Uğur Gürses: Cumhurbaşkanı muhtemelen Merkez Bankası'nın faiz artıracağını biliyordu ama Merkez Bankası'nı döverek seçmene mesajını iletti
Yavuz Oğhan 01 Ocak 1970
RS FM'de yayınlanan Yavuz Oğhan'dan Bidebunudinle programına konuk olan ekonomist Uğur Gürses, "Cumhurbaşkanı muhtemelen Merkez Bankası'nın faiz arttıracağını biliyordu ama Merkez Bankası'nı döverek seçmene mesajını iletti" diye konuştu.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin çağrısıyla 24 Haziran 2018'de yapılan cumhurbaşkanlığı ve milletvekili genel seçimlerinden önce, iktidarın en önemli vaatlerinden biri de ekonomide istikrardı. Ancak seçimden sonra döviz kurları rekor üstüne rekor kırdı. Dolar bir dönem 7 lira 20 kuruş seviyesine kadar yükseldi. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) faiz artırımıyla yaptığı müdahaleler doları 6 lira 20 kuruş seviyesine kadar çekmiş olsa da, politika faizi yüzde 24'e kadar yükseldi.
İktidar, dolardaki artışın ABD'yle yaşanan Pastör Brunson krizi nedeniyle yaşanan ekonomik savaştan kaynaklandığını belirtse de, uzmanların bir çoğu, Türkiye'nin borçlanmaya dayalı ekonomisinin krizle karşılaşmasının olağan olduğunu söylüyor.
'BAŞARIYI ÜSTLENEN ERDOĞAN'DI, İŞLER SARPA SARINCA DIŞ GÜÇLERE FATURA EDİLDİ'
RS FM'de yayınlanan Yavuz Oğhan'dan Bidebunudinle programına konuk olan ekonomist Uğur Gürses, ekonomideki gelişmeleri değerlendirdi.
"2015'e kadar başarıyı üstlenen hep hükümet ve Erdoğan'dı" diyerek sözlerine başlayan Gürses, "İşler sarpa sarınca dışsallaştırma, dış güçlere fatura etme çabası ortaya çıktı. Dışsallaştırmanın teknik olarak ne işe yarayacağını herkes, Cumhurbaşkanı da biliyor ama politika başka birşey. Oy alırken başka bir tahahhütle oy alıyorsunuz" diye konuştu.
'CUMHURBAŞKANI MERKEZ BANKASI'NI DÖVEREK SEÇMENE MESAJINI İLETTİ'
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Merkez Bankası Para Politikası Kurulu'nun hafta içi yaptığı toplantının ardından politika faizini 625 baz puan artırarak yüzde 17.75'ten yüzde 24'e yükselttiğini duyurmasının hemen öncesinde ve kararın açıklanmasından sonra Merkez Bankası'nı ve faizin yükseltilmesini eleştiren açıklamalarına vurgu yapan Gürses, "Cumhurbaşkanı Merkez Bankası'nın faiz kararını muhtemelen biliyordu. Merkez Bankası'nı döverek seçmene mesajını iletti" dedi. "Merkez Bankası yönetimini siz atamadınız mı?" diye soran Gürses, "Cumhurbaşkanı, 'Bir yanlış varsa biz siyasetçiler olarak faturasını biz veriyoruz' diyordu. Ben bunun bir siyasi manevra olduğunu düşünüyorum" dedi.
'SEÇMENE AYRI YATIRIMCIYA AYRI RETORİK ANLATILIYOR'
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın Londra'da finans çevreleriyle yaptığı görüşmeye de değinen Gürses, "Albayrak yakın zamanda Londra'daki yatırımcılara gitti. Bizim Merkez Bankamız bağımsızdır dedi. Ama kendi atamasının yapıldığı Temmuz ayında Merkez Bankası yöneticilerinin görev süresi düşürüldü. Merkez Bankası böyle güçlendirilmez. Bu ciddiye alınacak bir şey değil. Seçmene ayrı yatırımcıya anlatılan ayrı retorik anlatılıyor. Bunların örtüşmediğini herkes görüyor" ifadelerini kullandı.
'FAİZLER MERKEZ BANKASI ARTIRDI DİYE ARTMIŞ DEĞİL'
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Merkez Bankası'nın faiz kararının ardından yaptığı "Sabrediyorum" açıklamasına da vurgu yapan ekonomist Gürses, "Merkez Bankası faiz arttırdı diye faizler artmış değil. Piyasada çoktan faizler arttı. ABD kirizinden önce de artmıştı. Merkez Bankası sadece ortalığa ucuza para vermiş oluyor ve bu da millete döviz aldırıyor. Yapılan hatalar da var. Biz bu işleri yan yollarla çözeriz bakışı vardı. Yasaklar getirildi ama yasaklarla piyasalarda daha büyük hasar meydana getiriyorsunuz" dedi.
'TÜRKİYE'DE YASAKLAR DELİNMEK İÇİN VAR'
Alışveriş merkezlerinde kiraların dolarla ödenmesi döneminin kapanmasını değerlendiren Gürses, "Yanlış adımlar atılıyor. Ben AVM kararının da yanlış olduğunu düşünüyorum. Kurallar maçın sonunda değil başında tartışılmalıydı. AVM sahipleri dövizle anlaşmalarını yaparken siyasilerden ses çıkmadı. Adamlar döviz borçlanınca kiralarını da dövizle yaptılar. İnsanlar yan yollar bulur. Altın endeksle kiralarlar. Zaten Türkiye'de yasaklar delinmek için var" ifadelerini kullandı.
'ZAM YAPANA FAHİŞ SATIŞ YAPIYORSUN DİYEMEYİZ'
Gürses, dövizdeki tırmanışın temel tüketim mallarına yansıması ve gelen zamlarla birlikte başlayan stokçuluk tartışmasına ilişkin ise, şunları söyledi:
"Alışverişini marketten yapan insanlar alışkanlıkları olduğu birtakım ürünleri bulamıyorlar. Bunun sebebi stokçuluk değil. İthal ürünler kur farkı nedeniyle gümrükten çekilemiyor. Üretim kesimi fiyatlama yapamıyor. bu tür sorunlar olacak. Bunu hemen stokçuluğa yormamak gerekiyor. Kaldı ki aşırı fiyatlama yapanların da mal elinde kalır. Üretim girdilerinin fiyatlarını da bilemiyoruz. Zam yapana fahiş mal satıyorsun diyemeyiz. Adam ara mal yüzde 40 arttı sen ne diyorsun derse ne cevap vereceğiz? Yasakçılıkla, aba altından sopa göstererek bunları çözemeyiz. 'Siz Türk Lirası'nın istikrarını sağladınız mı?' diye sormalıyız"
'HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ OLMADAN SERMAYE GELMEZ'
Gelecek hafta içinde açıklanacak Orta Vadeli Plan'a ilişkin görüşlerini açıklayan Gürses, "IMF'ye başvurmadan yapılacak IMF uygulaması" değerlendirmesi yapılmasına da değindi. Gürses, şöyle konuştu:
"IMF'siz IMF programı için daha kemer sıkıcı bir yola gidilmeli. Yeni araba kiralamayacağız demek tabii ki bir gösterge ama çözüm değil. Sadece ekonomik önlemler olmaz. Aynı zamanda siyaseten de normalleşmeli. Hukukun üstünlüğüne ve demokratik değerlere dönüş olmalı. Bu olmadan Türkiye'ye sermaye gelmesini beklememek lazım. Uzun vadeli fonlar almak gerekiyor bu da hukukun üstünlüğünü gerektiriyor. Kısa vadeli fonlar için Merkez Bankası'nın bağımsız davranması gerekiyor. Enflasyonun düşmesi gerekiyor. Sıcak paracı, dalgalanan bir ülkeye para getirmez"