İBRÂHİM GÜLŞENÎ 1454 - 1534
01 Ocak 1970
Mutasavvıf ve şair (D. 1454 ?, Diyarbekir – Ö. 24 Nisan 1534, Kahire / Mısır). Doğum yılı bazı kaynaklarda 1427 olarak geçmektedir. Gülşenî Halvetîliğin Gülşenî kolu kurucusu. İki yaşında öksüz kaldı. Amcası Seyyid Ali’nin himayesinde büyüdü. Gülşenî, bununla da kalmayarak bilgisini arttırmak gâyesiyle Maverâünnehr’e gitmek üzere Diyarbekir'den ayrıldı. Amcası, mâni olmak istediyse de muvaffak olamadı. Bu niyetle yola çıkan Gülşenî, Tebriz'e gitti. Orada istediği çevreyi bulduğundan ve himaye gördüğünden Horasan’a gitmekten vazgeçerek Tebriz’de yerleşti. İslâmî ilimleri tam bir vukufla elde eden Gülşenî, kısa bir zamanda Uzun Hasan'ın sevgi ve itimadını kazandı. Halveti şeyhlerinden Seyyid Yahya Şirvanî’nin halifesi Aydınlı Dede Ömer Ruşenî ile tanışıp ona intisap etti. Tebriz’de Sultan Yakub’un kendisi için yaptırdığı zaviyede, kendi adına sistemleştirdiği Gülşenî tarikatını yaydı. Sultan Yakub’un Tebriz’de kendisi için yaptırdığı zaviyede Gülşeni tarikatını yayarken, bölgede huzurun kalmaması üzerine tekrar Diyarbekir’e döndü.
İbrâhim Gülşenî, daha sonra oğlu Ahmed Hayâlî’yi de alarak Mısır’a gitti. Yolda herkesten çok hürmet gördü. Kubbet-ül-Mustafâ denilen yere yerleşip talebe yetiştirdi. Sultan Gavri’nin dikkatini çekip, iltifatlarına kavuştu. Hükümdâr ona Müeyyediyye’de bir medrese yaptırdı. Oraya yerleşen İbrâhim Gülşenî, Mısır’ın fethinde Yavuz Sultan Selim Hanı övgü ile karşıladı. Yavuz Sultan Selim ona çok iltifât ve ihsânlarda bulundu. Kânûnî SultanSüleymân onu İstanbul’a dâvet edip çok hürmet gösterdi. İstanbul'da ünlü Osmanlı Şeyhülislamı İbn-i Kemal ile dostluk kurdu. Çıkrıkçılar başındaki Atik İbrâhim Paşa Câmiinde vaaz edip, kısa zamanda İstanbulluların gönlünde taht kuran İbrâhim Gülşenî hazretleri, Sultan’dan izin alıp tekrar Mısır’a döndü. 1534 (H. 940) senesinde Mısır’da bir veba salgınında vefât etti. Onun vefâtından sonra yolunu oğlu Ahmed Hayâlî devâm ettirdi.
Mevlâna ve Yunus etkisinde Türkçe, Farsça ve Arapça şiirler yazdı. Bu üç dilde birer Dîvân’ı, Mânevî, Râznâme ve Kenzü’l-Cevâhir adlı mesnevileri bulunmaktadır.
ESERLERİ:
Mesnevi (Mevlâna Celaleddin’in Mesnevi’sine nazire), Farsça Divan, Arapça Divan, Türkçe Divan (24 binden fazla beyit), Râznâme, Kenzü’l-Cevâhir (Farsça), Kasîde-i Tâiyye Nazîresi (İbn-i Fârız’a), Sîmurgnâme, Çobannâme, Risâletü’l-Edvâr, Tahkîkât-ı Gülşenî, Pendnâme.