Ey Müslüman kardeşler! Cuma aşkına iyi okuyun!..
SERVET KABAKLI 03 Nisan 2007
KIYMETLİ büyüğüm Servet ağabey; Tercüman’daki “İdrâki kıt olana milliyetçiliği anlatmak zor” başlıklı yazınızı büyük bir dikkatle okudum. Yüreğinize sağlık. Ben de bu gönül yaramız üzerine düşüncelerimi sizinle paylaşmak istedim.
Mensup oldukları cemaatten başka herkesi hakir gören, yalnızca kendisilerinin “samimi” Müslüman olduğuna inandırılmış, aslen “kibir öbekli” bu gibi kişilerin; vatanını seven, milletinin, ümmetinin, dolayısıyla insanlığın yücelmesi için Gayretullah’a sığınarak çalışan Türk Milliyetçileri’ni, ırkçı, hatta İslam harici, tövbe haşa “kâfir” olarak görmesi ve göstermesi, son derece düşündürücüdür.
Maalesef bu kişiler, konuyu derinlemesine araştırma zahmetine katlanmadan, kulaktan dolma bilgilerle kendilerini neredeyse “fetva makamı” saymaktadırlar. Sizin de ifade ettiğiniz gibi, Türk Milliyetçileri’ne ırkçı, kafatasçı diyerek İslâm harici görenler, bir Müslüman’a “kâfir” diyenin kendisinin küfre gideceğini unutmamalıdırlar.
Türk Milliyetçileri’ne bu iftiraları atanların tamamına yakını kesin hükümlü bağnazlardır. Bir kısmı da azınlık ırkçısı olduklarını dindarlık perdesi arkasına sığınarak saklamaya çalışan zavallılardır.
Bizim milliyetçiliğimiz...
İslâm, meşrû sınırlar içerisinde akrabalık bağının kuvvetlendirilmesi, sürdürülmesini tavsiye etmektedir. Türk Milliyetçileri de, akrabalık bağının en büyük organizasyonu olan milletimizin her ferdini sevmekte ve kardeşlik bağlarının kuvvetlendirmesine gayret etmektedirler.
Türk Milliyetçileri, “Üstünlüğün yalnızca takvâda olduğuna inanmaktadır ve siyahın beyaza, beyazın siyaha üstünlüğünün olmadığının” şuurundadır. Bizim milliyetçilik anlayışımızda antropolojik ırkçılığa, kafatasçılığa asla ve asla yer yoktur. Bizim milliyetçiliğimiz, başka milletlerin gözyaşları üzerine bina edilmemiştir.
Elbette “Bütün Müslümanlar kardeştir” ve Türk Milliyetçileri buna iman etmişlerdir. Fakat kişinin kendi vatanının ve milletinin değerlerini savunması, bu kardeşliğe engel değildir. Zira “Vatan sevgisi imandandır” hadis-i şerifi ortadadır.
İslâm kardeşliğinden bahsederek, Türk Milliyetçileri’ne insafsızca saldıranlar; nedense Kızıl Çin emperyalizmi altında inim inim inleyen 35 milyon Doğu Türkistanlı Müslüman kardeşimizi, tıpkı şu “ulu - salyacılar” gibi hatırlamazlar. Bu kardeşlik, Yunanistan’da, Bulgaristan’da bulunan soydaşlarımıza sindirme politikaları uygulanırken pek umursanmaz. Yine Ermenilerin kadim Azerbaycan yurdu Karabağ’ı işgal etmesi, 21’inci asrın en büyük soykırımını yapması, 1 milyondan fazla insanın evsiz, yurtsuz kalması karşısında bu kardeşlik unutulur.
İslâm milletleri elbette kardeştir ve bu kardeşlik bağı kuvvetlendirilerek sürdürülmelidir. Filistin de bizim kanayan yaramızdır, esir Doğu Türkistan da...
Irkçılık lanetlenmiştir...
Yüce dinimiz İslam, ırkçılığı kesin bir dille yasaklamıştır. Bunu herkes bilmektedir. Mesele İslamiyet’e göre ırkçılığın ne olduğudur. Maalesef Türk milliyetçilerine saldıranlar İslamiyet’e göre ırkçılığın ne olduğunu araştırmak yerine, kendilerine ezberletilenler dairesinde ırkçı tarifi yapmaktadırlar. Peygamberimiz Efendimiz Hazreti Muhammed’in (sav) sadece şu hadis-i şerifi, bu kişilere cevap olarak yeter de, artar:
“En hayırlınız, (zulme düşerek) günah işlemedikçe aşiretini müdafaa edendir.” (Süraka İbnu Malik el-Cu’şemi)
Bu hadis-i şeriften anlaşılacağı üzere, günah işlemedikçe mensubu bulunduğumuz milleti, cemiyeti, kavmi ve aşireti müdafaa etmemiz çok hayırlı bir davranıştır. O halde milliyetçi olmamız, aziz vatanımıza, millî ve değerlerimize sahip çıkmamız, kendileri rahat döşeklerinde kışlarken, milletimizin ve İslâm’ın hizmetinde kanımızı - canımızı vermemiz, bunları niçin rahatsız etmektedir?..
Birlik çağrısına devam...
Kelimelerin içinin boşaltılarak, kavram kargaşasının yaşandığı günümüzde milliyetçilik, “ulusalcılık” ile karıştırılmaktadır. Türk Milliyetçiliği’nin, hiçbir derinliği olmayan ve İslamî anlayışa düşman olan şu kavram salatası “ulusalcılık” ile hiçbir bağı yoktur.
Servet ağabey, tespitinizde yerden göğe kadar haklısınız. Bugün Türk Milliyetçiliği’nin en büyük düşmanı da işte bu ulusalcılardır. Propaganda bombardımanı tesirinde kalan küçük ve safdîl bir azınlık dışında, “milliyetçiyim” diyemedikleri için lafta ulusalcı kesilenler, milletimizin bütün manevî değerlerine düşmandırlar. Dolayısıyla İslâm’ın hizmetkârı olan Türk Milliyetçiliği’nin de katıksız düşmanıdırlar. Tıpkı şu sözde dindarlar gibi...
Ağabey, işte bunun için “Türk Milliyetçileri birleşiniz” çağrınıza devam ediniz. Biliniz ki yalnız değilsiniz; ayrılığı azap bilen milyonlarca Türk Milliyetçisi’nin iradesini haykırıyorsunuz. Çünkü azîz Türkiye’mizin ve Ümmet-i İslâm’ın bu birliğe en çok ihtiyaç duyduğu günleri yaşıyoruz. Ah bir de tepemizdeki “büyüklerimiz” kırabilseler şu kibir putlarını!...
Saygılarımla.
Akcan Bayramoğlu”
*
Azîz gönüldaşlarım, gözden kaçan birkaç noktalama eksiği dışında, “milliyetçi gencimiz” Akcan Bayramoğlu’nun mektubunu aynen takdîm ettim ki idrak fukarası bazı “Müslüman kardeşler” iyi okusunlar. İnşallah okuduklarını bu defa iyi anlarlar da küfre gitmekten kurtulurlar.
Biliniz ki bu köşe “acil durumlar dışında”, birlik çağrılarına tahsîs edilmiştir. “Yunus gönüllülerin” mektuplarını sunmaya devam edeceğim.
Hayırlı Cumalar; Mevlid Kandilimiz mübârek olsun...