CEVDET KARAKAŞ'IN İDAMDAN ÖNCE YAZDIĞI SATIRLAR
01 Ocak 1970
"Son arzumu soruyorsunuz. Var elbette, olmaz mı?
Önce bir Bayrak istiyorum. Çocukluğumda kucaksız, oyuncaksız ana kucağı görmedim. Doya doya oyuncaklarla oynamadım. Delikanlılığımda bisiklet, motorsiklet, mobiletsiz, arabasız kaldım. Ama Bayraksız olamadım. Bayrağımı bütün umutlar tükenince gölgesine sığındığım, üşüyünce aydınlığında ısındığım. Bayrağımı son yolculuğuma giderken ne mi yapacağım? Hiç! Çocukluğumun saflığına döneceğim... Dünya gözü ile son bir defa göreceğim, beyazlığını öpeceğim. Kızıllığına yüzümü süreceğim.
Ömrümün kısalığına göre hüküm vermeyin Benim de çok güzel günlerim, unutulması imkansız hatıralarım oldu. Başkalarında Bayrak var. Her Bayram sokak, sokak dolaşıp Bayrağımı aradım. Yere yakın olanlarına yanaklarımı sürüp okşadım. Bağrıma bastım, Gözlerim yaşardı. Sevinçten çok sevdiğim ile münasip yerde buluştum. Kimsenin görmediği yerde öptüm, okşadım. Boyumun ulaşmadığı yerdekilere selam verdim. Seyre daldım... Hatır sordum, taa ciğerime sokmak istedim. Ne olur son nefesimde Bayrakla Can vereyim. Hayatımda hiç Bayraksız olmadım. Nolur bunu bana çok görmeyin.
Yine Bayrağımın uğruna ipe gidiyorum. Bin kez dirilsem yine giderim. Ne olur, Cenazem giderken Al Bayrağımı tabutuma sarın. Vasiyetimi lütfen kabul edin. Allah rızası için, canım Bayrağım için yüz binlerce vasiyet yazsam az... Fakat, amma niçin, neden sormayın...
Bir de Kuran istiyorum. Yaradanımın, her şeyi bilenimin, en doğruyu, tek yolu gösterenimin, esirgeyenimin, bağışlayanımın, bizi ve Kainatı yaratanımızın Kelamını istiyorum. Huzuruna varmadan önce belki bir kaç ayetini okuma imkanı bulacağım.
Son nefesimi vermenin eşiğinde kulluğumdaki noksanlarımın acısını duyacağım. Beni kurtaracak başka ne olabilir?... Böyle bir günde huzur içinde olmamı, rahat gitmemi, dünyayı değiştirmemi, yüreğimin ürpermesini, yağlı urganın boynuma kolayca geçmesini, yağlı urgan boynuma geçerken;
Lailahe İllallah Muhammeden Resulullah dememi kim sağlayabilir?
Kuranımı veriniz. Bu kadarını benden esirgemeyin. Ölümsüzlüğün koynuna gireceğim.
Evet ey yaşayanlar, yaşadığını sanıp gülüp eğlenenler, çatlayıncaya kadar yiyip içenler, inanan İnsanların kutsal bildiği değerler uğruna canın feda etmesine göz yumanlar, ben ve benim gibi nice ülkü devleri işte böyle ölecek. Muhterem Ülküdaşlarımdan ricam, Bayrağı burca dikmeden ölürsem görevi kendilerine devrettiğimi bilmelerini istiyorum...
Mektubuma son verirken diye bir Cümle vardır. Belki de ben hayatımın son demini yaşıyorum. Büyüklerimin ellerinden, küçüklerimin gözlerinden öperim...
Allah yar ve yardımcınız olsun!
Cevdet Karakaş