İktidar, umudu tükettiğinde...
Emre Kongar 01 Ocak 1970
Toplumsal, ekonomik ve dolayısıyla siyasal olaylar birdenbire ortayaçıkmazlar:
Her iktidar değişiminin arkasında mutlaka, toplumsal ve ekonomik süreçler ve bu süreçlere bağlı olarak siyasal oluşumlar vardır.
Erdoğan/AKP iktidarının da sonu gelmiştir, değişim mukadderdir!
(Arapça ve Eski Türkçe meraklısı muhataplarım iyice anlasınlar diye “mukadder” dedim. Aslında “alın yazısı” demek ama, ben burada “kaçınılmaz” anlamında kullandım.)
Erdoğan/AKP iktidarının sonunu getiren toplumsal, ekonomik ve bunlara bağlı olan siyasal süreçleri şöyle özetlemek olanaklıdır:
1) Demokrasiyi geliştireceğine söz vermiş, tam tersine, başta muhalefet ve medya özgürlüğü olmak kaydıyla temel hak ve özgürlükleri sınırlamış ve kısıtlamıştır.
2) Türkiye’yi Avrupa Birliği’ne sokacağına söz vermiş, tam tersine, ülkeyi AB’den uzaklaştırmıştır.
3) Yargıyı güçlendireceğine ve bağımsızlaştıracağına söz vermiş, tam tersine, yargıyı siyasetin emrine vererek Hukuk Devleti’ni tahrip etmiştir.
4) Ekonomiyi güçlendireceğine, enflasyonu önleyeceğine söz vermiş, tam tersine, enflasyonu yeniden azdırmış, Cumhuriyet döneminin bütün ekonomik ve endüstriyel kazanımlarını satmış, ülkeyi sadece toprak yağmasına ve inşaat sektörüne mahkûm etmiş, ABD Doları’na eşitleyeceğini öne sürdüğü Türk Lirası’nı doların dörtte birine düşürmüştür.
5) Rüşveti ve yolsuzluğu önleyeceğim demiş, rüşvet ve yolsuzluk iddiaları ayyuka çıkmış, uluslararası mahkemelere kadar yansımıştır.
6) Kürt sorununu çözeceğini ve bu sorunu istismar eden PKK terörünü bitireceğini söylemiş, tam tersine, toplumu etnik eksende daha da ayrıştırmış, üstelik PKK örgütlenmesini komşulara da ihraç ederek, bu terör örgütünün uluslararası bir güç haline gelmesine yol açmıştır.
7) Bütün uyarılara karşın, Fethullah Gülen Cemaatini devletin en kritik yerlerine yerleştirmiş ve sonunda 15 Temmuz 2016 kalkışmasına yol açmıştır.
8) OHAL’i kaldıracağı sözünü vermiş, tam tersine, ülkeyi OHAL ile yönetmeye başlamıştır.
9) Eğitimde reform sözü vermiş, eğitim ve öğretimi çağ gerisine götürmüştür.
10) “Komşularla sıfır sorun demiş”, komşularla savaşa girmiştir.
11) “Seçim kazandım ama iktidar olamadım” demiş, yasama, yürütme ve yargının bütün yetkilerini, fiilen tek adamın elinde toplamıştır.
12) Anayasayı değiştirerek “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi” denilen ucube bir “Tek Adam Rejimi” kurmuş, yine de yetkiye doymamıştır!
***
Seçmenler, genellikle, aile gelenekleri, yüz yüze temas, güven ve en önemlisi de umut ile oy kullanırlar:
1) Erdoğan/AKP iktidarı, her konuda verdiği sözlerin tam tersini yapmış, seçmenin umudunu tüketmiştir.
2) Üstelik çok sık ve çok hızlı politika değişiklikleri yaptığı için seçmenin güvenini de yitirmiştir...
3) Hem de bu güven sarsılması ve umudun tükenişi, fiilen Tek Adam Yönetimi döneminde yaşanmıştır...
Yani zaten uygulanan Tek Adam Yönetimi için veya herhangi bir temel konuda yeni bir umut üretmesi olanaklı görünmüyor...
Bu nedenlerle “Erdoğan/AKP iktidarının değişmesi mukadderdir”diyorum!