DÜŞTÜK
İlhan ESEN 31 Temmuz 2007
Daha dün çıkmıştık, Ergenekon’dan,
Şaşırdık, yeniden, içine düştük.
Yarını kopardık, bugünden, dünden,
Zamanın babasız, piçine düştük.
Kulağı tıkadık, Hakkın sesine,
Kapıldık Batı’nın, boş sevdasına,
Liderlik dururken, Türk dünyasına,
Kuyrukça, Brüksel, kıçına düştük.
En önce istedik, en sona kaldık,
Her şartı minnetle, bir emir bildik,
Mazlum Bey’e göre, tarihi aldık,
Bu asrın bilmem, kaçına düştük.
Dostu tekmeledik, düşman vururken,
Biz yolu tartıştık, dünya yürürken,
Adam gibi adamlar, seçmek dururken,
Adamın kimliksiz, hiç’ine düştük.
Ezanları kıstık, Kur’an’dan kaçtık,
Her mahalleye bir, kilise açtık,
Hoşgörü, diyalog, afyonu içtik,
Kilisenin sinsi, haç’ına düştük.
Mazlum Bey Hürmüz’dür, dış güçler koca,
Diyalog masallı, nur yüzlü hoca,
Pentagon, kilise, masonik loca,
Biri çok gelirken, üçüne düştük.
Denktaş’ı harcadık, Kerkük’ü verdik,
Milli temellere, kazmayı vurduk,
"Biz kimiz" diyerek, Batı’dan sorduk,
Aklımızın baştan, göçüne düştük.
Fırsat buldu Batı, sırttan vuruyor,
Beni bölmek için, sebep arıyor,
Hırsızın hakkını, evden soruyor,
Kanlı Ermeni’nin, suçuna düştük.
Pazara çıkardık,ovayı, dağı,
Parselle satılır, vatan toprağı,
Bizi bağlamışken, zincir, bukağı,
Sahte sevgilinin, saçına düştük..