan, İdris Baluken, Hasip Kaplan, Nazmi Gür, Kemal Aktaş, Adil Zozani, Erol Dora ve Sırrı Sakık'tır...
Dün Cumhurbaşkanının eşi Emine Erdoğan'ın "Nerelisiniz?" sorusuna, "Adıyamanlıyım, çok affedersiniz Türk'üm, tedavi oluyorum" cevabını veren Sırrı Süreyya Önder'dir....
Bugün Devletin beka sorunu konuşulurken, devletin bekası için Afrin'de Mehmetçik şehid olurken, Ankara'nın göbeğinde, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne "işgalci" diyenler, Mehmetçiğin karşısındaki YPG'li teröristlere "kendini savunan halk" diyenler, dün resepsiyonlarda ağırlanan PKK-PYD-YPG yoldaşlarıdır...
Kim bunlar?
Bugün Mehmetçik Afrin'de şehid olurken Ankara'nın göbeğinde PKK'ya, PYD'ye destek açıklamaları yaparak Afrin halayı çekenler kimlerdir?
Dün Dolmabahçe Sarayı'nda Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan ve İçişleri Bakanı Efgan Ala ile birlikte sebil bardağı gibi sıralanan ve sözüm ona silahsızlanma çağrısı yapan Sırrı Süreyya Önder ve yoldaşları değil midir?
Kim bunlar?
Bugün Mehmetçik Afrin'de şehid olurken Ankara'nın göbeğinde PYD'den gelen mesajların okunduğu kongreyi düzenleyenler kimlerdir?
Dün Ankara'da altına kırmızı halılar döşeyerek kabul ettiğiniz Salih Müslim'in yoldaşları değil midir?
Evet... Onlardır... Ta kendileridir... Dün birlikte açılım süreci yürüttüklerinizdir, dün birlikte megri megri diye türkü söylediklerinizdir, dün birlikte Oslo'da pazarlık yaptıklarınızdır... Dün milleti yok sayarak hellâlleştiklerinizdir...
Bugün ise sanki dünler hiç yaşanmamış gibi yapıyor olmanız, dünlerin unutulduğu anlamına gelmiyor...
Dün İmralı'daki katile övgüler düzen medyanızın, bugün hepsinin PKK düşmanı gibi konuşmasının hiçbir inandırıcılığı yok...
OHAL ile cam filmine bile müdahale ediliyor, millî bayramların kutlanması bile sınırlandırılıyor, iptal edilebiliyor, fakat HDP'nin Ankara'nın göbeğinde devlete meydan okumasının önüne geçilemiyor öyle mi?
Her Doğu Türkistanlının evine bir Çinli erkek yerleştirilmesi uygulamasını protesto etmek isteyenlere bizzat Bakan telefon açarak engel oluyor, ama Ankara'nın göbeğinde devlete meydan okunuyor buna engel olunamıyor öyle mi?
Ve hâlâ siz şürekânızla birlikte 'millî ve yerli' oluyorsunuz öyle mi?
Beyler!
Demokrasi hiç kimseye, hiç bir kurum ve kuruluşa, hiçbir siyâsî partiye devlete meydan okuma, vatana ihanet etme, TSK'ya "işgâlci" deme, Mehmetçiğin kanına ihanet etme hakkı vermez.
Demokrasi, içinde hainlerin de yaşayabileceği bir sığınak değildir...
Devlet olarak gereğini yapın ve o parti adı altında PKK-PYD yoldaşlığı yapan HDP'yi kapatın, o kongreyi düzenleyen yetkilileri de cezalandırın, TBMM çatısı altındaki HDP'lileri kapının önüne koyun...
Ama biliyoruz ki yapamazsınız, yapmazsınız..