MHP, beka sorununu yaratanların neresinde?
Ahmet B. Ercilasun 01 Ocak 1970
MHP Genel Başkanının sık sık dile getirdiği beka sorunu, Türkiye'yi dönüştürmeyi ve bölmeyi hedefleyen iki tehditle ilgilidir.
1) 28 Şubat 2015'te Dolmabahçe Sarayı'nda bir ortak vatan mutabakatı imzalama noktasına kadar varan bölücü tehdit.
2) 15 Temmuz 2016'da bir darbeye kalkışma cüreti gösterecek derecede devlet kurumlarına sızmış bulunan FETÖ tehdidi.
Dolmabahçe mutabakatına giden birkaç olayı hatırlayalım.
Tarih 19 Ekim 2009. 34 PKK'lı Habur sınır kapısından Türkiye'ye giriyor. Sınırda çadır mahkemeleri kuruluyor. Bölücü teröristlere "Pişman mısınız?" diye soruluyor; bazıları "Pişman değiliz." diye cevap veriyor. Ellerinde PKK bayrakları ve Öcalan'ın posterleri bulunan 50.000 civarındaki karşılama ekibinin zılgıtları ve zafer işaretleri eşliğinde teröristler Diyarbakır'a giriyor.
Bir gün sonra TBMM'de AKP grup toplantısında Başbakan Erdoğan, yukarıdaki manzara için şöyle diyor:
"Dün Habur sınır kapısında yaşanan manzara karşısında umutlanmamak mümkün mü? Bu bir umuttur. Türkiye'de bir şeyler oluyor; iyi, güzel şeyler oluyor; umut verici gelişmeler oluyor."
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ı desteklediklerine göre MHP yöneticileri ve taraftarları, bu olayın ve Erdoğan'ın sözlerinin neresinde duruyorlar?
Yıl 2010. Oslo görüşmeleri. Bir yanda PKK'nın Avrupa liderleri. Bir yanda "Sayın başbakanımızın özel temsilcisiyim. Sayın başbakanımız bu konuda beni görevlendirdi." diyen o zamanki Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı Hakan Fidan.
Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı Hakan Fidan'ın Oslo görüşmelerindeki şu sözleri daha sonra basına yansıyor: "Ben kendisine (yani Başbakan Erdoğan'a) tüm çıplaklığıyla anlattım. İmralı'daki çözüm iradesini, olaya iyi niyetle yaklaşımı, sayın Öcalan'ın yıllar içerisindeki oluşturduğu düşünsel evrimi, ulaştığı sonuçları... anlattım."
Oslo görüşmelerindeki diğer konuşmaları anlatmama gerek yok. Bütün kamuoyu biliyor. Genel ağda (internette) da mevcut.
Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı, Oslo'da Başbakan Tayyip Erdoğan'ı temsil ettiğine göre MHP yöneticileri ve taraftarları, Oslo görüşmelerinin neresinde duruyorlar?
MHP yöneticileri ve MHP'ye oy verenler, Öcalan'ın mesajlarının okunduğu Diyarbakır mitinglerinin neresinde duruyorlar? Bir 29 Ekim günü o zamanki AKP hükümetinin izniyle Habur'dan topraklarımıza girip, YPG/PYD'ye yardıma giden Peşmerge'nin neresinde duruyorlar?
FETÖ'nün düzenlediği 2012 Türkçe Olimpiyatlarında Başbakan Tayyip Erdoğan tarafından "Bu sıla hasreti artık bitmelidir." denilerek Fethullah Gülen'e yapılan çağrının neresinde bulunuyor MHP?
2013 Kasım'ında yine Başbakan Erdoğan tarafından söylenen "Şimdiye kadar cemaatteki kardeşlerimiz bizden ne istediler de yapmadık?" sözlerinin neresinde duruyor MHP?
Cumhurbaşkanı Erdoğan iki tehdit konusunda da aldatıldığını söyledi. MHP, beka sorunu yaratan iki büyük tehdit konusunda da aldanan AKP yöneticilerinin yanında mı duruyor?
Onlar geçmişti ve aldatıldıklarını anladılar. Peki, Ravza Kavakçı'nın daha birkaç gün önce söylediği şu sözlere ne diyorlar?
"AK Parti Genel Merkez heyetimizle gerçekleştirdiğimiz Almanya temasları kapsamında Alman Federal Konseyi Bundesrat'ı ziyaret ettik ve ayrıca Federal Sistem hakkında bilgi alış verişinde bulunduk."
Dikkat edelim, federal sistem hakkında bilgi alış verişinde bulunan sadece AKP milletvekili Ravza Kavakçı değil, "AK Parti Genel Merkez heyeti".
MHP yöneticileri ve MHP'ye oy verenler, bu olayın neresinde duruyorlar? AKP Genel Merkez heyetini destekliyorlar mı, desteklemiyorlar mı? Desteklemiyorlarsa o zaman onlarla nasıl ittifak yapıyorlar?