İşte kaos plânı! Uyuma Türkiye!
Arslan Bulut 01 Ocak 1970
Emniyet istihbaratın eski daire başkanı Sabri Uzun, Habertürk'te Didem Arslan Yılmaz'ın programında "2012 yılında Pakistanlı bir görevli, 'Biz ABD'nin organizasyonu ile Afganistan'a müdahale ettik. Sonuçta 5.5 milyon Afgan ülkemize göç etti. Şimdi onlara biz bakıyoruz. Türkiye'nin de Suriye'ye müdahalesi söz konusu. Yetkililerinizi uyarın. Siz de aynı sorun ile karşı karşıya kalırsınız. Gelen göçmenler ülkenizde kalır' demişti" diye bir açıklama yaptı.
Bu sütunu takip edenler hatırlayacaktır; Aynı uyarıyı 2012 yılından itibaren defalarca ve alenen yaptım! 6 Mart 2012'de, "Afet İşleri Genel Müdürlüğü'nün 1.5 milyon çadır siparişi verdiğine dair haberler var. Suriye sınırında kurulacak yeni çadır kentler için mi bu kadar çadır lazım? " diye sordum.
"1.5 milyon çadır sipariş etmek, çadırda barınacak 4-5 milyon kişi olacağını öngörmek demektir... Türkiye'yi yöneten siyasi irade, böyle bir akın olacağını bilerek ona göre mi çadır sipariş etti?" diyerek konuyu televizyon programlarında da anlattım...
Sonuçta Türkiye'nin de 4.5 milyon Suriyeli kaçkını oldu!
***
2011'in Eylül ayında ise Foreign Policy, Suriye'den Türkiye'ye geçen muhaliflerin Türkiye'de eğitildiğini videolar ile göstermişti. Bu yönde bir haber, AKP gençlik kolları kaynaklarından bana da gelmişti. Bana gelen bilgi, Türkiye'nin 30 şehrinde Suriyeli muhalifleri eğitmek için 10 biner kişilik kamplar kurulmakta olduğu şeklindeydi. Şimdi onlara devletin ajansında, "milli ordu bileşenleri" deniliyor.
Üstelik 4.5 milyon Suriyeli yetmezmiş gibi bir de İran üzerinden geçerek gelen Afgan kaçkınlar var. Bu da bir plânlamanın eseri... Üstelik bu bir analiz değil doğrudan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun açıkladığı bir bilgi...
Edirne'de, 29 Mayıs 2018 günü, düzenlenen "Sınır Güvenliği ve İşbirliği" konferansında konuşan Soylu, "Afgan mülteciler Türkiye'ye ilk gelmeye başladıklarında, önce 'Tahran bir oyun mu oynuyor?' diye düşündük" diyen Soylu Türkiye'de ABD Büyükelçiliği görevini yaparken Afganistan'a atanan John Bass'ı suçladı ve aynen şu ifadeleri kullandı:
"Sonra baktık rota doğrudan Afganistan'dan oluşturuluyor. Bizim burada başımıza bela olan bir büyükelçi şimdi ABD'nin Afganistan Büyükelçisi oldu. Orada yine bir takım şeyler karıştırıyor. Uyuşturucu konusunda da doğudan batıya doğal maddelerden yapılmış uyuşturucu trafiği var. Afganistan kaynaklı. Bu uyuşturucu meselesini kim tetikliyor? Biraz önce bahsettiğim göçü kim tetikliyorsa, uyuşturucu trafiğini tetikleyen güç de odur..."
***
Süleyman Soylu, 26 Ekim 2018 günü de Kocaeli'de şu açıklamayı yapmıştı:
"Düzensiz göç ve terör örgütleri arasında simbiyotik bir ilişki var. Düzensiz göç kafilesi bir yere kadar DEAŞ tarafından getiriliyor, oraya ödeme yapıyorlar, oradan PYD/PKK alıyor, ona ödeme yapıyorlar, oradan başka aracı çeteler alıyor ve bu silsile gidebildiği yere kadar gidiyor."
Türkiye'yi de kullanarak Suriye'yi ve Libya'yı parçalayan ve 4.5 milyon Suriyeli ile yüz binlerce Afgan'ın Türkiye'ye göç etmesini sağlayan asıl güç kimdir? Taliban'ın, El Kaide'nin, IŞİD'in organizatörü ve PYD/YPG'nin koruyucusu ABD değil mi?
Türkiye'ye gönderilen Afganlar ve Suriyeliler çoğunlukla hep genç insanlar!
Kısacası Türkiye'nin sadece nüfus yapısını değiştirmiyorlar; Afganistan ve Suriye'de oynadıkları oyunlarla Türkiye'yi de Afganistanlaştırmak veya Suriyeleştirmek için hazırlık yapıyorlar! Kaos plânı budur!
Türkiye'ye plânlı, projeli bir göç düzenlendiğini resmen İçişleri Bakanı söylüyor ama aynı iktidar bir taraftan da "Andımız" ile birlikte "Türkçe ezan" tartışması yaptırıyor! Uyuma Türkiye!