Koronavirüsün 100 gününde Türkiye ekonomisi
S. Recep Oktay 01 Ocak 1970
Koronavirüs salgını tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de bir ekonomik fatura çıkardı. Peki, ekonomi yönetimi bu faturayı sınırlamak için hangi önlemleri aldı, bu önlemler ne kadar etkili oldu? Bir kronoloji…
Koronavirüs salgını dünya ekonomisinde 1930’larda yaşanan bunalım döneminden bu yana görülen en sert etkiyi yaratırken Türkiye ekonomisinde de alınan önlemler ekonomik faaliyetin yavaşlamasına neden oldu.
Türkiye ekonomik faaliyetin canlanması için 250 milyar TL’yi aşan mali teşvik paketini devreye sokarken emek tarafında da işten çıkarmaları yasakladı. Bunun yanında Türkiye salgına tüm dünyada olduğu gibi parasal genişlemeyle karşılık verdi.
İşte salgının ilk 100 gününde koronavirüs salgınına karşı Türkiye ekonomisinde yaşanan önemli gelişmeler:
7. gün: Merkez Bankası’ndan acil faiz indirimi
Birçok ülkede olduğu gibi Türkiye’de de koronavirüs salgınına karşı ilk tepki faizleri indirmek oldu. ABD Merkez Bankası’nın iki olağanüstü toplantıyla faiz indirmesinin ardından Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası da (TCMB) olağanüstü bir toplantıyla faizleri 1 puan aşağı çekti.
8. gün: Hükümetten 100 milyar TL'lik paket
TCMB'nin para politikasındaki ilk yanıtının ardından hükümetten mali destek paketi açıklaması geldi. Büyüklüğü 100 milyar TL olarak açıklanan ‘Ekonomik İstikrar Kalkanı’ başlıklı pakette krizden en çok etkilenecek sektörlerin vergi, SGK yükümlülükleri ve borçları ertelendi. Virüs tedbirleriyle ödemelerini yapamayacak firmalar için mücbir (zorlayıcı) sebep notu düşülmesine olanak sağlandı.
Vergi uzmanı Nedim Türkmen bu paketten çıkan mücbir sebep düzenlemesinin sadece 16 sektör için belirlendiğini, bu durumun da birçok vergi mükellefini dışarıda bıraktığına dikkat çekiyor. Türkmen, bu süreçte geçici vergide erteleme kararı çıkmadığına vurgu yaparken tüm mükelleflerin mücbir sebep kapsamına alınması gerektiğini belirtiyor.
Kısa çalışma ödeneği ile çalışmaya ara veren iş yerlerinde çalışanlar için gelir desteği sağlanırken ihtiyaç sahibi ailelere 2 milyar TL’lik kaynak ayrıldı. Bunun yanında pakette yer alan 500 bin TL’nin altındaki konutlar için asgari peşinat oranının yüzde 10’a düşürülmesi gibi düzenlemeler de tartışma yarattı.
Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Necip Çakır da, hükümetlerin açıkladığı paketin daha çok işverenlere teşvik niteliğinde olduğunu, bu gibi teşviklerin de mevcut gelir adaletsizliğini artırdığına dikkat çekiyor. Türkiye’de açıklanan paket ile vatandaşlara sadece tek seferliğine bin TL verildiğini belirten Prof. Dr. Çakır diğer kaynakların işverenlere yönelik olduğunu vurguluyor.
13. gün: Kısa çalışma ödeneği başvuruları başladı
İlk pakette yer alan kısa çalışma ödeneği imkanı için başvurular alınmaya başlandı. İş dünyası ilk yapılan başvurularda bürokratik işlemlerin fazla olmasının söz konusu imkanın işlevini kısıtladığı yönünde şikayetlerde bulundu.
Vergi uzmanı Nedim Türkmen kısa çalışma ödeneği başvurularında işverenlerin sıkıntılar yaşadığına dikkat çekerken, devletin üç ay boyunca tüm çalışanların maaşlarını karşılayarak evlerinde kalmalarını sağlamanın daha uygun bir tercih olabileceğini belirtiyor.
Önlemlerin maliyeti kamu kaynaklarından karşılanamaz mı?
20. gün: Cumhurbaşkanı bağış kampanyasını duyurdu
Salgına karşı ilk mali paketin açıklanmasından 12 gün sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Biz Bize Yeteriz Türkiyem” başlığıyla bir bağış kampanyası başlatıldığını duyurdu.
Aynı gün kamu bankalarından salgın süresindeki ilk kredi paketi geldi. Kamu bankaları ‘Ekonomik İstikrar Kalkanı’ paketi kapsamında ‘Bireysel Temel İhtiyaç Destek Kredisi’ başlığıyla 10 bin TL’ye kadar yüzde 0,49 faizle kredi sunmaya başladı.
Hükümetin korona tedbirlerine ücretsiz izin eleştirisi
38. gün: Üç aylığına işten çıkarma yasağı
İstihdam tarafındaki erimenin önüne geçme amacıyla işten çıkarmalar üç ay yasaklandı. Sosyal güvenlik uzmanı Okan Güray Bülbül, işten çıkarma yasağının ve kısa çalışmanın koronavirüs nedeniyle gerçekleşecek kitlesel işsizliğin engellenmesi açısından olumlu olduğunu ancak fesih yasağı nedeniyle bazı çalışanların İşsizlik Fonu’ndan alabilecekleri işsizlik sigortası ödeneğinden daha az bir ödeme aldıklarını, dolayısıyla burada çalışanların maddi bir kayıp yaşadığına dikkat çekiyor.
58. gün: Türk Lirası dolar karşısında tarihi düşük seviyeyi gördü
Türkiye'de ilk vakanın tespit edilmesinden yaklaşık iki ay sonra Türk Lirası dolar karşısında rekor düzeyde kayıp yaşadı. Türkiye’de artan döviz ihtiyacı ve eriyen rezervler dolayısıyla yatırımcıların Türk Lirası’nda satışa geçtiği görüldü. Bu satışların sonunda dolar/TL kuru gün içinde 7,2690 ile yeni rekor seviyeye yükseldi.
Türk Lirası’nın dolar karşısında rekor seviyede değer kaybetmesinin ardından Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu üç yabancı bankanın Türk Lirası işlemlerini yasaklama kararı aldı. Bu kararın haber kanallarına düşmesinin ardından dolar/TL 7,08 seviyelerine kadar geriledi.
Türkiye'nin hem kuru hem de faizi kontrol etmek istediğini fakat bunun mümkün olmadığı görüşünü savunan Prof. Dr. Necip Çakır, böyle bir politikanın ancak Türkiye’nin döviz rezervlerinin erimesine yol açabileceğini belirtiyor.
Türk Lirası'nın ABD Doları karşısındaki değer kaybı rekor kırdı
73. gün: Albayrak: Paketin büyüklüğü 252 milyar TL’ye çıktı
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak Türkiye’nin salgının başından bu yana verdiği desteklerin 252 milyar TL’ye yükseldiğini açıkladı. Böylelikle Türkiye’nin verdiği maddi desteklerin milli gelire oranı yüzde 5’i buldu. Diğer ülkelerle karşılaştırıldığında Türkiye sunduğu desteğin milli gelire oranı açısından Çin, Meksika ve Rusya gibi ülkeleri geride bıraktı.
83. gün: Normalleşme başladı
Türkiye'de 1 Haziran itibarıyla normalleşme adımlarına geçildi. Bu tarih itibarıyla restoran, kafe, pastahane, kıraathane, çay bahçeleri, dernek lokali, yüzme havuzu, kaplıca türü işletmeler belirlenen kurallar dahilinde hizmet vermeye başladı. İdari izinde bulunan veya esnek çalışma sistemine dahil olan kamu personeli, 1 Haziran itibarıyla normal mesailerine başladı.
Normalleşmeye geçilirken, İstanbul'daki Mısır Çarşısı yine dolmaya başladı.
Aynı gün kamu bankalarından da dört alanda yeni kredi paketi geldi. Konut, otomobil, mobilya ve tatil alımları için kredi faizleri düşürüldü.
Binlerce Türk şirketinin gözü AB'de
91. gün: Erdoğan’dan İstihdam Kalkanı Paketi ve Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi açıklaması
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kabine toplantısı sonrası yaptığı açıklamada bir İstihdam Kalkanı Paketi üzerinde çalışıldığını belirtti. Bunun yanında Erdoğan, Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi adı altında kıdem tazminatı konusunda da düzenlemelerin olacağını belirtti.
Kredi finansman paketleri ekonomiyi canlandırır mı?
100. gün: Yüksek frekanslı göstergelere göre Türkiye’de toparlanma zayıf
Türkiye’nin ekonomisi açısından önemli oyuncu olan tüketiciler, koronavirüs salgını nedeniyle ülkede alınan önlemlerin kaldırılmasına karşın daha temkinli gözükürken, yüksek frekanslı veriler toparlanmanın zayıf olduğuna işaret ediyor. İç piyasa talebiyle güçlü bir korelasyona sahip bir gösterge olan kredi kartı harcamalarının dört haftalık ortalaması bir önceki yılın seviyelerine henüz yaklaştı. Enerji tüketimi de bir önceki yılın gerisinde kalıyor.
© Deutsche Welle Türkçe