Saadet Partisi milletvekili Cihangir İslam hakkındaki soruşturma, kürsü dokunulmazlığının ihlali mi?
Onur Erem 01 Ocak 1970
Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Cihangir İslam hakkında dün TBMM'de yaptığı konuşmanın ardından soruşturma açıldı. Soruşturmanın gerekçesi ise konuşma değil, Twitter paylaşımları.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan açıklamada, İslam hakkında, Twitter'daki paylaşımları nedeniyle Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 301. maddesindeki "Türk milleti, Türkiye Cumhuriyeti, devletin kurum ve organlarını aşağılama" ile 215. maddesindeki "suçu ve suçluyu övme" suçlarından resen soruşturma açıldığı belirtildi.
Bu da beraberinde bir dizi tartışmaya yol açtı.
15 Temmuz akşamı iki batılın çatışmasını seyrettik biz bu ülkedeCihangir İslam, Saadet Partisi İstanbul Milletvekili
Peki İslam, konuşmasında ne demişti?
SP milletvekili, "Ortada bir çatışma varsa bu illa doğru ile yanlışın çatışması değildir, doğru ile yanlış çatışır, yanlış ile yanlış da çatışır; batıl ile batıl da çatışır. 15 Temmuz akşamı iki batılın çatışmasını seyrettik biz bu ülkede" demiş ve sözlerine şöyle devam etmişti:
"Neydi? Menfaat kavgasıydı. Devleti parsellediniz ve bunun hesabını vermediniz. Allah için bunlara İslamcı falan demeyin, bunlar Makyavelist, bunlar Oportünist bunlar beceriksiz, bunlar dünyaya yapıştılar ve acısını şimdi milletten çıkartıyorlar, değerli arkadaşlarım.
"Ne oldu 15 Temmuz'da? Burada 4 parti aslanlar gibi imza verdi, Yenikapı'ya giderken HDP'den kurtuldunuz, Anayasa'yı referanduma giderken CHP'den kurtuldunuz ama bugün MHP'ye ihtiyacınız olduğu için MHP'yle yan yana duruyorsunuz. Siz kadim kıymet bilmez, siyaseten nankörsünüz, nankör.
"15 Temmuz bahane, bütün muhaliflerinizi, dürüst insanları, hakkı söyleyenleri, zulmünüzü yüzünüze söyleyenleri tasfiye ediyorsunuz.
"Bakın, 'liberal', 'komünist', 'milliyetçi', 'Türkçü', 'irticacı' diyerek geçmişte çok şeyler yapıldı bu ülkede. Şimdi de siz uydurdunuz, FETÖ'cü, iltisaklı, irtibatlı. Nedir FETÖ? FETÖ'cü nedir? Alparslan Kuytul'u niye içeri attınız? Sıra öbür cemaatlerde mi, Nakşilerde mi, Kadirilerde mi?"
Cihangir İslam, AKP sıralarından yoğun tepki çeken bu sözlerini Twitter hesabından da paylaştı.
@cihangirislam tarafından yapılan Twitter paylaşımı: AK Parti fırsat bilerek eline geçen her cemaat üyesini, muhalifleri susturuyor, topluyor ve hapisanelere dolduruyor.Bu da batıl bir uygulamadır.Zulümdür.Şimdi ben gazilere ve milletimize bu haksız uygulamaya karşı çıkmaya çağırıyorum.Amacımız suçluların cezalandırılmasıydı.*Fotoğrafın Telif Hakkı @cihangirislam@CİHANGİRİSLAM
Cihangir İslam'ın danışmanı: Henüz bize bir belge ulaşmadı
BBC Türkçe'ye bilgi veren Cihangir İslam'ın danışmanı Murat Fırat, soruşturmayla ilgili henüz kendilerine bir belge ulaşmadığını, fakat soruşturmanın bu tweetler gerekçesiyle başlatıldığını tahmin ettiklerini söyledi.
İslam'ın sahip olduğu dokunulmazlık nedeniyle hakkında bir dava açılamayacağını söyleyen Fırat, kürsü dokunulmazlığının kürsüde söylenen sözlerin başka yerlerde yazılmasını da kapsadığını ve İslam'ın attığı tweetin bu kapsamda olduğunu vurguladı.
Eski Anayasa Mahkemesi Raportörü ve eski AKP Milletvekili Osman Can da Twitter'da soruşturmayı benzer bir şekilde eleştirdi, "Milletvekillerinin Meclis kürsüsünde yaptıkları konuşmalar mutlak sorumsuzluk kapsamındadır" dedi.
@CanAnayasa tarafından yapılan Twitter paylaşımı: Milletvekillerinin Meclis kürsüsünde yaptıkları konuşmalar mutlak sorumsuzluk kapsamındadır, Meclisçe aksi kararlaştırılmadığı sürece bunları dışarıda da tekrarlayabilirler. Bu konuşmalar nedeniyle başlatılacak bir soruşturma ise mutlak anlamda Anayasa ihlalidir (Anayasa 83/1).Fotoğrafın Telif Hakkı @CanAnayasa@CANANAYASA
@CanAnayasa tarafından yapılan Twitter paylaşımı: Bu kadar basit ve temel bir bilgiyi dahi yetkililere hatırlatmak zorunda kaldığım için üzülüyorum.Fotoğrafın Telif Hakkı @CanAnayasa@CANANAYASA
@CanAnayasa tarafından yapılan Twitter paylaşımı: Bir ifadenin yasama sorumsuzluğundan yararlanıyor olması, onun doğru veya yanlış olduğu, suç oluşturup oluşturmadığı hakkında bir yargı içermemektedir. Kürsüde sarf edildiyse soruşturmaya/kovuşturmaya konu olamaz. Anayasal kural böyle der.Fotoğrafın Telif Hakkı @CanAnayasa@CANANAYASA
Presentational grey line
Anayasa'nın 83. maddesinde ne yazıyor?
"Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri, Meclis çalışmalarındaki oy ve sözlerinden, Mecliste ileri sürdükleri düşüncelerden, o oturumdaki Başkanlık Divanının teklifi üzerine Meclisce başka bir karar alınmadıkça bunları Meclis dışında tekrarlamak ve açığa vurmaktan sorumlu tutulamazlar."
Presentational grey line
Fakat İslam'ın sözlerinin suç teşkil ettiğini düşünenler de var.
Bunların başında 15 Temmuz Derneği üyeleri geliyor.
Dernek üyeleri, Cuma günü İstanbul Adalet Sarayı'na giderek İslam hakkında suç duyurusunda bulundu. Adliye önünde bir konuşma yapan dernek başkanı Tarık Şebik, "'İki batılın bir biriyle mücadelesi' derken şehit ailelerimizin gönlünde zihninde bu manada bir üzüntüye vesile olacak durum bizi harekete geçirmeye yetmiştir" diye konuştu.
Şebik, "Bu, bir hezeyan kusması. Bu akıl tutulmasından öte bir şey olamaz. Sen hangi aklın, hangi zihniyetin vekilisin? Biz de sana 'Batıl Cihangir mi diyelim?' Biz bu düşünceyi şöyle yorumluyoruz; 'kontrollü darbe' diyenler, 'adalet yürüyüşü' yapanlarla beraber olanlardan çok da farklı bir söylem beklenemez" ifadelerini kullandı.
Dernek üyeleri basın açıklamasının yanı sıra Saadet Partisi önünde de bir protesto düzenledi.
AKP Düzce Milletvekili Ayşe Keşir ise Cihangir İslam'ın sözlerini şöyle eleştirdi:
@aysekesir tarafından yapılan Twitter paylaşımı: Cihangir İslam’ın ilgili konuşmayı yaptığı kürsü, 15 Temmuz gecesi, 80’i aşkın Milletvekili ile direndiğimiz ve bombalanan Gazi Meclis’in kürsüsü. Barut kokusu hala ciğerlerimizde...Söz kifayetsiz kalıyor... Ne diyeyim?Fotoğrafın Telif Hakkı @aysekesir@AYSEKESİR
AKP Grup Başkanvekili Turan: Shakespeare 'Hiçten hiç çıkar' der
AKP Grup Başkanvekili Bülent Turan da İslam'a tepki gösterdi:
"Shakespeare'in güzel bir ifadesi var; Hiçten hiç çıkar. Yani aslında hiçten hiçbir şey çıkmaz.
"Kürsüye çıkıp bir sürü laf edip, en sonunda elde kalan sıfır olunca tek alkış CHP'den geldi. Bu, siyaseten bir iflas tablosu.
"Bu büyük ayıptır, rezilliktir ve milletten özür gerektirir. Mazisi siyasete seviye getirmekle dolu olduğu belirtilen Milli Görüş camiasının, Saadet Partisi'nin bu seviyesizlik karşısında gereken adımları atacağını ve disiplin mekanizmasını çalıştıracağını ümit ediyorum. Aksi takdirde Saadet Partisi'nin zaten asgariye inmiş halk desteğini de tamamen kaybedeceğini düşünüyorum."
AKP Grup Başkanvekili Bostancı: DEAŞ örgüt kafası ile konuşuyor
AKP'nin bir diğer Grup Başkanvekili Naci Bostancı ise şöyle konuştu:
"Bunun derdi farklı. Bunun derdi, her konuda ve siyasal bağlamda, karşı olduğunu düşündüğü çevrelerin öfkesini ve nefretini çekebilmeyi başarmak. O yüzden ilginç bir karakter olarak görüyorum kendisini.
"Meclis ve toplum, değişik bir karakterle karşı karşıya. Allah kendisine akıl fikir versin. Maalesef, Cihangir Bey böyle bir kafa ile konuşmuştur, DEAŞ örgüt kafası ile konuşmuştur, terör örgütünün muhakemesi ile aynı paralele düşmüştür."
Bostancı, savcılığın bu konuşma hakkında gereğini yapacağını düşündüğünü söyledi.
SP lideri Karamollaoğlu: Milleti tenkit ediyormuş gibi gösteriyorlar
Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu ise milletvekilinin arkasında.
Cuma günü Fox TV'ye konuşan Karamollaoğlu, İslam'ın sözlerinin AKP tarafından çarpıtıldığını, amacın Türkiye'nin sorunlarını çözememelerini gizlemek olduğunu savundu:
"O ithamları yapacaklar ki dava açsınlar. İthamları yapmadan dava açabilirler mi? Mesele çarpıtılmaya geldiği zaman elbette kendilerinin haklı çıkaracakları bazı ithamlarda bulunacaklar.
"Şu anda hükümet sıkıştı köşeye ekonomi problemlerini çözemiyor, diğer problemleri çözemiyor. Bir çıkış yolu arıyor. Çıkış yolu ararken kendisini tenkit edenleri; sanki Türkiye'yi, milleti devletin kendisini tenkit ediyormuş gibi bir havaya sokuyor. AK Parti can çekişiyor. Gidecekler... Ne zaman giderler bilmem. Tutup da bunu devletle milletle özdeşleştirmek akla ziyan."