Yeni Ekonomi Programı: Ankaralılar ekonominin gidişatı için ne diyor?
Fundanur Öztürk 01 Ocak 1970
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, gelecek 3 yıl için ekonomi vizyonunu ortaya koyacak olan Yeni Ekonomi Programı'nı (YEP) açıkladı.
Bakan Albayrak'ın açıkladığı YEP verileri Ankara Ulus'ta konuştuğumuz bazı vatandaşlara ekonominin düzeleceğine dair ümit verse de, birçok kişi yakın gelecekte ekonominin düzeleceğine dair kuşku taşıyor.
Özellikle işsizlik oranının çift hanelerde seyredecek olması, vatandaşın kaygılarını artırmış görünüyor.
Ulus sokaklarında yaptığımız röportaj esnasında sık sık aralarında fikir ayrılığında düşen vatandaşlara rastlıyoruz.
Hacı Bayram Camii çevresinde yaptığımız bir röportaj sırasında, "Ülkede her şey güllük gülistanlık" diyen bir emeklinin sözlerini, "Kimse korkudan sesini çıkartamıyor" diyen başka bir emekli bölüyor.
Bir çay bahçesinde yaptığımız röportaj sırasında, herkesin refah içinde yaşadığını çünkü herkesin arabası olduğunu söyleyen bir ayakkabı boyacısı, röportaj sonrası çay bahçesi işletmecisi tarafından eleştiriliyor ve tezgahını açtığı yerden kovuluyor.
'Kötü ekonominin sorumlusu hükümet değil'
Çay bahçesinde konuştuğumuz esnaf Avni Pınar, 3 ay önce iflas edip dükkanını kapattığını söylüyor:
"Şu an ekonomi gerçekten çok kötü durumda ama bunun sorumlusu hükümet değil. Partimiz AK Parti çok güzel parti, Cumhurbaşkanımız çok iyi çalışıyor."
Kısa bir süre önce kriz nedeniyle alınan mali önlemler gerekçesiyle işsiz kaldığını söyleyen Sebahat Canbolat, "Enflasyon giderek artıyor ama asgari ücret yerinde sayıyor" diyor:
"Kriz nedeniyle işten çıkarıldım. Otomotiv sektöründe çalışıyordum 7 aydır. Ekonomik kriz en çok otomotiv sektörünü vurdu. Son dönemde sıfır araba satışı olmamaya başladı.
"Şirketin böyle bir tedbire gideceğinin farkındaydım ama çok ani oldu, iş arıyorum. Annem ve babamla yaşıyorum. Emekli maaşıyla geçinmeye çalışıyoruz."
'Türkiye üzerinde oynanan çok büyük bir oyun var'
Bazı yurttaşlara göre ise ekonomik gidişattanın esas sorumlusu dış güçler.
Taşeron işçi olarak çalışırken kadroya alınan Gökhan Üstün, bu kriz sürecinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'a sahip çıkılmazsa her şeyin daha kötüye gideceğine söylüyor.
"Ben normalde taşerondum. Devletimizin yaptığı son düzenleme ile kamuda kadrolu çalışmaya başladım. Şimdi bizim bir iş güvencemiz oluştu.
"Türkiye üzerinde ekonomik olarak oynanan çok büyük bir oyun var. Dolar ve kur üzerinden oynanan oyunu görmekte fayda var. Bugün topyekün milleti hedef almaları, saldırmaları, dolar üzerinden oynanan oyunlar, milletimiz üzerinde oynanan oyunları açıkça göstermektedir.
"Milletimiz müsterih olsun. Benzine, gaza zam bunlar gelip geçici şeylerdir. Bugün millet olarak ülkemizi yöneten özellikle sayın Cumhurbaşkanına sahip çıkmazsak, milletimizi devletimizi eleştirirsek kendi yönetim sistemimize sahip çıkmazsak inanın kimse bize sahip çıkmayacaktır."
TL
'Çember bizim gibi dar gelirliler için giderek daralacak'
Hazine ve Maliye Bakanı Albayrak, YEP'de 2018 için işsizlik hedefini yüzde 11,3 olarak açıklandı. Önümüzdeki 3 yıl için yapılan tahminler, işsizlik oranının tek hanelere düşmeyeceğini gösteriyor.
YEP'de belirlenen 2019 büyüme hedefi yüzde 2,3, enflasyon hedefi ise yüzde 15,9.
Bu hedefleri nasıl değerlendirdiğini sorduğumuz İbrahim Servet Seçkin, "Çember bizim gibi dar gelirli insanlar için giderek daralacak" diyor:
30 yıldır Milli Piyango bileti satışı yaparak geçinen Seçkin, ekonomik kriz nedeniyle son bir yıldır alım gücünün nasıl etkilendiğini şu örneklerle anlatıyor:
"Dünyanın her yerinde iktisadi sıkıntılar arttığında emeksiz kazançlara ilgi artar ama bizim ülkemizde insanlar 2 liralık kazı kazanı bile düşünmeden almıyorlar. 500 adet kazı kazan satarsam günde 80 TL kazanıyorum.
"Bugün 5 kilo yağın 35-40 TL, domatesin kilosunun 5-6 TL olduğu yerde kim krizden nasıl etkileniyorsa ben de o kadar etkileniyorum. Bugün bir tuvalet kağıdı 60 TL. Ben eşimin rahatsızlığından ötürü bunu kullanmak zorundayım.
"Ekmeğin gramajı sürekli düşüyor. Ulaşım giderleri artıyor. Bizim gibi insanlar hiç taksiye binemiyor. Bir yıldır çocuklarımı sinemaya, akşam yemeğine götüremiyorum."
'Amele yevmiyesiyle altın alırdım, usta yevmiyesiyle alamıyorum'
İnşaat ustası olarak geçimini sağlayan Musa Boğan ise bir aydır sadece bir gün işe gidebildiğini söylüyor:
"Bir altın olmuş 500 TL. Düğüne gidemiyorum, altın alamıyor. Amele yevmiyesiyle altın alırken şimdi bir usta yevmiyesiyle altın alamıyorum."
