‘ABD, Türkiye'yi PYD ile işbirliğine itmek için Türkiye'ye bazı jestler yapıyor’
Elif Sudagezer 01 Ocak 1970
ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Büyükelçi James Jeffrey’nin “PYD, PKK'nın Suriye'deki uzantısı ancak ABD PYD'yi terör örgütü olarak tanımıyor” sözlerini değerlendiren Naim Babüroğlu “ABD, Türkiye’nin Fırat’ın doğusuna operasyon gerçekleştirmesinin önüne geçmenin peşinde. Bunun için bazı jestler yaptı ve yapmaya devam edebilir” dedi.
Türkiye'nin Suriye'nin kuzeydoğusundaki YPG'ye yönelik operasyon gerçekleştirmesinin gündemde olduğu bu dönemde, ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Büyükelçi James Jeffrey'den Washington'ın sürdürdüğü Suriye politikasını teyit eder nitelikte bir açıklama geldi. ABD'nin Suriye'de işbirliği yaptığı PYD'nin PKK'nın Suriye'deki uzantısı olduğunu ancak ABD'nin PYD'yi terör örgütü olarak tanımadığını söyleyen Jeffrey, ABD'nin hem Türkiye hem de YPG ile aynı anda nasıl "çalıştığının" sorulması üzerine "Bu oldukça zor. Çünkü Türkiye'nin işbirliği olmasaydı Suriye'de bugün yaptıklarımızın hiçbirini yapamazdık ama yerel bir ortak olmadan da ülkenin kuzeydoğusunda varlığımızı sürdüremezdik. Bu yerel ortak, 2014'ten bu yana PKK'nın Suriye uzantısı olan ancak PKK gibi terör örgütü olarak tanımadığımız PYD'dir. Bu konu Türkler için büyük kaygı ancak henüz yapmadık" yanıtını verdi. Washington'ın son tezahürü Jeffrey'nin sözleri olan politikasının olası etki ve sonuçlarının yanı sıra Türkiye'nin Fırat'ın doğusuna yönelik olası operasyonunu, İstanbul Aydın Üniversitesi öğretim görevlisi Dr. Naim Babüroğlu Sputnik'e değerlendirdi.
‘ABD, NATO MÜTTEFİKİNİN ‘TERÖR ÖRGÜTÜ' DEDİĞİ ÖRGÜTE ‘ORTAK' DİYOR'
Babüroğlu "Jeffrey'in özel bir konumu var. Jeffrey, görevine atanmadan önce PYD/YPG'nin PKK'nın kolu olduğunu katıldığı birkaç toplantıda dile getirmiş olan bir isim. Jeffrey, göreve geldikten sonra da bir kez daha bu söylemi tekrar ediyor ancak ABD'nin YPG'yi ‘terör örgütü' olarak kabul etmediğini söylüyor. Bu, altı çizilmesi gereken bir nokta" dedi. ABD'nin hem YPG'yi hem de Türkiye'yi "ortak" olarak gördüğüne değinen Babüroğlu "ABD, başarılı olmak için iki ortak arasında denge sağlaması gerektiğini söylüyor. Zaten ABD'nin NATO müttefiki olan Türkiye'nin ‘terör örgütü' dediği bir örgüte ‘ortak' demesi başlı başına anlaşmazlık sebebi. Anlaşmazlık hem bu noktada başlıyor, hem de aynı noktada derinleşiyor" ifadelerini kullandı.
‘ABD, İRAN VE RUSYA'NIN GÜCÜNÜ KIRMAK İÇİN PYD'Yİ KULLANMAYA ÇALIŞACAK'
ABD'nin PYD/PKK ile işbirliğinin Jeffrey'nin ifade ettiği üzere "geçici" olmadığını söyleyen Babüroğlu "ABD, Suriye'de kalıcı olmak istiyor. Bu yüzden bu işbirliği, Jeffrey'nin dediği gibi ‘geçici' değil. ABD'nin Suriye'deki PYD/PKK'ye coğrafyanın korunması için ihtiyacı olacak. ABD ayrıca İran'a karşı yapılacak olası bir operasyonda da PYD/PKK'ya ihtiyaç duyacak. Zira PKK'nın bir diğer kolu olarak adlandırılabilecek PJAK da İran'da konumlanmış durumda. ABD, Suriye'deki İran askeri varlığının sona erdirilmesi, Rusya'nın bölgedeki gücünün kırılması ve Şam yönetiminin güçlenmesi durumunda bölgeyi yeniden kontrol altına almaması için de PKK gibi terör örgütlerini kullanacak" diye konuştu.
‘ABD, TÜRKİYE'Yİ PYD İLE İŞBİRLİĞİNE İTMEK TÜRKİYE'YE BAZI JESTLER YAPIYOR'
ABD'nin, Menbiç modelinin henüz yürürlüğe koyulmaması sebebiyle Türkiye'nin yakın zamanda Fırat'ın doğusuna operasyon gerçekleştireceğine inanmadığını ifade eden Babüroğlu " ABD, buna ihtimal vermiyor çünkü henüz Menbiç modeli tam anlamıyla uygulanmıyor. Menbiç'te bulunan 7 bin PYD/PKK'lı henüz Fırat'ın doğusuna gönderilmedi veya silahsızlandırılmadı. ABD, Menbiç sürecini uzatarak Türkiye'nin yapmayı planladığı operasyonu olabildiğince geciktirebileceğini düşünüyor. Bu süreçte de ABD, Türkiye'yle bir orta yol bularak Fırat'ın doğusuna tam manasıyla yerleşebileceğini düşünüyor. ABD bunu sağlamak için 3 PKK elebaşı için para ödülü koymak gibi bazı jestler yapıyor. Bu jestlerde 3 maksat var. Birincisi, Türkiye'nin Kaşıkçı cinayetinin üzerine gitmesini önlemek. İkincisi, Türkiye'yi PYD ile işbirliği yapmaya zorlamak ve Türkiye'nin Fırat'ın doğusuna yönelik operasyonunun önüne geçmek. Amerikan medyasında FETÖ elebaşının iade ihtimaline ilişkin de haberler çıktı. Washington, bunu doğrulamadı ancak tam manasıyla yalanlamadı da… ABD'nin bütün bu adımlarının amacı, İsrail ile birlikte büyük yatırım yaptığı Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'dan vazgeçmek istememesi" diye konuştu.
‘ABD, TÜRKİYE'Yİ S-400 ALIMINDAN VAZGEÇİRMEK İÇİN SURİYE'DEKİ BAZI CEPLERİ ANKARA'NIN KONTROLÜNE BIRAKABİLİR'
Türkiye ve ABD ilişkilerinin daha fazla soğumasının arkasında Türkiye'nin Rusya'dan teslim almaya hazırlandığı S-400 füzeleri ve Fırat'ın doğusuna yönelik gerçekleştirmeyi planladığı operasyon olduğuna değinen Babüroğlu "ABD, Türkiye'yi S-400 alımından vazgeçirmek için belki Afrin ve Menbiç gibi bazı ceplerin Türkiye tarafından kontrol edilmesine razı olabileceği bir tablonun olası olduğunu düşünüyorum. Ancak bunu 2019'un ortalarına doğru göreceğiz. ABD'nin ana hedefi başından beri Fırat'ın doğusunu Suriye'den ayırıp bir devletçik haline getirmek oldu. Ayrıca Jeffrey açıklamasında bu bölge için ‘Suriye'nin kuzeydoğusu' dese de aslında bu bölge, Irak sınırına kadar olan Suriye'nin yüzde 30'undan fazlasına tekabül ediyor" dedi.
‘TÜRKİYE'NİN FIRAT'IN DOĞUSUNA YÖNELİK OPERASYONU, 2019 BAHARINA KALABİLİR'
Peki, Türkiye yakın zamanda Fırat'ın doğusuna yönelik operasyon gerçekleştirir mi? Babüroğlu bu soruyu, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu 'nun "Menbiç'ten sonra hedef Fırat'ın doğusu" şeklinde açıklamasına atıfta bulunarak yanıtladı:
"Dışişleri Bakanı, Fırat'ın doğusuna Menbiç'ten sonra el atılacağını söyledi. Eğer bölgeye Menbiç'ten sonra el atılacaksa o zaman, önce Menbiç'teki PYD/PKK'lıların Fırat'ın doğusuna gönderilmesi ve Türkiye ve ABD'nin orada ortak bir yönetim modelini yürürlüğe koyması durumu var. Bunlar, birkaç ay içinde gerçekleşebilecek gibi durmuyor. O yüzden bu (operasyon) 2019 baharına kalabilir. Ancak Türkiye, Menbiç'teki gecikme olduğuna tekrar kanaat getirirse o zaman Türkiye, Menbiç''in çözüme kavuşmasını beklemeden Fırat'ın doğusuna el atabilir. Bu bölgeler, Irak sınırına kadarki bölgeyi kapsamayacaktır. Menbiç'in güney ucuna kadar olan bir derinlikte sahayı kapsayacaktır; hedef Arap Pınarı, Tel Abyad veya Rasüleyn bölgesinde olabilir. Ancak benim düşüncem Kobani denilen Arap Pınarı bölgesinde bir operasyon gerçekleşeceği…"
Babüroğlu şöyle devam etti:
"Türkiye gerçekleştirmesi olası bu operasyonla Süleyman Şah Türbesi'ni eski yerine konuşlandırabilir. Ancak bu Türkiye'nin Fırat'ın doğusundaki terör hedeflerini etkisiz hale getirme hedefini tek başına karşılamaya yetmez. Çünkü kuzeyde belirli bir hedefe operasyon yapıldığında, oradaki teröristler operasyon bölgesinin güneyine gidecektir ve tehlike sürecektir. Çünkü bu operasyon bölgesi Afrin, Cerablus, El Bab veya Menbiç gibi değil. Fırat'ın doğusu denilen alan Irak'a Deyr ez-Zor'a kadar giden bölge. Ancak ne olursa olsun Türkiye böyle bir operasyonu yapmalı zira bunu yapmada geç bile kaldı."